Erdoğan'a mektup yazıp intihar etmişti...

Bursa'da FETÖ/PDY soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra cezaevinde intihar eden Cumhuriyet Savcısı Seyfettin Yiğit'in ölmeden önce eşine ve çocukları ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yazdığı mektuplar, ailesine teslim edildi.

Eşinin gönderdiği mektuplarda sürecin geçici olduğunu yazdığını belirten Ayşe İlknur Yiğit, "Çocuklara iyi bakmamı istedi. "Hayat Pınarım', "Can yoldaşım, "Geleceğimin garantisi" diye hitap ettiği çocuklarından ise zamanlarını bilgisayar başında değil ders çalışarak, İngilizce öğrenerek ve bana yardımcı olarak geçirmelerini yazmış" dedi. 15 Temmuz gecesi eşinin, darbe kalkışmasını protesto için sokağa çıktığını ve FETÖ'cü olmadığını söyleyen Ayşe İlknur Yiğit, "Seyfettin'in babası Süleyman Efendi Cemaati üyesiydi. Kendisi de öğrencilik yıllarında üç yıl boyunca bunların yurdunda kaldı" dedi.

BAYRAMIN SON GÜNÜ İNTİHAR ETTİ

15 Temmuz'daki başarısız darbe girişimi ardından Bursa'da FETÖ/PDY soruşturması kapsamında gözaltına alınan Bursa Cumhuriyet Savcısı Seyfettin Yiğit, 20 Temmuz'da kendisi gibi gözaltında tutulan bazı meslektaşları ve hakimlerle birlikte sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliğince "Terör örgütü üyesi olmak" suçundan tutuklanarak Bursa H Tipi Cezaevi'ne konuldu.

Savcı Seyfettin Yiğit, Kurban Bayramı nedeniyle ailesiyle açık görüş yaptıktan sonra, bayramının 4'ncü günü olan 15 Eylül gecesi, kaldığı koğuşun tuvaletinde kendini asarak yaşamına son verdi. Cesedi koğuş arkadaşları tarafından bulunan 4 çocuk babası savcı Yiğit'in cenazesi Bursa'da toprağa verildi.

"O SÜLEYMAN EFENDİ CEMAATİ'NDENDİ"

Emir Sultan Camii'ndeki cenaze törenine katılan Yiğit'in çocuklarından 16 yaşındaki Ayça Yiğit, "Babam hayatı boyunca FETÖ'nin karşısında oldu. O, Süleyman Efendi Cemaati'ndendi. Onun şehitlik mertebesine ulaştığına inanıyorum. Bu intihar değil, cinayettir. Kendisi bunu yapacak bir insan değil" dedi.

Babası ile intihar etmeden önce Kurban Bayramı nedeniyle açık görüşme yaptıklarını ifade eden Ayça Yiğit, "Durumu bayağı iyiydi. Kötü değil. Konuşmalarımızda bize mektuplar yazdığını ve bunları yavaş yavaş göndereceğini söyledi. Babam bu mektupları son anda yazmadı. Bunlar bir gecede yazılacak mektuplar değil. 3-4 tane var. Cumhurbaşkanı&na da yazmış mektup. Bakalım bekliyoruz. Almadık mektupları. Ama onlar intihar mektubu değil kesinlikle" diye konuştu.

AİLESİNE 3 MEKTUP TESLİM EDİLDİ

Ölmeden önce ailesine 2, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ise 1 mektup yazan Seyfettin Yiğit'in ailesi ve çocukları ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yazdığı mektupların orijinali eşi Ayşe İlknur Yiğit'e teslim edildi.

Yiğit DHA muhabirine şunları anlattı:

"Seyfettin'in babası Süleyman Efendi Cemaati üyesiydi. Kendisi de öğrencilik yıllarında üç yıl boyunca bunların yurdunda kaldı. Yaşanan bu olaydan sonra cezaevine girmesi onu çok etkiledi. Hatta cezaevinden HSYK'ya daha önceden gönderdiği mektupta, FETÖ'nün bankasını kullanmadığını, gazetesini almadığını onlara ise asla sempati dahi duymadığını yazmıştı. Kurban Bayramı için yapılan açık ziyarete gittiğimizde bizlere mektuplar yazdığını ve bunları daha sonra göndereceğini söylemişti. Sonra acı haberi aldık ve yıkıldık."

Savcı Seyfettin Yiğit'in, yazdığı ancak gönderemediği mektupların kendisine teslim edildiğini anlatan eşi Ayşe İlknur Yiğit, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kendisi bana ve çocuklarıma yazdığı mektupta, yaşanan sürecin geçici olduğunu belirterek, tutuklanmasının nedenini ise çevresinde bulunan ve kendisini kıskanan insanlara bağladı. Seyfettin, benden çocuklarıma çok iyi bakmamı, onları koruyup kollamamı istedi. "Hayat pınarım', "Can yoldaşım', "Geleceğimin garantisi" diye hitap ettiği çocuklarından ise zamanlarını bilgisayar başında değil ders çalışarak, İngilizce öğrenerek ve bana yardımcı olarak geçirmelerini istedi. Seyfettin mektubunda çocuklarından yabancı dil eğitimlerine özellikle ağırlık vermelerini istiyordu. Mektuplar konusunda açıklayacağım bunlar."

CUMHURBAŞKANINA YAZILAN MEKTUP

Ayşe İlknur Yiğit, eşinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yazdığı, ancak ölümünden sonra gönderilmeyen mektubun orijinalinin de kendisine verildiğini söyledi.

Yiğit, "Eşim mektubunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hizmetlerini beğendiğini belirterek, 15 Temmuz gecesi takındığı tavrı benimsediğini, ülkede iki başlılığın olmasının zarar getireceğini ifade ediyor. Seyfettin Cumhurbaşkanı'na yazdığı mektupta, tutuklanmasına neden olan gerekçelerin doğru olmadığını, bunlarla alakası olmadığını belirtiyor. Suçsuz yere yattığını, kendisinin ve çocuklarının vebalini Allah'ın bir gün soracağını söylüyor. Mektubunda, Cumhurbaşkanı'nın kendisini tanıması için ortak arkadaşlarının ismini de yazıyor" dedi.

Ayşe İlknur Yiğit, eşinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yazdığı mektupta, yaptığı güzel hizmetleri beğenirken, çözüm süreci ve Suriye politikalarını ise tasvip etmediğini sözlerine ekledi.

12 YABANCI DİL BİLİYORDU

Aynı zamanda hafız olan eşi Seyfettin Yiğit'in, aralarında İngilizce, Fransızca, Rusça, Arapça ve Boşnakça'nın da bulunduğu 12 yabancı dil bildiğini kaydeden Ayşe İlknur Yiğit, "Eşim, yabancı dil konusunda kendisini çok iyi yetiştirmişti. Bu konuda çocukları yönlendiriyordu. Üniversite eğitimi sırasında İngiltere'de yaşayan ablasının ziyaretine gidip burada dilini geliştirirdi. Kendisi normal şartlarda ocak ayında emekliye ayrılacaktı. Fakat olmadı. Ölümünden sonra kendisine maaş bağlanmadığı gibi bizlere tazminat da vermediler" diye konuştu.

DHA