Yerli koronavirüs aşısının hayvan testleri başlıyor
Türkiye'de ilk defa genetik teknolojiyi kullanarak, m RNA temelli corona virüs aşısı geliştiren merkezlerden biri olan Selçuk Üniversitesi Tıbbi Genetik Bölümü’nde Haziran ayında başlanılan aşı çalışmaları, hayvan deneyleri aşamasına geldi.
BioNTech ve Moderna firmalarının geliştirdiği aşıyla aynı özelliği taşıyan aşının gelecek yıl yaz aylarında insanların kullanımına sunulacağını söyleyen aşı projesi yürütücüsü Doç. Dr. Nadir Koçak, "Türkiye’de ilk m RNA çalışmasını biz yapıyoruz. Bu konu üzerinde yoğunlaştık. Türkiye’nin m RNA teknolojisiyle geliştirilmiş ilk aşısı oldu. Şu anda hayvan çalışmaları aşamasına geçmiş bulunmaktayız" dedi.
Selçuk Üniversitesi Tıbbi Genetik Bölümü Tıbbi Genetik Bölümü Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nadir Koçak başkanlığında yürütülen projede Dicle Üniversitesi, İnönü Üniversitesi, Etlik Üniversitesi, Cerrahpaşa Üniversitesi, Uşak Üniversitesi, Karatay Üniversitesi’nden de bilim insanları görev alıyor.
Türkiye’nin ilk m RNA aşı çalışmasına 15 Haziran’da başladıklarını belirten Tıbbi Genetik Bölümü Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nadir Koçak şöyle dedi:
"Selçuk Üniversitesi Covid-19 platformunda 2 aşı çalışmasıyla temsil edilmekte. Biz Covid-19 platformu dahilinde mRNA aşı teknolojisine dayalı bir çalışma yapıyoruz. Bu mRNA teknolojisi, dünyada da yeni bir teknoloji. Yaklaşık 4-5 yıllık geçmişi var. Bizim aslında ekip olarak daha önceden kanser aşıları üzerinde ilgimiz vardı. Özellikle bu yönde okumalar ve çalışmalar içerisindeydik. Biz ekip olarak aslında bu süreçte vicdanen birtakım çalışmalar içerisine girme zorunluluğunu kendimizde hissettik ve bu yönde bir proje geliştirme süreci içerisine girdik. TÜBİTAK projemizi çok kısa süre içerisinde kabul etti. Fakat Covid-19 projesinde yer alan aşı grupları içerisinde en geç başlayan biz olduk, Haziran 15’te çalışmalara başladık. Türkiye’de ilk mRNA çalışmasını biz yapıyoruz. mRNA teknolojisi dünyada 3’üncü aşı teknolojisi olarak tanımlanıyor."
MRNA temelli corona viris aşı çalışmasını anlatan Doç. Dr. Nadir Koçak, "3’üncü jenerasyon aşı teknolojisi bu. MRNA’yı oluşturuyoruz. Sonra mRNA’yı bireylere kas yoluyla uyguluyoruz. Bu m RNA hücrelere gidiyor, hücrede sitoplazmaya gidiyor. Orada ribozomlar tarafından virüsün proteinine dönüştürülüyor. Bu proteinler meydana geldiği için bağışıklık hücrelerimiz bunları tanıyor ve antikor oluşturuyor. RNA’lar DNA’dan genler var, DNA’lar RNA’lara dönüştürlüyor. RNA’lar x geninin RNA'sı oluyor. Hücrede sitoplazmaya giriyor. Sitoplazma da ribozomlarda proteinlere dönüştürülüyor. Bizim hücrelerde oluşan süreci taklit ediyor. Protein üretim teknolojisi de diyebiliriz. Buna sentetik biyoloji de diyoruz" dedi.