İstanbul'un yanı başındaki 7 asırlık cennet: Her gün binlerce kişiyi ağırlıyor
Bursa'da, Uludağ eteklerinde bulunan 700 yıllık Cumalıkızık köyü,tarihi, mimarisi, dar sokakları, cumbalı evleri ile görenleri hayran bırakıyor. 750 kişinin yaşadığı Cumalıkazık, hafta içi ve hafta sonu binlerce kişiyi ağırlıyor.
Bursa'da, Uludağ'ın etekleri ile vadileri arasında sıkışıp kalan köylere zamanında 'kızık' adı verildi. Bu köyleri birbirinden ayırt etmek için, fidye veren köye Fidyekızık, dereye yakın olan köye de ‘Derekızık’ gibi isimler konuldu. Cumalıkızık köyüne ‘Cumalı' isminin verilmesi ile ilgili iki rivayet bulunuyor.
Birincisi, buranın eskiden çevre köylerden cuma namazlarına topluca gidilen köy olması, ikincisi de Osman Bey'in bu köyü bir cuma günü kurmuş olmasıdır. Cumalıkızık, Osmanlı Devleti'nin Bursa'da yerleştiği ilk bölgelerden biri. Osmanlı sivil mimarisinin en muhteşem örneklerini günümüze ulaştıran köyde, Osmanlı dönemi evleri bulunmaktadır.
Yıldırım ilçesindeki Cumalıkızık'ın tarihi 700 yıl öncesine dayanmaktadır. Ağaç, kerpiç ve moloz taştan yapılan evleri genellikle 3 katlı, üst katlardaki pencereleri, cumbalı veya kafeslidir. Beyaz, sarı, mor ve mavi renklerle boyalı olan Cumalıkızık evlerinin giriş kapılarında yer alan tokmaklar ve kulplar dövme demirden yapılmıştır. Sokaklarının dar, kaldırımsız ve taş döşemeli olması da bu köyün en büyük karakteristik özelliklerindendir.
Uludağ'ın eteklerindeki Cumalıkızık, doğal güzellikleriyle de ünlü. Yeşil alanlar ve dağ manzarası nedeniyle, turizm açısından oldukça aktif. 2014 yılında Bursa ile UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınan bu tarihi köyde, yerel el sanatları, köy pazarları ve organik ürünlerin satıldığı stantlar mevcut. Yöre halkı, köy kahvaltıları ve yöresel yemeklerle turistlere hizmet verirken her yıl yapılan ‘Ahududu Festivali' de büyük ilgi görüyor.