Bakan Soylu'dan çarpıcı açıklama

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 21'inci yüzyılda terör, düzensiz göç ve uyuşturucu ticaretinin insanlığı tehdit ettiğini belirterek, "Avrupa'nın gelişmiş laboratuvarlarında insanlığın gelmiş geçmiş en gaddar, en öldürücü sentetik uyuşturucu haplar üretiliyor. Ülkemizin genç nüfusu, özellikle terör örgütlerinin ve uyuşturucu ticaretini yönetenlerin iştahını kabartmaktadır" dedi.

İçişleri Bakanı Soylu, Erzincan Polis Meslek Yüksekokulu'nda 40 günlük eğitimlerini tamamlayan bin 344 bekçinin yemin törenine katıldı. Törende Bakan Soylu'nun yanı sıra Vali Ali Arslantaş, 3'üncü Ordu Komutanı Orgeneral İsmail Serdar Savaş, Polis Akademisi Başkanı Yılmaz Çolak, AK Parti'li milletvekilleri Süleyman Karaman ile Burhan Çakır ve öğrencilerin aileleri de yer aldı. Yemin töreninde konuşan Bakan Soylu, Türk insanının güzel nasihatlerle büyüdüğünü belirterek, şunları söyledi:

"Bizim medeniyetimiz, bizim inancımız, dinimiz, bizim değerlerimiz; 'adalet mülkün temelidir', 'insanı yaşat ki, devlet yaşasın' dedi" diyen Bakan Soylu, "Başka milletlere, onların inançları ne söyledi bilemem ama biz insanlığa zulmedenlerden olmadık. Biz ne para için, ne petrol için, ne de zenginlik ve refah için, mazlum milletlerin ahını almadık. Bugün dünyada terör var, biz yapmadık. Göç yollarında ölen, ailesini, çoluk çocuğunu, hayatını kaybeden binlerce insan var, bunu da biz yapmadık. Biz uyuşturucu üretip el altından satmadık. Bugün dünyada açlık var, biz kimsenin ekmeğini aşını çalmadık. Dünyada ırkçılık yükseliyor, oysa biz kimseye derisinin rengini sormadık. Şu içinde bulunduğunuz Erzincan şehri, bilesiniz ki alelade bir ev ve dükkan yığını değildir. Buranın toprağı alelade bir toprak değildir. Bu ülke, bu aziz millet, dünyada insanlık adına kendine ait bir imzası olan millettir. Eğer bugünün teknolojisini, zenginliği, refahı geliştiren biz olsaydık, veya biraz da olsa bizden ilham alsalardı, dünya bu halde olmazdı."

'EN KRİTİK COĞRAFİ ROTALAR ÜZERİNDEYİZ'
Bakan Soylu, 21'inci yüzyılda terör, düzensiz göç ve uyuşturucu ticaretinin insanlığı tehdit ettiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Dünyada uyuşturucuya bağlı ölümler, katlanarak artıyor. Avrupa'nın gelişmiş laboratuvarlarında insanlığın gelmiş geçmiş en gaddar, en öldürücü sentetik uyuşturucu haplar üretiliyor. DEAŞ, PKK/PYD, FETÖ gibi örgütler küresel güçlerle ilişki içinde. Koskoca devletler bunları ne yazık ki muhatap alıyor, eğitiyor, silah veriyor, başkalarıyla çatıştırıyor, araç olarak kullanıyor. Türkiye olarak bu problemlerin hemen hepsinin en kritik coğrafi rotaları üzerindeyiz. Hem denizde hem karada hem de havada bu böyledir. Ülkemizin genç nüfusu, özellikle terör örgütlerinin ve uyuşturucu ticaretini yönetenlerin iştahını kabartmaktadır. Türkiye bugün çok önemli güvenlik maliyetleri sırtlanmıştır. 2018 yılında tüm terör örgütlerine dönük toplam 129 bin 787 terör operasyonu, 147 bin 562 uyuşturucu operasyonu yaptık. Çok kaba bir hesapla Türkiye'de 2018 yılında ele geçirilen uyuşturucunun maddi değeri 3,5 milyar Türk lirasıdır. Geçen yıl sonu itibarıyla yakaladığımız düzensiz göçmen sayısı 268 bin kişidir. Bu rakamlar dünyanın gelişmiş ülkelerinin, parası bol ama vicdanı kıt ülkelerinin duymaktan bile korkacağı rakamlardır. Diyebilirim ki bugün Türkiye'yi uyuşturucuyla göçle ve terörle ablukaya almak istiyorlar; ama bir şansımız var. Türkiye bugün son 300 yılın en kuvvetli dönemindedir. Bütün risklerimizi, tehditlerimizi ülkemizin kendi gücüyle bertaraf ediyoruz."

