Bakan Süleyman Soylu'dan İstanbul depremi açıklaması

Deprem Koordinasyon Toplantısı'na konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "2019 yılını afetlere hazırlık yılı ilan ettik ve bunu 2020'ye de sarkacak şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu yaklaşımdan herhangi bir gevşememiz söz konusu değildir. Özellikle 5.8'lik İstanbul depremi, bize ciddi bir prova fırsatı vermiştir" dedi.
 
İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nde Deprem Koordinasyon Toplantısı düzenlendi. Toplantıya İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Nuh Köroğlu’nun yanı sıra zarar tespit çalışma grubu, defin çalışma grubu, enkaz kaldırma çalışma grubu yetkilileri katıldı.

Bakan Soylu, şunları söyledi:

En son depremde yaşadığımız aksaklıklarımızı, eksikliklerimizi, hangi konularda aksadığımız hangi konularda hemen müdahale ettiğimizi hep birlikte görebildik, tecrübe edebildik ve ona göre de tedbirlerimizi alabildik. Şu an hazırlıklarını, tatbikatlarını yaptığımız depremle karşı karşıya kalırsak, şunu ifade etmeliyim ki ‘eyvah’ para etmez. İstediğiniz kadar ‘Eyvah’ deyin. Vatandaş vergisini veriyor.

“VATANDAŞIMIZIN BU GÜVENİNE LAYIK OLABİLECEK BU HAZIRLIKLILARI GERÇEKLEŞTİRMEKLE MÜKELLEFİZ”

Anayasa’da kendisine verilen yükümlülükleri yerine getiriyor ve devletinden bir tek şey bekliyor; ‘beni koru’. Biz de bunu sağlamak zorundayız bu yükümlülük bizim üzerimizde. Allah muhafaza deprem ya da herhangi bir doğal afetle karşı karşıya kalındığında yapmamız gereken, makinamızın çalışmasını, herhangi bir dişlisinde aksaklık olmayacak şekilde vatandaşımızın hizmetine sunmaktır. Yani iyi çalışan, tıkır tıkır çalışan bir sistemi vatandaşımızla karşı karşıya bırakabilmek.

Bunu yaparsak devlet-millet arasındaki güven en unsurunu en üst noktaya çıkarırız. Bunu da çıkarmak zorundayız. Nasıl anneler babalar çocuklarını okula gönderirken devlete emanet ediyorsa hayatın her alanında da karşı karşıya kalmış olduğu sıkıntılarda devletin bunu gözettiği ve gerekli tedbiri aldığına inanıyorlar. Biz de o tedbiri sürekli antrenman ede ede vatandaşımızın bu güvenine layık olabilecek bu hazırlıklıları gerçekleştirmekle mükellefiz. Sorumluluğumuz da bu.

Soylu sözlerini şöyle sürdürdü:

Bildiğiniz gibi 2019 yılını afetlere hazırlık yılı ilan ettik ve bunu 2020’ye de sarkacak şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Bu yaklaşımdan herhangi bir gevşememiz söz konusu değildir. Özellikle 5.8’lik İstanbul depremi, bize ciddi bir prova fırsatı vermiştir. Bunun haricinde ülke genelinde de AFAD başkanlığımızın koordinesinde afet tatbikatları yapıyoruz. 2019 yılı içinde il düzeyinde 88, 15 bölgesel ve bir adet de ulusal olmak üzere saha ve masa başı tatbikat gerçekleştirildi.

Dolayısıyla hem altyapı noktasında hem müdahale kapasitesi anlamında hem de kurumlar arası iletişim ve iş birliği konusunda yoğun bir faaliyet içindeyiz. 2020 yılı inşallah bizim için de hem saha tatbikatı hem masa başı tatbikatlarını aynı irade, ciddiyet, disiplin ve sürdürülebilirlik içerisinde devam ettireceğiz. Özellikle 2020 yılı bizim için bu farkındalığın daha da arttırıldığı ve özellikle vatandaşlarımıza ciddi şekilde yansıtıldığı bir yıl olacaktır, planlamamız bu şekildedir.

Bu yıl afetin eğitimi konusunda bir sıçrama yılı da olacak. Bu konuda eğitim dairemiz de gerekli çalışmaları gerçekleştiriyor.

Tüm sivil toplum kuruluşları ile tüm devlet kurumları ile aynı zamanda özel sektörle bu konunun geçen yıl trafikte yaptığımız gibi milyonlarca çocuğumuza ve insanımıza bu konuda farkındalık ürettiğimiz gibi bu yılda afet ve depreme hazırlık konusunda neler yapabileceğimizi, bireysel olarak hangi sorumluluklarımız olduğunu, asgari düzeyde neleri öğrenmemiz lazım geldiğini ortaya koyacağımız ve nitelendireceğimiz bir eğitim kadrosu ile gerçekleştirmeye çalışacağız.

İlk önce bir farkındalık oluşturacağız, onu eğitimle bütünleştireceğiz sonra bunu birleştirdikten sonra da hangi tedbirleri alacağımızın inşasını hep birlikte gerçekleştireceğiz

Elbette ki birey olarak da üzerimize düşen, yapmamız gereken işler var. Buradan tüm vatandaşlarımıza çağrımız şudur ki, binalarımızın sağlamlığını kontrol etmekten, içindeki eşyaların sabitlenmesine kadar alabileceğimiz tüm tedbirleri gözden geçirmek durumundayız.

En kötüsüne hazırlıklı olup en iyisini beklemek, bizim temel şiarımız olmalıdır. Elbette ki devlet olarak ciddi bir çalışma içindeyiz, pek çok tedbir alıyoruz, planlar yapıyoruz ancak bu yol, yalnız yürünecek bir yol değildir. 

DHA