Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Eşi Emine Erdoğan:

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Eşi Emine Erdoğan:
Güncelleme:

"Açık kapı politikasıyla din, dil ve ırk ayrımı yapmaksızın Türkiye’de 3 milyon mülteci barınıyor. Sınırlarımıza gelenlere sadece kapılarımızı değil, aynı zamanda gönüllerimizi de açıyoruz"- "Medeniyetler denizi Akdeniz ne yazık ki ölüm denizi haline geld

WASHINGTON (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Türkiye'nin 3 milyona yakın Suriyeliyi misafir ettiğini belirterek, "Sınırlarımıza gelenlere sadece kapılarımızı değil, aynı zamanda gönüllerimizi de açıyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyaretine eşlik eden Emine Erdoğan, başkent Washington'da Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfının (SETA) Washington Şubesi tarafından gerçekleştirilen Suriyeli mülteciler konferansında konuşma yaptı.

Suriye’nin tarihi değerleriyle hatırlanan çok özel bir ülke ve Ortadoğu’nun en zengin kültürlerinden biri olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Ancak bugün maalesef 21. yüzyılın en büyük insani krizini konuşmak için buradayız.” ifadesini kullandı.

Suriye'nin savaş ve mülteci krizi ile eş anlamlı hale geldiğini ve bu ülkede yaşanan durumun bir "insanlık krizi" olduğunu dile getiren Erdoğan, "Suriyeli mültecilerin karşı karşıya kaldığı durum en az iç savaş kadar sıkıntılıdır. Medeniyetler denizi Akdeniz ne yazık ki ölüm denizi haline geldi." şeklinde konuştu.

Batılı ülkelerinin konforlarını bozmak istemedikleri için binlerce insanın ölüme mahkum olduğunu söyleyen Erdoğan, 5 yılda yaklaşık yarım milyon insanın hayatını kaybettiğini, 6,5 milyon insanın yerinden edildiğini ve toplamda 13,5 milyon insanın iç savaştan etkilendiğini hatırlattı.

"Uluslararası aktörler politikalarını, kapılarını mültecilere kapatmak üzerine kurdular." diyen Erdoğan, Akdeniz sahillerinde ölenlerin Suriyeli oldukları için modern dünyanın kadın ve insan hakları örgütlerinin ilgisini çekmediğini dile getirdi.

- "3 milyon Suriyeliye kapılarını açan ülkemle gurur duyuyorum"

"Böyle bir ortamda hiç tereddüt etmeden 3 milyon Suriyeliye kapılarını açan ülkemle gurur duyuyorum" diyen Erdoğan, Suriye’deki iç savaştan kaçarak hayatlarını kurtarmaya çalışan insanların neredeyse yarısının Türkiye’de bulunduğunu kaydetti.

Erdoğan, şöyle devam etti:

“Biz Suriyeli kardeşlerimize mülteci değil, misafir diyoruz. Açık kapı politikasıyla din, dil ve ırk ayrımı yapmaksızın Türkiye’de 3 milyon mülteci barınıyor. Sınırlarımıza gelenlere sadece kapılarımızı değil, aynı zamanda gönüllerimizi de açıyoruz."

Kilis’teki mülteci nüfusunun yerli nüfusu aştığını vurgulayan Erdoğan, sükunet içerisinde Kilislilerin bu insanları misafir ettiğini belirtti. Türkiye’de Kilis gibi birçok yer bulunduğuna dikkati çeken Erdoğan, "İnsanlar evlerini, eşyalarını ve çocuklarının oyuncaklarını Suriyeli misafirleriyle paylaşıyorlar." dedi.

Kilis'in Nobel’e aday gösterildiğini ancak bu ödülü alıp almamasının önemli olmadığını ifade eden Erdoğan, "Kilis vicdanların takdirini çoktan kazandı." şeklinde konuştu.

