Konya'da vahşet: Eşini boğup uçurumdan attığını itiraf etti
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlKonya'da yaşanan korkunç olayda bir kişi kayıp olarak aranan eşini boğarak uçurumdan attığını itiraf edip çok konuşulacak bir iddiayı ortaya attı.
Konya'da kayıp olarak aranan eşi B.K.'ı (35), boğarak öldürüp, uçuruma attığı itirafıyla tutuklanan T.K. (35), davanın ilk duruşmasında, “Polis baskısı ve işkencesiyle suçu kabullendim. Benim tek suçum, Bedriye’nin o gün üzerine kapıyı kapatıp içeriye almamam olmuştur. Ben ailesinden şüpheleniyorum. Bedriye’yi onlar saklıyor belki de. Beraatimi istiyorum’’ dedi. B.K.’ın annesi S.E. ise “Kızımı nereye gömdülerse söylesinler? Ben gidip çıkarayım oradan çocuğumu” diyerek gözyaşı döktü.
Akşehir'de oturan T.K., geçen yıl 6 Temmuz'da kiraz bahçesinde mevsimlik işçi olarak çalışan eşi, 3 çocuk annesi B.K.'ın işe gitmek için evden ayrıldığını ve bir daha dönmediğini belirterek, polise kayıp başvurusunda bulundu. Polisin çalışmasında, B.K.'ın izine rastlanmadı. B.K. bulunamayınca aileler, televizyon programına katıldı. T.K., katıldığı televizyon programında çelişkili konuşma ve davranışları üzerine, 28 Ekim'de program sonrası memleketine dönerken Konya Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından yolcu otobüsünde gözaltına alındı. Emniyete götürülen T.K. sorgusunda, "Eşimin telefonuna sürekli mesajlar geliyordu. Kıskançlık nedeniyle kavga ettik. Evde eşimi boğarak öldürdüm. Sonra cesedini otomobile taşıyıp, Akşehir-Isparta kara yolu üzerinde dağlık bir alandaki uçuruma attım" dedi.
KADAVRA KÖPEKLERİYLE ARAMA
T.K., soruşturmadaki yer keşfi çalışmasında savcı ve polislere, eşinin cesedini attığı alanı gösterdi. T.K., işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemede tutuklandı. Güvenlik güçleri de AFAD ekipleri ve kadavra köpekleriyle B.K.'ın cesedinin atıldığı belirtilen bölgede arama yaptı. Çalışmalarda B.K.'ın cesedine ulaşılamadı. Soruşturma kapsamında T.K.'ın babası A.K. da 1 Aralık'ta tutuklandı ancak süreç içinde tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi.
Ailesinin talebi üzerini B.K.’ın cesedinin bulunması için 7 Mayıs günü tekrar arama yapıldı, fakat herhangi bir bulguya rastlanmadı.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Tutuklu sanık T.K. ile tutuksuz sanıklar babası A.K. ve annesi A.K.’ın yargılanmasına başlandı. Samsun’daki cezaevi evinden SEGBİS (Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi) ile bağlanan T.K., eşini öldürmediğini belirterek, suçlamaları kabul etmedi. Daha önce polisin baskısı sonucu, eşini öldürdüğünü itiraf etiğini öne süren T.K., “Polis baskısı ve işkencesiyle suçu kabullendim. Benim tek suçum, Bedriye’nin o gün üzerine kapıyı kapatıp içeriye almamam olmuştur. Ben ailesinden şüpheleniyorum. Bedriye’yi onlar saklıyor belki de. Beraatimi istiyorum’’ dedi.
Mahkeme başkanı ise “Madem saklıyorlar. B.K., Konya’daki sevgi evlerinde bulunan üç çocuğunun yanına neden gelip gitmiyor. Onları görmüyor?’’ diye sordu. T.K. da soruyu cevapsız bıraktı.
Davada tutuksuz yargılanan sanıklardan A.K., suçsuz olduğunu belirtip, beraatini talep etti. Anne A.K. da yine suçsuz olduğunu söyleyerek, “Bedriye’yi kendi kızım gibi sevdim. Benim olayla ilgim yok. Cesedin gömülü olduğu yeri bilmiyorum, beraatimi talep ediyorum’’ ifadelerini kullandı.
‘SUÇU TEK BAŞINA İŞLEMEDİ
Duruşmaya katılan B.K.’ın babası O.E., cinayeti damadı T.K.’ın tek başına işlemediğini öne sürerek, “Boğularak öldürülen bir ceset, o dönemde 40 dereceyi bulan sıcaklıkta, şişeceği ve ağırlaşacağı için bir kişi bu cesedi 3’üncü kattaki evlerinden tek başına indiremez. Bu işte anne ve babası ile başkalarından yardım aldığını düşünüyoruz ve onların da cezalandırılmasını istiyoruz’’ dedi.
Anne S.E. de “Herkes cezasını çeksin. Adalet istiyorum. Benim kızımın nerede gömülü olduğunu biliyorlar. Gömdükleri yeri hepsi biliyor. Neredeyse söylesinler? Ben gidip çıkarayım oradan çocuğumu” diyerek ağladı.
Cumhuriyet savcısı da mütalaasında cinayetin T.K. tarafından işlendiğinin sabit olduğunu, anne ve babasının ise suçsuz olduğunu belirterek beraatlerini talep etti. Duruşma, dosyadaki eksiklerin giderilmesi için ertelendi.
‘BÜTÜN SANIKLAR EN ÜST SINIRDAN CEZALANDIRILMALI’
Duruşma çıkışı açıklama yapan ailenin avukatı Kürşat Halil Usta, bütün sanıkların en üst sınırdan cezalandırılması gerektiğini belirterek, “T.K.’ın, iddianame doğrultusunda cezalandırılması, anne ve babasıyla alakalı da ‘yardım etme’ yönünün meydana gelmediği, beraat kararı verilmesi yönünde bir savcılık mütalaası oldu. Biz buna usul anlamındaki itirazlarımızı yaptık. Bu noktada T.K.’ın avukatlarının da bu suçun tek başına meydana gelemeyeceği, bunun birtakım kişilerle olabileceği yönünde bizim söylemlerimize ikrar boyutu taşıyan bir söylemi oldu. Dosya önümüzdeki mahkemede karara çıkacak. Bu aşamada biz yazılı ve sözlü beyanlarımızı detaylı bir şekilde dosyaya sunup, başta T.K. olmak üzere dosya kapsamında bulunan tüm sanıkların en üst hadden cezalandırılması için her türlü çaba ve girişimlerimize devam edeceğiz” diye konuştu.
Baba O.E. de duruşmada da söylediği gibi cesedin tek başına taşınmayacağını belirterek, “Ben adalet istiyorum. Adalete de güveniyorum’’ dedi. Anne S.E. ise suçluların cezasını çekmesini istediğini kaydederek, ”Herkesten yardım istiyorum, kızımın cesedi bulunsun” diye konuştu. (DHA)
DHA
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol