Askeri Casusluk Davası Hakim Ve Savcısının Görevden Uzaklaştırılması

ANKARA (AA) - İzmir'deki askeri casusluk davası savcısı Zafer Kılınç ve davaya bakan hakim Serdar Ergül'ü geçici olarak görevden uzaklaştıran Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2. Dairesi'nin kararına dayanak teşkil eden raporda, Kılınç'ın "dosyanın soruşturma sürecinde usul ve yasaya aykırı işlem tesis ettiği", Ergül'ün de "mesleğin şeref ve onurunu bozan ve mesleğe olan genel saygı ve güveni gideren nitelikte eylemde bulunduğu" tespiti yer aldı.

HSYK 2. Dairesi, İzmir'deki askeri casusluk davası savcısı Zafer Kılınç ve davaya bakan İzmir Hakimi Serdar Ergül'ü, HSYK Başmüfettişi Yunus Nadi Kolukısa'nın hazırladığı rapor doğrultusunda, haklarındaki soruşturma sonuçlanıncaya kadar geçici olarak görevden uzaklaştırmıştı.

Raporda, cumhuriyet savcısı Zafer Kılınç'ın, "İzmir askeri casusluk davası" olarak bilinen ve yargılaması halen İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde devam eden dosyanın soruşturma sürecinde usul ve yasaya aykırı işlem tesis ettiği belirtildi.

Kılınç'ın, eski Donanma Komutanı Nusret Güner ve kızıyla ilgili doğruluğu tespit edilmeyen dijital belgeler içinde yer alan fişleme kayıtlarını hazırladığı belirtilen kişiler hakkında tahkikat yapmadığının anlaşıldığı ifade edilen müfettiş raporunda, Savcı Kılınç'ın, Nusret Güner ve kızının, iddiaları reddetmelerine, doğrulayıcı hiçbir delil bulunmadığını söylemelerine ve şikayetçi olmalarına rağmen, "kamuoyunun yakından tanıdığı bir komutanı toplum nazarında itibarsızlaştırma adına kendisi ve kızıyla ilgili yapıldığı öne sürülen fişleme kayıtlarını sansürsüz ve bütün detayıyla iddianameye geçirdiği" de tespit edildi.

Raporda, davanın diğer sanıkları hakkındaki fişleme kayıtlarını doğruluğunu tahkik etmeden iddianameye yazarak tarafların itibarsızlaştırılmasına neden olduğu gerekçesiyle de açığa alınmasına karar verilen savcı Kılınç'ın ayrıca, "yürüttüğü soruşturma çerçevesinde bulaşıcı hastalık taşıyan eskort kızlarla ilişkisi olduğu iddia edilen şüpheliler hakkında, bu konunun sabit olduğunu belirleyen bir mahkeme kararı bulunmamasına, görevi dahilinde olmamasına ve kanunda, usulde yer almamasına rağmen kurumlara müzekkere yazarak 'özel hayatın gizliliği' hakkını ihlal ettiği" de aktarıldı.

Savcı Kılınç'ın, diğer bazı sanıklar ve şüphelilerin özel hayatlarına ilişkin konuşma ve mesajlaşmaları, atılı suç ile bağlantısını ortaya koymadan iddianame içine alarak "özel hayatın ifşasına" neden olması da raporda yer aldı.

Kolukısa'nın hazırladığı raporda, Kılınç'ın, soruşturma sırasında, 3 askeri hakim hakkında, Milli Savunma Bakanlığından soruşturma izni almadan doğrudan soruşturma yürütmesi, ağır cezalık suçüstü hal olmamasına rağmen bu askeri hakimlerin evlerinde arama yapılması konusunda hukuksuz talimat vermesi de sayıldı.

- Hakim Ergül'ün uzaklaştırılma nedenleri

Raporun, davaya bakan İzmir Hakimi Serdar Ergül ile ilgili bölümünde, Ergül'ün mesleğin şeref ve onurunu bozan ve mesleğe olan genel saygı ve güveni gideren nitelikte eylemde bulunduğu belirtildi.

Ergül'ün, usulsüz olduğu belirtilen iletişimin tespiti kararlarının bir kısmını karara bağlaması ve şüpheli avukatlarının dosya içeriğini inceleme yetkisinin kısıtlanması kararının kaldırılması taleplerini, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun açık hükmüne rağmen, cumhuriyet savcısının görüşünü almadan karara bağlaması da raporda sayıldı.