Türkiye’nin bu tavrının, yerleşik uluslararası ilişkiler teorileriyle anlaşılamayacağını dile getiren Erdoğan, "Benim ülkemde camiler, kiliseler ve sinagoglar hep yan yanadır. Türkiye, her kökenden ve inançtan insanın bir arada yaşadığı engin bir tecrübeye sahiptir." ifadesini kullandı.

Türkiye’de 152 bin Suriyeli çocuğun dünyaya geldiğini ve devletin tüm imkanlarını Suriyeli mülteci çocukların "kayıp kuşak" olmaması için sunduğunu anlatan Erdoğan, "Türkiye bugüne kadar Suriyeli mülteciler için 10 milyar dolarlık harcama yaptı. Dış yardım sadece 455 milyon dolarla sınırlı kaldı. Bu özverinin ülkemize büyük bir bereket getireceğine inanıyoruz." şeklinde konuştu.

Bugün gayrisafi milli hasıla oranına göre Türkiye'nin en fazla insani yardım yapan ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, Türkiye'de yaşanan terör saldırılarına dikkati çekerek, "Ne yazık ki zor zamanlardan geçiyoruz. Buraya şehitlerimizin acısıyla geldik. Güzel ülkem PKK terörü başta olmak üzere çeşitli terör örgütlerinin hedefinde. Ülkemizin toprak bütünlüğünü hedef alan bu saldırılar tarihsel kardeşliğimizi asla parçalayamayacaktır." dedi.

- Brüksel'deki terör saldırıları

Brüksel’deki terör saldırılarına en az Türkiye’deki bir saldırı kadar üzüldüklerini kaydeden Erdoğan, "Bizim için Madrid’de, Londra’da, Paris’te veya Brüksel’deki bir terör saldırısının İstanbul ve Ankara’daki terör saldırısından hiçbir farkı yoktur." şeklinde konuştu.

DAEŞ’in asla İslam’ı ve Müslümanları kirletemeyeceğini söyleyen Erdoğan, “İslam bir barış dinidir ve sonsuza kadar böyle kalacaktır” dedi.

- "En büyük dileğim Suriyeli çocukların yeniden ülkelerine dönebilmeleridir"

Türkiye'nin DAEŞ’e karşı hem devletiyle hem de milletiyle mücadelesini sürdüreceğinin altını çizen Erdoğan, "Bu küresel sorunların arasında en büyük dileğim Suriyeli çocukların yeniden ülkelerine dönebilmeleridir. Dünyanın bütün çocukları iyi bir geleceği ve huzurlu bir hayatı hak ediyor." ifadesini kullandı.

Bir göçmen ülkesi olan ABD'yi Suriyeli mülteciler konusunda daha aktif olmaya çağıran Erdoğan, konuşmasının sonunda uluslararası topluma seslenerek, "Suriyeli bir kadının veya çocuğun vatanından ayrılırken nelerden vazgeçmek zorunda kaldığını düşünelim yeter." dedi.

- ''Alkışlanması gereken bir tavır"

- Malcolm X'in kızı IIYasah Shabazz, Türkiye'nin Suriyeli mültecilere kapılarını açmasının alkışlanması gereken bir tavır olduğunu söyledi.

Erdoğan'ın konuşmasının ardından AA muhabirinin sorusunu cevaplayan Shabazz, babasının, “Eğer bir insanı eğitirseniz bir toplumu eğitirsiniz, bir kadını eğitirseniz bir millet yetiştirirsiniz.” sözlerine atıf yaptı.

Emine Erdoğan'ın tüm kadınlar için uluslararası bir rol model olduğunu vurgulayan Shabazz, "Türkiye’nin Suriyeli mültecilere ve zorda olan başka insanlara kapılarını açması gerçekten alkışlanması gereken bir tavırdır. Eğer tüm dünya aynı şeyi yapmış olsaydı dünya tüm çocuklar için çok daha iyi bir yer olurdu." değerlendirmesinde bulundu.