Ne grip, ne nezle, ne de covid... Her yaşı tehdit eden yeni kabusumuz belli oldu!
Kış aylarıyla birlikte hava sıcaklıklarının hızla düşmesi pek çok hastalık riskini de beraberinde getirirken, uzmanlar şimdi de "yüz felcine dikkat" diyerek alınması gereken önlemleri sıraladı.
Toplumda pek bilinmese de otoimmün hastalıkların ve viral enfeksiyonların yüz felcine yol açabileceğine dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Dr. Selgin Biber, “Bağışıklık sistemini güçlendirmek için dengeli beslenilmeli ve düzenli egzersiz yapılmalı. Viral enfeksiyonlardan korunmak için hijyen kurallarına dikkat edilmeli. Aşırı soğuk ve rüzgârlı havalarda yüzün korunması için ise atkı veya şapka kullanılmalı” dedi.
Yüz felcinin ne olduğundan bahseden Uzm. Dr. Biber, “Yüz felci, yüz kaslarını hareket ettiren sinirin (fasiyal sinir) hasar görmesi veya işlevini kaybetmesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Bu durum, genellikle yüzün bir tarafında kas güçsüzlüğüne veya hareketsizliğe neden olur. Yüz felci, genellikle geçici olsa da nadiren kalıcı olabilir” diye konuştu.
Yüz felcinin en yaygın nedeninin ‘Bell paralizisi' olarak adlandırılan, nedeni tam olarak bilinmeyen bir durum olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Biber, diğer nedenleri şöyle sıraladı: “Viral enfeksiyonlar: Herpes simplex (uçuk virüsü), herpes zoster (zona), Epstein-Barr virüsü gibi enfeksiyonlar. Travma: Baş yaralanmaları veya cerrahi işlemler. Tümörler: Fasiyal sinir üzerinde baskı yapan beyin veya kafa tabanı tümörleri. Orta kulak enfeksiyonları ve mastoidit. Otoimmün hastalıklar: Multipl skleroz gibi. Diğer nedenler: Diyabet, hipertansiyon, Lyme hastalığı.”
Soğuk havanın yüz felci riskini artırdığına dair yaygın bir inanışın var olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Biber, “Özellikle rüzgâr veya ani sıcaklık değişimlerine maruz kalmanın, yüz sinirinin dolaşımını etkileyerek Bell paralizisine yol açabileceği düşünülmektedir. Ancak bu durum bilimsel olarak kesinleşmiş bir neden değildir. Soğuk havanın neden olabileceği yüz felci, genellikle predispozan bir durumu (örneğin viral enfeksiyon) tetikler” dedi.