Dink davasında kilit isme 25 yıl

Dink davasında kilit isme 25 yıl
Güncelleme:

Dink cinayetinde gelen Engin Dinç ile Reşat Altay ve Ahmet İlhan Güler 25 yıla kadar hapisle yargılanacak.

Hrant Dink cinayetine ilişkin iddianamede kabul edilirse, soruşturmada ifadesi kriz haline gelen Engin Dinç ile Reşat Altay ve Ahmet İlhan Güler 25 yıla kadar hapisle yargılanacak.

Taraf gazetesinden Aysun Yazıcı'nın haberine göre Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin suçlandığı iddianamede çok önemli bir ayrıntı yer alıyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan iddianamede, dönemin Trabzon Emniyet İstihbarat Şube Müdürü ve bugün İstihbarat Daire Başkanı olan Engin Dinç, dönemin Trabzon İl Emniyet Müdürü Reşat Altay ve dönemin İstanbul İl Emniyet İstihbarat Müdürü Ahmet İlhan Güler hakkında ceza kanunun 83. maddesinden dava açılması isteniyor. Dink ailesi avukatlarının soruşturmanın başından beri dile getirdiği ve sanıkların suçlanmasını istediği, “Bir kişinin yükümlü olduğu belli bir icrai davranışı gerçekleştirmemesi dolayısıyla meydana gelen ölüm” hükmünü düzenleyen maddenin olduğu iddianame kabul edilirse, üç isim 20 yıldan 25 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak. 25 kamu görevlisinin suçlandığı iddianamede, dönemin Emniyet İstihbarat Dairesi eski Başkanı Ramazan Akyürek ve C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer hakkında ceza kanunun 82. maddesi uyarınca müebbet hapis cezası isteniyor. Dönemin İstanbul İl Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun ise görevi kötüye kullanma suçundan hakim karşısına çıkacak.

DİNÇ HALA DAİRE BAŞKANI

Engin Dinç, halen İstihbarat Daire Başkanı olarak görev yapıyor. 26 Ağustos 2004’ten 19 Eylül 2007’ye kadar Trabzon İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yaptı. TAYAD’lılara linç girişimi, Mc Donald’s bombalanması ve Rahip Santro’nun öldürülmesi Dinç’in görev yaptığı dönemde gerçekleşti. Mc Donald’s bombalanmasının faillerinden biri olan Erhan Tuncel’i, soruşturmanın dışında tutularak muhbir yapılması da yine Dinç’in döneminde gerçekleşti. Dink ailesi avukatı Hakan Bakırcıoğlu’nun İstanbul Savcılığına 10 Ağustos 2015’te verdiği dilekçesinde Engin Dinç’in, 83. Madde kapsamında yargılanmasını istemişti. Dilekçede Dinç’e, Yasin Hayal ve örgütünün Dink’e dönük saldırı hazırlığında olduğuna dair 15 Şubat 2006’dan itibaren bilgi sahibi olmasına rağmen konuyu Trabzon Valisi, Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı, Trabzon İl Jandarma Komutanı ve MİT’e yazılı şekilde iletmediği ve Hrant Dink’e yönelik saldırı hazırlığında olan örgüte operasyon yapmadığı suçlaması yöneltilmişti.

GÜLER, İSTANBUL EMNİYETİNİN BAŞINDAYDI

Ahmet İlhan Güler, Dink cinayetinin işlendiği tarihte İstanbul İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yapıyordu. Bu göreve 2003 yılında atanmıştı ve Dink cinayetinin işlendiği tarihte de bu görevi yürütmekteydi. 17 Şubat 2006 tarihinde, Trabzon’dan Yasin Hayal’in Ermenilere dönük kin beslediği ve Hrant Dink’e yönelik eylem yapmayı planladığına ilişkin yazı Ahmet İlhan Güler’in başında olduğu İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğüne gönderilmişti ve bu yazı Ahmet İlhan Güler’in imzasından geçmişti. Ahmet İlhan Güler, Hrant Dink’e ve Ermenilere yönelik yaşanan olayların konuşulduğu ve değerlendirildiği İl Emniyet ve Asayiş toplantılarına da katılan kişilerden biri idi.

ALTAY, TRABZON’UN MÜDÜRÜYDÜ

Reşat Altay, 15 Mayıs 2006 tarihinden itibaren Trabzon İl Emniyet Müdürü olarak görev yapmaya başladı. Cinayet işlendiği tarihte de bu görevini sürdürüyordu. Altay savcılık ifadesinde, Dink cinayetiyle ilgili olarak kendisine bilgi verilmediğini iddia etmişti. Engin Dinç ise ifadesinde, Altay göreve geldiğinde kendisine şubedeki tüm faaliyetleri anlattıklarını söyledi. Dink cinayetine ilişkin bilgi aktaran Erhan Tuncel, Altay’ın müdürü olduğu dönemde, cinayetten kısa bir süre önce muhbirlikten çıkartıldı. Ayırca Dink cinayetine ilişkin yine Altay’ın döneminde istihbarat raporu hazırlandığı da soruşturmada ortaya çıktı. Celalettin Cerrah hakkında ise iddianamede, görevi kötüye kullanmak iddiasıyla 1 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanması isteniyor. Cerrah, Yasin Hayal’in Hrant Dink’e yönelik eylem yapacağı bilgisinin geldiği İstanbul Emniyetine gönderildiği 17 Şubat 2006 tarihinde ve cinayet işlendiği tarihte İstanbul İl Emniyet Müdürü olarak görev yapıyordu.

F4 RAPORU UZUN’UN BAŞKANLIĞINA GELDİ

İddianamede, görevi kötüye kullanmak iddiasıyla 1 yıla kadar hapsi istenen Sabri Uzun da, üç kez EGM İstihbarat Daire Başkanı olarak görev yapmış ve 12 Haziran 2003’te Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı olarak göreve başlamıştı. Yasin Hayal’in Ermenilere karşı büyük bir kin beslediği ve İstanbul’da Ermenilere karşı eylem yapacağı bilgisini içeren 13 Ekim 2005 tarihli F4 raporu ve Yasin Hayal’in ne pahasına olursa olsun Hrant Dink’i öldüreceği bilgisini içeren 15 Şubat 2006 tarihli F4 raporu Sabri Uzun’un başkanlığı döneminde Daire Başkanlığına gelmişti.

CİNAYETTEKİ ROLLERİ TARTIŞILMAZ

Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu da, adı geçen kamu görevlilerinin iddianamede olmamasının, iddianamenin meşruluğunu tartışmaya açacağını belirtti. Bakırcıoğlu şunları söyledi: “Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer’in Dink cinayetine iştirak ettikleri ne denli tartışma dışı ise Ahmet İlhan Güler, Reşat Altay, Engin Dinç, Celalettin Cerrah ve Sabri Uzun’un da Dink cinayetine iştirak ettikleri tartışma dışıdır. İddianamenin elbette bu kişileri de içerecek şekilde düzenlenmesi gerekiyordu. Güler, Altay, Dinç, Cerrah ve Uzun’u içermeyen bir iddianame tüm sorumluları kapsamayan bir iddianame olacak ve meşruluğu da tartışmalı olacaktı.”