Darbecilerden ''tatbikat'' ve DEAŞ saldırısı'' yalanı

Darbecilerden ''tatbikat'' ve DEAŞ saldırısı'' yalanı
Güncelleme:

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki eylemlere ilişkin davada eski Astsubay Gürbüz çarpıcı ifadelerde bulundu.

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki eylemlere ilişkin devam eden davada savunmasını veren sanıklardan eski Astsubay Gürbüz "Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı, kanunsuz emirlerin asla yerine getirilemeyeceği bir yerdir. Bunu kendilerine engel olarak gören darbeciler, bu engeli 15 Temmuz gecesi 'tatbikat' ve 'IŞİD saldırısı' adı altında baypas etmiştir" dedi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki eylemlere ilişkin davada, aralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski başyaveri Albay Ali Yazıcı ile eski alay komutanı Albay Muhsin Kutsi Barış'ın da yer aldığı 534 kişinin yargılanmasına sanık savunmalarıyla devam edildi.

Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Cezaevi Yerleşkesi'nde  görülen duruşmaya sanıklar, avukatları ve yakınları ile TBMM, Başbakanlık, TRT ve  diğer müşteki kurumların avukatları katıldı.

Sanıklardan Abdülgani Gürbüz, darbe girişimini gerçekleştiren FETÖ'yü  ve mensuplarını lanetlediğini söyleyerek savunmasına başladı.

Darbe girişiminden önce Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'nda astsubay  rütbesinde görev yaptığını belirten Gürbüz, darbeye yönelik faaliyetinin  bulunmadığını iddia etti.

Sanık Gürbüz, "Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı, ast-üst ilişkisinin en  katı ve sert bir şekilde uygulandığı birliklerden birisidir. Alayımız, kanunsuz  emirlerin ise asla yerine getirilemeyeceği bir yerdir. Bunu kendilerine engel  olarak gören darbeciler, bu engeli 15 Temmuz gecesi 'tatbikat' ve 'IŞİD  saldırısı' adı altında baypas etmiştir." diye konuştu.

Alay personelinin çoğunluğunun darbe girişiminden haberi olmadığını ve  darbeden haberdar komutanlarının kendilerini bu hususta uyarmadığını öne süren  sanık Gürbüz, "Alay komutanı Muhsin Kutsi Barış, sütten çıkmış ak kaşık  olmadığını söyledi. Hata yapmak insanlara mahsustur ama alay komutanı Barış, o  gece hata yaptığını anladıktan sonra hiçbir girişimde bulunmamıştır." ifadelerini  kullandı.

Sözde tatbikatın adı "Pars"

Gürbüz, darbe girişiminden iki gün önce tabur komutanı Fedakar  Akça'nın kısa zaman içinde bir tatbikat planlandığını, alay komutanı Barış'ın  emriyle yapılacak tatbikata "Pars" adının verildiğini söylediğini anlattı.

Olay günü saat 20.58'de daha önce oluşturulan WhatsApp grubuna Akça  tarafından "Pars" mesajı atıldığını ifade eden Gürbüz, bu mesajın tatbikatın  başladığı anlamına geldiğini kaydetti.

Bunun üzerine görev yerine giderek, silah ve mühimmat aldığını ve  garajlar bölgesine geçtiğini dile getiren Gürbüz, alay komutan yardımcısı Ekrem  Işık ve tabur komutanı Fedakar Akça'nın da bu bölgede bulunduğunu beyan etti.

Bir süre sonra tatbikat için gelen askerlerin cep telefonlarının  toplanarak, araçlara binmeleri emrinin verildiğini belirten sanık Gürbüz,  "Telefonlarımızın alınması, internet erişimi ve yakınlarımızla görüşmemizin önüne  geçerek hain darbe girişimini öğrenmemizi engellemek içindir." dedi.

TRT'ye gittiğini bilmiyormuş

Olay günü, TRT'ye gideceklerinden haberi olmadığını iddia eden sanık  Gürbüz, TRT yerleşkesine geldikten sonra binbaşı Anıl Aktaş'ın beraberindeki  askerleri 3 numaralı nizamiyeye gönderdiğini ve silahlara şarjör takılması emrini  verdiğini anlattı.

Bir süre sonra darbe girişimine karşı durmak için TRT'ye gelen özel  harekatçı polisler ile konuştuklarını ifade eden sanık Gürbüz, darbe girişimini  polislerden öğrendiğini ileri sürdü.

Polislere, tatbikat için TRT'ye geldiklerini söylediklerinde  polislerin kendilerine, "Kandırılmışsınız." dediğini iddia eden Gürbüz, yarbay  Işık'ın bulunduğu bölgeye geldiğini ve polisleri dışarı çıkarmaya çalıştığını  ancak başaramadığını belirtti.

Bir süre sonra bölgeye Muhafız Alayı'nın eski komutanı Albay Muhammet  Tanju Poshor ile Uzman Çavuş Fatih Gazel'in de geldiğini, Poshor'un polisleri  dışarı çıkarmaya çalıştığını öne süren Poshor, "Darbe girişimi gecesi Uzman Çavuş  Gazel, erlerin yanına giderek, 'Polise ateş et.' diye emir verdi." beyanında  bulundu.

İlerleyen saatlerde helikopterle bölgeye ateş edildiğini, uçakların da  ses hızını aşarak patlama seslerini uzaktan duyduğunu belirten Gürbüz, darbe  girişimine destek vermeyen askerlerle bölgeden ayrılarak, sabaha karşı  Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'na döndüklerini öne sürdü.

Darbe girişiminde bulunmadığını ve FETÖ üyesi olmadığını savunan sanık  Gürbüz, mahkeme heyetinden tahliye ve beraat talebinde bulundu.

Davanın görülmesine devam ediliyor.

AA