Demirtaş'ın kızlarıyla görüşmesine izin verilmedi

Demirtaş'ın kızlarıyla görüşmesine izin verilmedi
Güncelleme:

Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş, Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan eşinin kızlarıyla görüşmesine izin verilmediği açıkladı. Demirtaş, "Neden telefonda görüş hakkı vermiyorsunuz?" diyerek tepki gösterdi.

Başak Demirtaş, Edirne Cezaevi'nde 4 Kasım 2016'dan bu yana tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın "koronavirüs önlemleri" kapsamında çocuklarıyla görüştürülmediğini açıkladı.

Sosyal medya hesabı Twitter hesabından açıklama yapan Demirtaş, "Kızlarımız Delal ile Dılda'nın, babalarıyla birlikte görüşmelerine izin verilmedi" dedi.

Duruma tepki gösteren Demirtaş, "Corona tedbiri olarak açık görüş kaldırıldı, tamam. Peki ama kapalı görüşleri neden engelliyorsunuz? Hadi engellediniz, onun yerine neden telefonda görüş hakkı vermiyorsunuz? Görüntülü görüşme dediniz, ne oldu? Hakkımızı neden gasp ediyorsunuz?" ifadelerini kullandı.

Başak Demirtaş'ın sosyal medya hesabından yaptığı açıklama şöyle:

"1- Güç koşullarda çalışmak zorunda olan işçilere, kamu emekçilerine, özel sektör çalışanlarına, uçaklarda yan yana oturanlara, iktidarın etkinliklerine, mitinglerine katılanlara corona bulaşmıyor (!)

2- Ama arada çift cam, iki tarafta da demir parmaklıklarla yapılan kapalı cezaevi görüşlerinde, maske ve siperlik taktığınız halde sevdiklerinize corona bulaşıyor (!) Bu yüzden görüşler ayda sadece bir defa yapıldı.

3- Hele ki iki çocuk babalarıyla kapalı görüş yaptı mı anında corona bulaşıyor (!) Tam da bu nedenle, kızlarımız Delal ile Dılda'nın, babalarıyla birlikte görüşmelerine izin verilmedi.

4- Corona tedbiri olarak açık görüş kaldırıldı, tamam. Peki ama kapalı görüşleri neden engelliyorsunuz? Hadi engellediniz, onun yerine neden telefonda görüş hakkı vermiyorsunuz? Görüntülü görüşme dediniz, ne oldu? Hakkımızı neden gasp ediyorsunuz?@adalet_bakanlik @abdulhamitgul

5- Hepsinden önemlisi, madem corona riski var, haksız yere cezaevinde olan siyasetçileri, gazetecileri, hayatları tehlikede olan insanları neden serbest bırakmıyorsunuz?"