Utanç kampını müze yaptı
Utanç kampını müze yaptı
15 yıl boyunca 17 bin kadın mahkûmun kaldığı Aljir Kampı, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in talimatıyla müzeye dönüştürüldü. Sovyet rejimince 1953’te kapatılan kampta vatan hainliği ile suçlanan erkek mahkûmların eşleri olan kadınlar işkenceye, cinsel tacize uğradı, çocukları ellerinden alındı.
SOVYETLER Birliği Lideri Josef Stalin’in emriyle 1937 yılının ağustos ayında merkezi Moskova olmak üzere Kazakistan’ın Akmolla ve Karaganda eyaletlerinde kurulan, binlerce insanın hayatını kaybettiği kamplar müze haline getirildi.
1937 yılında evlerinden koparılarak trenlere doldurulan ‘sürgün’ler, ‘Stalin’ adı verilen vagonlarda eksi 40 dereceye varan soğukta Asya steplerini aşarak Kazakistan’a getirilmişti. Uzun tren yolculuğundan sonra erkek mahkûmlar Karaganda Eyaleti’ndeki KARLAG Kampı’nda, kadın mahkûmlar ise Akmolla Eyaleti'nde bulanan ALJİR Kampı’nda toplandı. Kadın mahkûmların ortak özelliği, vatan hainliği ile suçlanan erkek mahkûmların eşleri olmalarıydı. Stalin rejiminin işkenceci subayları, erkek mahkûmlardan daha fazla bilgi almak için eşlerini de onların suçlarına ortak etmişlerdi. Rejim subayları, kadınlara yaptıkları işkencelerle erkek mahkûmlara suçlarını zorla itiraf etmeye çalışıyordu.
İşkencenin her türlüsü yaşanırken, birçok kadın mahkûm, gardiyanların tacizine uğradı. Kadınlar, kışın çetin hava şartlarına dayanamayıp ölen çocuklarını bidonlarda sakladı ve bahar geldiğinde açılan toplu mezara gömdü. Ocak 1938'de faaliyete geçen bu kampta 62 milletten yaklaşık 17 bin kadın mahkûm yaşam mücadelesi verdi. Subaylar tarafından ağır işkencelere maruz bırakılan kadınlara, kocaları hakkında hazırlanan ihbar metinleri zorla imzalattırıldı. Hazırlanan metinlere imza atmayan kadınları ise büyük işkenceler bekliyordu. Uzun ayaklı sandalyelere ayakları yere değmeyecek şekilde oturtulan kadınlar 10-12 saat arasında hareketsiz kaldığından ayak damarları çatlıyor ve dayanılması güç acılara maruz bırakılıyordu.