Emekli Albay Üçok’tan FETÖ uyarısı

Emekli Albay Üçok’tan FETÖ uyarısı

Balyoz davası mağdurlarından Genelkurmay eski savcısı emekli Albay Ahmet Zeki Üçok: ''Tehlike geçmedi, Meclis'i yine bombalayabilirler"

Genelkurmay savcısıyken Balyoz kumpasına dahil edilen Üçok, “O gece kimin hangi tarafta olduğu tespit edilmeli. Yoksa bu darbenin analizini yapamazsınız” dedi ve uyardı: "Orduda hâlâ FETÖ'cü var. Tehlike geçmedi. Meclis'i yine bombalayabilirler…"

Sözcü gazetesinden Özlem Gürses'in sorularını yanıtlayan emekli Albay Ahmet Zeki Üçok, kumpas mağdurlarının maddi ve manevi zararlarının tazmini için yasa teklifi üzerinde çalıştıklarını söyledi. Üçok, “O kanun yapılırken bir özür ifadesinin bu metinde yer almasını talep ediyoruz” dedi.

Genelkurmay Başkanlığı Savcısı Hava Albay Ahmet Zeki Üçok, aynı zamanda Kumpas Mağdurları Derneği Başkanı. Balyoz'dan 4 yıl 10 ay hapis yattı. Bu süre içinde biricik kızı ortaokul ve liseden mezun oldu, üniversiteye başladı, o hiçbir töreni göremedi. Şimdi de hem mağdurların iade-i itibarı için hukuk mücadelesini sürdürüyor, hem de tüm Türkiye'ye TSK'nın nasıl FETÖ tarafından ele geçirildiğini anlatıyor.

Bir nefes almak için geldiği Bodrum'da buluştuk, hemen sordum “Hiç mi öfke duymuyorsunuz?” diye. “Öfke duysam ne olacak? Öfke belki aklımızın önüne geçecek, o yüzden ben bu örgütün bir an önce Türkiye'nin gündeminden çıkmaları için çaba sarf etmeyi tercih ediyorum” dedi. Üçok, Cumhurbaşkanı'nın “Kandırıldık, bizi affedin” açıklamasını samimi buluyor. “Benim aldığım devlet terbiyesine göre Cumhurbaşkanları yalan söylemez” diyor. Ama asla affetmediği biri var: Genelkurmay eski Başkanı Necdet Özel.

GENELKURMAY'A 3 KEZ FETÖ'CÜ LİSTESİ VERDİM

– Bu ülkenin Genelkurmay eski Başkanı “Benim hiç haberim yoktu FETÖ'cülerden, bir ihbar gelmedi hiç” dedi. Ona inanmıyorsunuz…
Haklısınız, Genelkurmay Başkanı yalan söylememeli. Özel'in Genelkurmay Başkanlığı yaptığı dönemde 21 Nisan 2014, 30 Nisan 2014, 13 Temmuz 2014 tarihlerinde, 3 defa Askeri Savcılığa gidip ifade vermişliğim var. O tarihlerde “F List” dediğimiz Fethullahçı listesini bizzat savcıya verdim. Aynı listeyi Ankara, İzmir, İstanbul Cumhuriyet Savcılıklarına verdim. Yani, “Haberim yoktu” diye bir şey yok, senin askeri savcın bu bilgileri defalarca yetkili birimlere vermiş, anlatmış.

– Sizin savcı olarak ulaştığınız bir bilgiye Genelkurmay Başkanı'nın ulaşamaması mümkün mü?
Teorik olarak imkansız. Genelkurmay Başkanı'nın önüne gelen bilgi akışının 10'da biri bizde yok. Necdet Özel'in “Bunu bilmiyordum” demesi, şu anda görevde olan Genelkurmay Başkanı'nı ve komuta kademesini korumak için. Çünkü Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve komuta kademesi bu darbe sürecinde çok başarısız ve basiretsiz bir yönetim gösterdi.

BİRİSİ DÜĞÜNE GİDİYOR DİĞERİ İSE ÇAY İÇİYOR…

– Ne yapabilirlerdi de yapmadılar?
2011'den 2015'e kadar terfi ettirdikleri bütün generallerin yüzde 70'i fiilen 15 Temmuz darbesinin içinde yer aldılar. Bir komuta kademesi düşünün ki, her gün beraber oldukları insanlar darbeci ve bundan haberleri yok! Bu birincisi. İkincisi, MİT Müsteşar Yardımcısı saat 16.00'da geliyor, “Bir hareketlilik var” diyor, bizim ekip ikna olmuyor. 18'de MİT Müsteşarı geliyor, bu komuta kademesi ne yapıyor peki? Biri düğüne gidiyor, biri İstanbul'un ara sokaklarında dolaşıyor, Jandarma Genel Komutanı'nın ise nerede olduğunu bilmiyoruz. Kara Kuvvetleri Komutanı kameriyedeki darbecilerle çay içiyor. Acizliğe bakar mısın! Bunları eleştirmeyeceğiz de kimi eleştireceğiz?

