''Bunlar Allah'ı da kandırmaya kalktı''
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlFETÖ/PDY yöneticisi olmakla suçlanan dönemin Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem'in yargılanmasına devam edilirken, davanın hakimi "Bunlar Allah'ı da kandırmaya kalktı" diyerek isyan etti.
FETÖ/PDY yöneticisi olmakla suçlanan dönemin Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem'in yargılanmasına devam edildi.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde görülen davanın bugünkü celsesinde Adalet eski Bakanı Sadullah Ergin'in tanık olarak dinlenmesi bekleniyordu. Ancak Daire Başkanı Maruf Alikanoğlu, SEGBİS'in Ergin'in dinlenmesi için 24 Mart'a gün verdiğini bildirdi.
“BEN, BİROL ERDEM, İBRAHİM OKUR ALINMASINI İSTEDİK”
Birol Erdem davasında tanık olarak dinlenen ilk isim dönemin HSYK Üyesi Nilgün Hacımahmutoğlu oldu. Farklı dairelerde çalıştıkları için Birol Erdem'i fazla tanımadığını, örgütsel faaliyetleri hakkında bilgisi olmadığını belirten Hacımahmutoğlu, "MİT krizinden sonra Adalet Bakanlığı Müsteşarlığına getirilince, doğal olarak 1. Daire üyesi oldu. O zaman birlikte çalıştık. Çalışma ilişkisi dışındaki ilişkilerini bilmiyorum. Ben zaten prensip olarak evden işe, işten eve giden bir insanım" dedi.
Başkan Alikanoğlu'nun soruları üzerine de Hacımahmutoğlu, şunları anlattı:
"2013 yılında Ankara Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Ethem Kuriş'in görevden alınmasını Birol Erdem istedi. Ben bu ismin kıdemsiz olması, Sarıyer savcılığından Ankara Başsavcılığına getirilmesine zaten karşı çıkmıştım. Görevden alınması genel kurulda oy çokluğuyla çıktı. Herkes infiale kapıldı, tartışmalar yaşandı. Ben, Birol Erdem, İbrahim Okur alınmasını istedik. İstanbul Anadolu Adli komisyon başkanının Yeşim Sayıldı olması da büyük tartışmalara yol açmıştı. Birol Erdem de 'olmamalı' demişti. Benim gerekçem, aidiyetini, şunu bunu bildiğimden değil, kıdeminden dolayı karşı çıktım. Birol Erdem ve İbrahim Okur da istemedi, ama oy çokluğuyla Yeşim Hanım komisyon başkanı oldu. Biz yüksek yargıdan gelen 5 kişi son dönemde dışlanmıştık.
Bir müddet sonra Birol Erdem bazı şeylerin yanlışlığından bahsetti ve biz 5 kişiyle görüşüp, 'Birlikte hareket edelim, gidişat iyi değil' dedi."
“FETÖ'NÜN OYUNUNA DÜŞTÜK”
Hacımahmutoğlu, adli kolluk yönetmeliğine karşı yayınlanan HSYK bildirisine ilişkin bir soruyu da şöyle cevaplandırdı:
"Biz 5 kişi bu yönetmeliği, safiyane, iyi niyetle yargıya müdahale olarak nitelendirdik. Birol Erdem ise bunun geçmesi gerektiğini savundu. Biz 5 kişi maalesef sonradan örgüt üyesi olduğunu anladığımız kişilerin itelemesi ile orada kandırıldık.
Zannettik ki, yargının bağımsızlığı korunuyor. O zaman Birol Erdem FETÖ'cülere, 'Siz tarihin sayfalarına gömüleceksiniz' dedi. Biz maalesef bundan çıkarım yapamadık ve bildiriye imza attık. 'FETÖ'nün oyununa geliyorsunuz, imza atmayın' diye uyarılmamız gerekirdi. Biz de FETÖ'nün oyununa düştük. Bunu kendime yediremedim."
“BUNLAR 2 REKAT NAMAZ KILIP, ALLAH'I DA KANDIRMAYA KALKTI”
Üye Hakim Abdurrahman Orkun Dağ ise şu soruyu yöneltti:
"O dönem cemaat denilen, ki bu da örgütü masum gösterme amaçlıydı. Oysa bunlar 2 rekat namaz kılıp, Allah'ı da kandırmaya kalktı. Bunların bir takım jargonu var. Size hiç, 'Zaman gazetesi en doğru haberi verir. Bank Asya çok iyi banka' gibi propaganda yaptılar mı?"
Hacımahmutoğlu bu soruya, "Kesinlikle hayır. Sosyal demokrat gruptan seçildiğimi cümle alem biliyordu, mantıksızdı" karşılığını verdi.
Tanıklardan dönemin Adalet Bakanlığı bürokratı Abdullah Şahin, Eylül 2011'de cemaatten ayrıldığını, öncesinde bazı sohbetlere gittiğini, ikisinde Birol Erdem'i gördüğünü, bu sohbetlerde cemaat jargonu içinde ona "Abi" denildiğini, ancak Erdem'in Bakanlıktaki görev döneminde örgüt aleyhine çalışıp, onlara karşı manevralar yaptığını bildiğini söyledi.
Bir diğer tanık İsmail Aydın ise Birol Erdem'in cemaatle hiçbir işi olmadığını, hiçbir toplantılarına katılmadığını, okul yıllarında Hakyol evlerinde kaldıklarını bildirirken, eski Danıştay üyesi Mustafa Elçin, "1985'den beri tanıyorum. Sohbet toplantılarına katıldığına dair hiçbir bilgim de hissiyatım da şüphem de yok. İlk defa gözaltına alınmasından sonra medyaya yansıyan şeylerden duydum" diye konuştu.
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol