Torunu için üretmişti, şimdi paraya para demiyor
Dünyada bir ilki yaptı! Torunu yesin diye üretti paraya para demiyor. Kastamonu'da 10 bin yıllık geçmişi bulunan ve "Hitit buğdayı" olarak bilinen Coğrafi İşaretli siyez buğdayı, çocuklarda sevsin diye ezme haline getirildi.
Siyez ezmesinin sevilmesi üzerine Kastamonu'da bazı marketlerde satışının başlanması ve talebin artması sonrası seri üretime geçen Metin Ünal, torunları için ürettiği siyez ezmesini şu anda hem yurtiçine hem de tüm Dünya'ya pazarlamaya başladı. Siyez buğdayını işleyerek istihdamda oluşturmayı amaçlayan Ünal, ayrıca Kastamonu'nun yöresel lezzetlerinin de bu sayede tanıtımını gerçekleştirdiğini kaydetti.
TORUNLARI'KAVANOZUNUZU BİTİREBİLİR MİYİZ' DİYE SORUNCA 'BU İŞ TUTAR' DEDİ
Torunlarının 10 yıllık genetiği değiştirilmeden günümüze kadar gelen Hitit buğdayından yapılan sizey buğdayı ezmesini çok beğendiğini anlatan İşadamı Metin Ünal, "Siyez, 10 bin yıllık genetiği bozulmamış 14 kromozom olan şu anda buğdayda 42 kromozoma kadar çıkan ama ata tohumu olduğu için orijinalini korumuş, 2017 yılında da 7 bin ton siyez üretimi yapılmış Kastamonu'dan bahsediyoruz.
Biz, il envanteriyle ilgili çalışmalarımızı yaparken değerlerimiz nelerdir derken birinci sırada sarımsağı gördük, ikinci planda da siyezi gördük. Siyez dediğimizde insanların aklına hemen ekmek geliyor. Ama bizler bunu garklı düşünelim dedik. Aileden gelen bir geleneğimizle 150 yıllık şekerci olmamız hasebiyle fındık ezmesi, badem ezmesi, fıstık ezmesi gibi tatlı bir şekilde yenilebilir hale getirdik. Bu çalışmaları yaparken üniversitemizdeki hocalarımızdan destek aldık. Yaklaşık 1 yıllık bir AR-GE çalışmasının ardından siyez ezmesini önce aile eşrafına sunduk. Torunlarım Hanzade ve Azra, 'Büyükbaba, kavanozu bitirebilir miyiz?' dediler. Bizlerde demek ki sevildi, bu iş tutacak dedik. Ondan sonra evimize gelen misafirlerimize ikram ettik.
Sonra bir ticari ambalaja koyduk ve tanıtmaya, anlatmaya başladık. Alanlar, mutlaka bir daha alırız dediler. Daha sonra bunu perakende satış yapan esnaflarımıza vermeye başladık. Bu ürünün 5'inci, 6'ıncı reçeteleri geldikten sonra bu iş tutacak dedik ve seri üretime başladık. Yine seri üretim yaparken, geleneksel siyezin orijinalini bozmadan üretimini yapıyoruz" dedi.