Antalya'da tarihi keşif: Noel Baba'nın mezarı bulundu
Tüm dünyanın 'Noel Baba' olarak tanıdığı, Antalya Patara'da doğan ve bugünkü Demre'nin kurulu olduğu Myra'da ölen Aziz Nikolaos'un adını taşıyan kilise alanındaki 2 katlı yapı içinde "Noel Baba"ya ait olduğu düşünülen bir lahit bulundu.
Antalya'nın Demre ilçesinde dünyada 'Noel Baba' olarak bilinen Aziz Nikolaos'un adını taşıyan kilisedeki kazı çalışmalarında, bölgenin tarihine ışık tutacak tarihi bir keşif yapıldı. Kiliseyi güneyden çevreleyen iki katlı yapının alt katındaki sondaj çalışmalarında bir lahit açığa çıkarıldı. Kilisenin avlusunu güneyden sınırlandıran 2 katlı yapı içinde yürütülen sondaj çalışmalarında tespit edilen lahitle ilgili kazı ekibi şu ana kadar kapak kısmını yüzeye çıkardı. Kazı çalışmaları dikkatli bir şekilde sürdürülen lahit, Orta Çağ döneminde bölgede meydana gelen deprem ve tsunami sonrasında alüvyonlarla kaplanan, eski dönem kilisesine ait zeminin altından çıktı. Kaynaklara göre Myra'da kutsal temenos veya nekropol yakınında bir yere gömüldüğü bilinen Aziz Nikolaos'a ait mezar olabileceği de değerlendiriliyor. 6 Aralık ölüm yıl dönümü olan Aziz Nikolaos'un mezarıyla ilgili büyük heyecan yaratan lahit bulgunun toprak altında kalan kısmının kazılarda ortaya çıkarılması ve yapılacak bilimsel çalışmalarla bilgiler daha da netleşecek.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Kazı Başkanı Doç. Dr. Ebru Fatma Fındık, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın kilisedeki kazı çalışmaları ve 'Geleceğe Miras' projesi kapsamında devam eden kazı çalışmalarında ortaya çıkarılan lahdin kilisenin avlusunu güneyden sınırlandıran 20 metre uzunluğundaki iki katlı yapının içerisinde bulunduğunu açıkladı. Doç. Dr. Fındık, “Söz konusu yapının içindeki sondaj çalışmalarında sürpriz bir lahitle karşılaştık. Bezemesiz lahit grubu içinde yer alan bu eser yerel taştan yapılmış olup, kapağı hafif yüksek beşik çatılıdır. Dar yüzde yarı dairesel çıkıntı oluşturan kapağın tutamağı bulunur. Yaklaşık 2 metre uzunluğundaki lahdin toprak altındaki bölümünün 1,5-2 metre yüksekliğe sahip olduğu tahmin ediliyor. İlk değerlendirmelere göre bölgedeki lahit tipleri ile benzerliği dikkati çekiyor. Ayrıca sondajda lahde ulaşmadan önce çok sayıda pişmiş toprak kandil parçası ve hayvan kemiği ortaya çıkarıldı. Aziz Nikolaos Kilisesi kazılarında ilk defa 'in situ' olduğunu düşündüğümüz bir lahitle karşılaşıyoruz. Aziz Nikolaos'un mezarını barındırdığı düşünülen kilisenin çok yakınında bir lahit ortaya çıkarılmış olması bizi son derece heyecanlandırmaktadır. Proje kapsamında lahdin bulunduğu mekanın kazı çalışmaları ve restorasyonunu tamamlayarak ülkemiz turizmine kazandırmaktan mutluluk duyacağız" dedi.
Orta Çağ dönemindeki tsunami sonrasında alüvyonlarla kaplanmış olan kilisenin eski dönemine ait zeminde ortaya çıkan lahitle alakalı bilgi veren Doç. Dr. Ebru Fatma Fındık, tsunami sonrası oluşan çok kumlu ve çakıllı tabakayı kaldırdıklarında, altında lahitle karşılaştıklarını açıkladı. Yakında bu konuyla ilişkili jeologların da geleceklerini, bunu araştıracakları ve inceleyeceklerini ifade eden Doç. Dr. Fındık, “Çünkü aynı zamanda buranın tarihinde seller ve tsunamiler olmuş, biliyoruz. Dolayısıyla bu çok önemli bir veri, lahdin de olasılıkla henüz bilmediğimiz bir tarihte bir sel ya da tsunaminin getirdiği bu çakıl ve kum tabakasıyla kaplandığını, o nedenle günümüze sağlam bir şekilde ulaşabildiğini tahmin ediyoruz" diye konuştu. Lahdin hemen üzerinde bir duvar yer aldığını belirten Doç. Dr. Fındık, “Bu duvar bize şunu gösteriyor aslında, lahit gördüğünüz gibi duvardan daha alt seviyede ve bu duvarın yapıldığı dönemde olasılıkla sel baskını diye şimdilik adlandıralım. Bu kum tabakasının altında kaldığı için lahit, o duvarın yapıldığı dönemde onu göremediler. O nedenle günümüzde bu şekilde sağlam bir şekilde ulaşabildi. Lahit aslında yerel bir malzemeden, kireç taşından yapılmış. Son derece sade, bezemesiz bir lahit ama aynı zamanda bölgesel karakter de gösteriyor. Şu an için tarihi konusunda henüz bir şey söylemek için erken. Çünkü sadece lahdi değil, lahidin çevresindeki diğer buluntuları da değerlendiriyoruz. Ve bilimsel çalışmayı gerçekleştirdikten sonra lahdin tarihiyle ilgili bilgileri bilim dünyasıyla paylaşacağız" diye konuştu.
Bu lahidin neden bu kadar önemli olduğuna dair de açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Ebru Fatma Fındık, “Burası gördüğünüz gibi aslında bir yapının içi. Bir mekan var ve ondan da öncesinde bir başka yapıyla karşılaşıyoruz. Yapı kalıntılarıyla, mimari verilerle karşılaşıyoruz. Biz 5'inci yüzyıl kaynaklarını incelediğimizde ve sonrasındaki Aziz Nikolaos'la ilgili kaynakları incelediğimizde Aziz'in Myra kentinin kutsal temenos alanına, yani mezarlık alanına, yakınına gömüldüğünü biliyoruz. Ve bu veri aslında bugüne kadar açığa çıkarılmış kilisedeki in situ, yani kazılar çalışmasında açığa çıkarılmış ilk lahit olarak söz edebiliriz" dedi. Bu verinin önemini de açıklayan Doç. Dr. Fındık, “Kaynakları doğrulayıcı bir arkeolojik bulgu olarak görüyoruz. Yani Aziz Nikolaos'un bugüne kadar mezar yeriyle ilgili tartışmalar hala devam ederken, biz bu lahit sayesinde şunu önerebiliyoruz; Gerçekten Aziz, Myra Kenti'nin kutsal temenosuna yani nekropol alanının yakınına bir yere gömülmüştür. Bu da şu demektir aslında, olasılıkla lahit daha erken bir evreye gitse bile bize Aziz Nikolaos'un gerçekten buraya gömüldüğünü kanıtlayan verilerden. Yani kilisede gerçekten Aziz Nikolaos'un mezarının bulunduğuna ilişkin verilerden birini oluşturuyor. Bir diğer deyişle aslında dönem kaynaklarını doğrulayıcı bir veri sunuyor bize" diye konuştu.