BAZILARI DARBECİLERE ÜSTÜ KAPALI DESTEK VERDİ

– Bu bir gayriciddiliği mi yoksa o gece bir koalisyon olma ihtimalini mi gösteriyor? O gece aslında ne oldu?
Benim gördüğüm şu; 15 Temmuz gecesi TSK'da 5 grup vardı. Birincisi, darbeciler. İkincisi, bu darbecilere üstü kapalı destek verenler. Köprüye asker çıkmış, kimse müdahale etmedi. 5 uçak kalkmış Meclis'i bombalıyor kimse engel olmamış. Bizim ülkemizde 8 adet F-16 filosunda toplam 160 uçağımız var. Hiçbiri müdahale etmedi. Bu üstü kapalı destektir. Üçüncü grup, darbe başarılı olursa darbecilerden yana olacak, olmazsa hiç açık etmeyecek bir fırsatçılar grubu. Dördüncü grup, hainler grubu. Herkes darbe gecesi sokaklara çıkmışken, bu gruptaki askerler evlerinde oturup TV seyretti. Son grup ise kahraman dediğimiz çocuklar. Darbecilere karşı mücadele eden, silahlı çatışmaya giren, bazıları Balyoz'dan yargılanmış vatansever gerçek kahramanlar. TSK içindeki bu 5 grubu biz iyi tespit edemezsek, kim olduğunu açıkça ortaya koyamazsak, bu darbenin analizini yapamamış oluruz.

BU KOMUTA KADEMESİ MUTLAKA YARGILANMALI

– Nasıl yapacağız bu işi?
Çok basit, o gece herkesin nerede olduğu belli. Bu darbe başarılı olsaydı bu komuta kademesi bu darbenin emir komuta zinciri içinde yapıldığını açıklayacaktı. Böyle düşünüyorum.

– Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu ekibi tasfiye etmedi…
Bence hata yapıyor. Ben olsam daha o günün sabahı hem MİT Müsteşarı'nı hem de komuta kademesini tamamen değiştirirdim.

– TSK bu hale nasıl geldi?
İşte bu ve benzeri komuta kademelerinin altlarını tanımaması yüzünden geldi. Şehit olan 250 kişinin vebali bu komuta kademesinin üzerindedir. Mutlaka yargılanmalılar.

TSK'YI, EN GÜVENİLMEZ KURUM YAPANLAR UTANSIN

– 2006'da terörist olarak yargılanan Gülen'i beraat ettiren yasayı da yine AKP çıkarmadı mı?
Peki beraatı için aracılık edenleri biliyor musunuz? Şimdi söyleyeceğim bana dava açacaklar. Mehmet Moğultay'dır gidip Yargıtay'la konuşan.

– İnsanlar bu yüzden siyasete güvenmiyor artık. Hatta Türk Silahlı Kuvvetleri'ne de güvenmiyorlar.
Bunda şaşacak ne var? Şu anda Türkiye'de en çok güvenilen kurum Emniyet, yüzde 89. TSK son sırada, yüzde 68 çıktı son ankette. TSK'yı Türkiye'nin en güvenilmez kurumu yapanlar utansın! Kim yaptı? İşte bu ve bundan önceki komuta kademeleri yaptı.

DARBE BAŞARILI OLSAYDI İKİNCİ SEVR'İ YAŞAYACAKTIK

– Allah korusun bu darbe başarılı olsaydı ne olacaktı?
Çok acı, çok kanlı bir tablo olacaktı. Yüzbinlerce insan hapse atılacak, binlerce insan hayatını kaybedecekti. Bu kaotik ortamdan yararlanan uluslararası toplum ikinci bir Sevr'i bize yaşatacaktı. Türkiye bölünecek, Ermenistan, Kürt Bölgesi ayrılacak, ülke işgal altına girecekti.

– Bu tehlike bitti mi?
Bence bitmedi. Son 10 yılda sadece TSK'ya alınan askeri okul öğrencilerinin toplam sayısı 50 bin civarıdır. Bunların neredeyse tümü şifreyle,
hileyle girmiş FETÖ'cü öğrenciler. Bunlar hâlâ orduda. Üç beş ay sonra hiçbir şey olmamış gibi bunlar uçaklarını uçuracak, tanklara binecek, Güneydoğu'ya göreve gidecek. Ama bir salı günü mesela, Meclis'te grup toplantıları varken, bir emir alacaklar ve iki F-16 Meclis'i yerle bir edecek. Bu olabilir mi? Bana sorarsanız hâlâ olabilir.

FETÖ MAĞDURU GENÇLERE İADEİ İTİBAR YAPILMASI GEREK

– Siz ayrıca Kumpas Mağdurları Derneği Başkanısınız. O mağdurlara hâlâ bir iade-i itibar yapılmadı.
Bizim derneğin amaçlarından biri bu süreci halka anlatmak ve bir arşiv oluşturmak. Herkese yararlı olacak bir arşiv yapıyoruz. Bu kumpasların içinde yer alan kim varsa onları yargı önüne çıkarmak ikinci amacımız. Üçüncüsü de bu süreçteki maddi ve manevi kayıpların tazmin edilmesi. Dursun Çiçek'le beraber bir kanun teklifi hazırladık, Meclis'e sunduk.

– Maddi manevi tazmin nedir?
Bazı arkadaşlarımız yıllarca hapiste yattılar, bunların terfileri yapılamıyor hâlâ. Bunlar için ek geçici madde çıkarılarak devre arkadaşları ile aynı seviyeye getirilmesi gerek. Bir de muvazzafken tutuklanıp sonra emekli edilenler var. Bu arkadaşlarımızın hiçbiri Askeri Şura'ya girme hakkını elde edemedi. Girselerdi mutlaka terfi alacaklardı. Biz şimdi emekli edilen tüm arkadaşlarımızın bir üst rütbeden emekli olmasını istiyoruz. Ayrıca yeni kanun yapılırken bir özür ifadesinin bu metinde yer almasını talep ediyoruz. Son olarak TSK'dan FETÖ'cüler tarafından atılan arkadaşlarımız var. Onlardan şartları uygun olanların göreve dönmelerini istiyoruz.

Sözcü