Kediye alerjisi olanlar dikkat!
Kedilere alerjisi olduğu için sahiplenemeyen veya sevmekten kaçınan kişiler için kedili bir yaşam mümkün.
Yapılacak alerji testi sonrası uygulanmasına karar verilen aşı ile kişinin hayat kalitesinin belirgin bir seviyede arttığına değinen Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği (AİD) Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Demet Can, “Günümüzde kedi sahiplenme sıklığının artmasına paralel olarak uyguladığımız aşı yöntemi başarılı sonuçlar elde ettiğimiz bir tedavi şekli” dedi.
Bir çoğumuzun evinde bulunan patili dostlarımız bazen istemesek de alerjik reaksiyonlara sebep olabiliyor. Kedi alerjisi, tıpkı saman nezlesi (alerjik rinit) gibi genellikle gözlerde ve burunda kaşıntı, burunda akıntı veya tıkanıklık, hapşırma ve göz yaşarmasına neden olabiliyor. Bazı hastalarda nefes darlığı, göğüste sıkışma, astım nöbeti ve hatta alerjik şoka (anafilaksi) varan tablolar da görülebiliyor. Alerjik belirtiler hayvanlara dokununca ortaya çıkacağı gibi, hava yoluyla da solunduğunda belirtilere yol açabiliyor.
Alerjik belirtiler bazı kişilerde ilk dakikalarda ortaya çıkarken bazen 8-12 saat sonra en şiddetli hale gelebiliyor. Evcil hayvanlar ortamdan uzaklaşsa bile tüyleri havada asılı kalıp, mobilya ve kıyafetlere yapışmış olabileceğinden belirtiler uzun süre devam edebiliyor.
Aşı Uygulaması ile Kedi Alerjisi Olanların Hayat Kalitesi Artıyor
Kedi alerjisi için tedavi yöntemlerine değinen Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Demet Can konuyla ilgili olarak şu bilgileri verdi:
“İlk adım olarak evcil hayvanlara karşı olan alerjinin olup olmadığı alerji ve immünoloji uzmanı tarafından uygun testler yapılarak saptanmalıdır. Kedi alerjisi maalesef oldukça sık karşılaştığımız bir alerji türü ve kedi alerjisi olanların %25-50'sinde köpek alerjisi de olduğu için bu kişiler evcil hayvan sahiplenmekten çekiniyor. Bu tarz durumlarda şimdiye kadar tedavi olarak alerjenden yani kediden uzaklaşmayı öneriyorduk.”