'HİÇBİR ŞEY İÇİN İCAZET ALMIYORUZ'
Türkiye'nin tehlikeyi nerede görürse müdahale ettiğini kaydeden Soylu, "Kendi helikopterimizi yapıyoruz. Oysa biz bu ülkede polisin haftalık benzin istihkakının 10- 15 litre olduğu, benzin yokluğundan polisin olay yerine gidemediği, akaryakıt istasyonlarından borçla benzin alındığını veya esnafın yardımlarıyla ihtiyaçların karşılanmaya çalışıldığı, o günkü kısıtlı yerli üretim imkanlarıyla yapılan ve çoğu eski tabancaların tutukluk yapması yüzünden bekçimizin polisimizin şehit düştüğü günleri yaşadık. Çok şükür o günler çok uzakta kaldı. Artık kimseden hiçbir şey istemiyoruz, hiçbir şey için icazet almıyoruz. Tehlikeyi nerede görürsek; Afrin'de görürsek Afrin'e, Cerablus'ta görürsek Cerablus'a, Azez'de görürsek Azez'e korkmadan, çekinmeden müdahale ediyoruz. İşte bütün bu çerçeve içinde insanımızın biraz önce tarif ettiğim bu kötülüklerden etkilenmemesi, zarar görmemesi, başını huzur içinde yastığa koyabilmesi için şehir güvenliğini takviye edici çok ciddi adımlar atıyoruz. İşte bugün burada göreve hazır olan evlatlarımız, bu gayretlerimizin önemli bir parçası olacaklardır" diye konuştu.

'11 BİN 382 BEKÇİMİZ GÖREV BAŞINDA'
Bekçilik uygulamasının yeni olmadığını vurgulayan Bakan Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Uzun yıllardır var olan bu uygulamayı yeniden canlandırmak ve çağa uygun bir hale getirmek gerekti. 2016 yılından itibaren toplam 9 bin 444 yeni bekçimiz göreve başladı. Öncekilerle beraber halihazırda 11 bin 382 bekçimiz görev başındadır. İnşallah mart ayında 8 bin yeni bekçi alımına çıkıyoruz. 24 Aralık ile 1 Şubat arasında 6 büyük ilimizde yaptığımız bir saha çalışmasında toplumun bekçilerimizden memnun olduğunu hatta mahallesinde bekçi olmayan muhtarların mülki idareden sürekli olarak bekçi talebinde bulunduğunu, bekçilik uygulamasıyla asayiş olaylarında ciddi azalış yaşandığını gördük. Ankara'da 2017 yılındaki günlük evden hırsızlık sayısı 30'du, 2018 yılında bu sayı 10'a düştü. İstanbul'da günlük ortalama evden hırsızlık 2017'de 78'di, 2018'de 54'e düştü. İzmir'de yüzde 19'dan 8'e düştü. Aydınlatma oranlarında ise yüzde 6,5 artış yaşandı. İlk kez bekçilerimiz Polis Meslek Yüksekokulu'ndaki eğitim aldı ve göreve hazır."
Konuşmaların ardından bekçiler, yemin ederek, görevlerine başladı.

DHA