7 yıl sonra gelen itiraf: Yalan söyledim vicdan azabı çekiyorum

7 yıl sonra gelen itiraf: Yalan söyledim vicdan azabı çekiyorum
Güncelleme:

Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde 10 yıl önce ortadan kaybolan 64 yaşındaki Fatma G.'nin oğlu Yakup G., cinayet suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Yakup G.'nin eşi Güllü G., yalan ifade verdiğini ve eşinin suçsuz olduğunu söyledi.

Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde 10 yıl önce bir bayram günü ortadan kaybolan ve şu ana kadar izine rastlanılmayan 64 yaşındaki Fatma G.’nin oğlu Yakup G.’ye eşinin ifadesiyle "üst soy bağındaki akrabayı kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Kadın, "Eşim suçsuz, benim yüzümden hapis cezası aldı. Vicdan azabı çekiyorum yalan söyledim" dedi.

2010 yılında 64 yaşında olan Alzheimer hastası Fatma G., birlikte yaşadığı Şehit Mustafa Yağız Mahallesi 543 sokaktaki oğlu Yakup G.’nin evinden gece vakti ortadan kayboldu. İddiaya göre, sabaha karşı kayınvalidesinin balkondaki yattığı yatakta olmadığını gören Güllü G. eşi Yakup G.’yi uyandırarak annesinin evde olmadığını söyledi. Sabah saatlerinde diğer yakınlarına haber veren Yakup G., annesini kendi imkanları ile bir süre aradıktan sonra aynı gün polise giderek kayıp başvurusunda bulundu. Aradan geçen zaman zarfında kayıp kadının izine rastlanmadı. 2013 yılında Yakup G. ve Güllü G., bir televizyon kanalındaki programa katılarak annelerinin kayıp olduğunu söylediler. Yine o tarihte kayıp kadının kızı Dursun T. telefon ile bağlandığı programda, "Annem kardeşimin evinde kalıyordu. Nasıl kaybolduysa bu ikisi biliyor. Belki kötü bir şeyler yaptılar" demesi üzerine yaşlı kadının yaşadığı ev ve çevresindeki kuyularda polis ceset aradı. Ancak Fatma G.’ye dair bir iz bulunamadı. Bu iddia üzerine Yakup G. ve eşi Güllü G. aynı yıl gözaltına alındı. Güllü G. alınan ifadesinde, "Eşim gece vakti annesini otomobile bindirerek hastaneye götürüyorum dedi. Sabaha karşı ise eve yalnız geldi. Annesini sorduğumda artık annem yok kimseye bir şey söyleme" şeklinde ifade verince Yakup G. tutuklanarak cezaevine gönderildi.

21 gün hapis yatan Yakup G. ardından tahliye edildi. Görülen dava neticesinde annesinin cesedine dair bir iz bulunamaması ve delil yetersizliğinden hakkında beraat kararı verildi. Ancak Yargıtay’ın verilen beraat kararını bozması üzerine 2019 yılında Yakup G. hakkında yeniden dava açıldı. Bu kez yapılan yargılamada Osmaniye Ağır Ceza Mahkemesi Yakup G.’ye "üst soy bağındaki akrabayı kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.

Kocası 1 ay önce tutuklanarak cezaevine gönderilen Güllü G. ise eşi hakkında 2013 yılında yalan ifade verdiğini ve şu anda verilen bu cezadan dolayı vicdan azabı çektiğini söyleyerek, "Hayatımda hiç karakola gitmedim. İlk defa 3 gün nezarethanede kalmıştım. Çok korktum. Oradan hiç çıkamayacağımı zannettim. Bundan dolayı eşim için ceza almasına sebep o ifadeyi vermek zorunda kaldım. Yalan söyledim. Şimdi vicdan azabı çekiyorum. Yakup G.’nin bu olayda hiç suçu günahı yok. Boş yere hapis yatıyor" şeklinde konuştu.

Yengesinin ifadesinde annesinin 2010 yılında bayramın 1’inci günü Yakup G. tarafından götürülüp kaybedildiğini söyleyerek yalan beyanda bulunduğunun aşikar olduğunu söyleyen kayıp kadının diğer oğlu Yusuf G. ise "Annemin kaybolduğu dedikleri gün ben Kadirli’de eşim annem ile birlikte aynı evde uyuduk. Annem o gün kaybolmadı. Güllü G. o tarihte yalan ifade verdiği buradan belli. Telefon kayıtlarıma bakılsın ben annemin yanındaydım. Ayrıca bu dosyaya 3 defa takipsizlik verildi. Her seferinde abim Yakup G. bu karara kendisi itiraz etti. Annemin aranması için 4 ayrı Bakanlığa kendisi dilekçe yazdı. En son verilen takipsizlik kararına abim Yakup G. ağır ceza mahkemesine kendisi itiraz etti. Annemi hep kendisi aradı. Annem şu ana kadar bulunamadı ama abim ceza aldı. Biz Adalet Bakanımızdan büyüklerimizden yardım bekliyoruz" dedi

İHA