İftar ve sahurda ne yemeli, ne yememeli? Uzmanı tek tek açıkladı
Ramazan ayının gelmesi ile birlikte hem öğün saatleri hem de sofraya konulan gıdaların içerikleri değişiyor. Normal günlerde daha hafif beslenilmeye dikkat edilirken, Ramazan’da 15 saatlik açlığın sonunda tercihler daha ağır ve daha fazla yemekten yana kullanılıyor.
Uzun süren açlığın sonunda oruç tutan bireylerde oluşan kan şekeri düşüklüğü ise fiziksel ve ruhsal olarak birçok değişikliğe yol açıyor. Ramazan ayında iftar ve sahur menülerini belirlerken beden ve ruh sağlığının korunması amacıyla sağlıklı ve uzun süre tok tutan gıdaların tüketilmesi büyük önem taşıyor. Ramazan’da nasıl beslenilmesi gerektiği, en çok hangi gıdaların tok tuttuğu, sahura kalkmanın gerekli olup olmadığı, yemekten sonra oluşan ağırlık hissinin nasıl giderilebileceği ise en çok sorulan sorular arasında yer alıyor.
Memorial Ankara Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uz. Dyt. Hüban Ercan, iftar ve sahurda nasıl beslenilmesi gerektiği ile ilgili önerilerde bulundu.
Ramazan ayında iftar ve sahur menülerini belirlerken beden ve ruh sağlığının korunması amacıyla sağlıklı ve uzun süre tok tutan gıdaların tüketilmesi büyük önem taşımaktadır. 15 saatlik açlık sürecinde insan vücudunda metabolizmal anlamda birçok değişiklik meydana gelmektedir. Bu değişiklikler arasında su kaybı ile birlikte vücudumuzda mineral kaybının ortaya çıkması, uzayan açlıkla birlikte kan şekerinin düşmesine bağlı olarak meydana gelen baş ağrısı, mide bulantısı, baş dönmesi, göz kararması, el titremesi ve halsizlik gibi bulgular yer almaktadır.
Zaman içerisinde vücut bu yeni düzene adapte olur ancak özellikle Ramazan ayının ilk haftalarında iftar ve sahur sofralarında doğru besin tercihlerinin yapılması ve bu besinlerin doğru pişirme yöntemi ile hazırlanması adaptasyon sürecinin hızlanmasına destek sağlar. İftar ve sahurda tüketilebilecek besinler şu şekilde olabilir: