Yat rezarvasyonlarına talep arttı
Yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte tatil planı yapmaya başlayanlar, koronavirüs nedeniyle izole olabilecekleri tatillere yöneldi. Kalabalıktan uzak tatil yapmak isteyenler yat kiralamaya başladı.
Corona virüs salgınıyla mücadele kapsamında, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın açıkladığı kontrollü sosyal hayat politikasının uygulanmaya başlanmasının ardından, vatandaşlar yaz tatillerini yapmak için çeşitli planlar yapmaya başladı. Bu planlar doğrultusunda, kalabalıktan izole şekilde tatillerini yapmak isteyen ve bütçeleri de elveren birçok kişini tercihi ise yat tatili oldu. Salgın günlerinin stresini 'mavi yolculukla' aşmak isteyenler, yat rezervasyonlarını yaptırmaya başladı.
İzmir Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, turizm sezonun alternatiflerini oluşturmaya çalıştıklarını belirterek, "Deniz turizmi, Türkiye turizminin neredeyse yüzde 22 payına sahip. Deniz turizmi dediğimiz noktada marinalar, yat turizmi, su altı ve su üstü sporları ile kruvaziyer gibi faktörler var. Ama maalesef şu andaki kruvaziyerde beklenti söz konusu değil. 2021'den sonra var olacağını düşünüyoruz. Şu anda gündemde olan, yata yönelik talep" dedi.
"HER GEÇEN GÜN YENİ YAT REZERVASYONLARI ALIYORUZ"
Öztürk, hem Türkiye’de, hem de dünyada, turizmin kitlesel değil de daha izole şekilde olmasına dair düşünceler olduğunu belirterek, "Daha izole bir turizm şekli olmasının daha doğru olduğu düşünülüyor. Dolayısıyla biz denizlerimizi, koylarımızı ve dünyaya bizim hediye etmiş olduğumuz 'mavi yolculuk' kavramını daha etkin bir şekilde tanıtımını yapıp bu izole yaşantıyı gösterebilmemiz gerekiyor. Dolayısıyla bütün çalışmalarımız bu yönde" dedi.
Şu anda, sektörün her boyuttaki rezervasyon taleplerini karşılayabilecek durumda olduğunu belirten Öztürk, "Vira Bismillah deyip başlayabilecek konumdayız. Bütün sektör üyelerimizle birlikte teknelerimizi hazır etmiş vaziyetteyiz ve her türlü talebi karşılarız. Her geçen gün yeni rezervasyonların alındığını duyuyor ve seviniyoruz. Bu sektör, küçük bir tanıtımla çok iyi ayağa kaldırılabilecek ve Türkiye turizminin her türlü olumsuz koşullara rağmen ayakta olduğunu gösterebileceğimiz bir sektördür. İzole yaşamı isteyen insan sayısı her geçen gün artıyor. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde gelecek olan rezervasyonlara göre, yoğunluk haritamız daha da şekillenecektir" diye konuştu.