Tarihin rotasını değiştiren en büyük aşk hikayeleri
SevgililerGünü'nde kimi zaman tarihin bile akışını değiştirmeyi başaran, en büyük aşk öykülerini sizler için derledik...
Cleopatra ve Julius Ceaser M.Ö. 48 yılında büyük bir taht savaşının ortasında olan Cleopatra, yalnızca 21 yaşındaydı. Fakat en büyük aşkını ise işte tam bu dönemde yakaladı. 52 yaşındaki Julius Ceaser'ın arabulucu olarak Mısır'a gelmesi tüm dengeleri değiştirdi. Erkek kardeşiyle büyük bir taht savaşında Julius Ceaser'a bir anlaşma teklif eden Cleopatra, onun ordularının kendisini tahta geçirmesini, karşılığında ise Cleopatra'nın servetinin ise Ceasar'ı Roma'da en güçlü iktidara dönüştürme vaadini içeriyordu. İşte bu zeka karşısında büyülenen Ceaser, Cleopatra'ya aşık oldu ve uzun bir süre büyük bir aşk yaşadılar. Cleopatra'nın erkek çocuk doğurması, Roma'daki taht üzerinde de iddia hakkını getirse de Ceesar'ın suikaste uğraması tüm planları yerle bir etmişti.
Isabella ve Ferdinand İspanya'dan tüm dünyaya yayılan bu aşk hikayesi; tam 35 yıllık bir evliliği içeriyor. "Evlilik aşkı öldürür" anlayışının reddi gibi olan bu aşk, Kastilyalı Isabella ve Aragonlu II. Ferdinand, İspanya'yı 15. yüzyıl içerisinde baskın bir güç haline getirmek için birleştirdiği güçle ortaya çıkyıor. Siyasi ve dini tüm alanlarda İspanya'nın birleşmesini sağlayan çift, Kristof Kolomb'u da destekleyerek İspanya'yı güçlü bir imparatorluk haline getiren coğrafi keşiflere de zemin hazırladılar.
Şah Cihan ve Mümtaz Mahal Her yerde fotoğraflarını gördüğümüz, muhteşem mimarisi ile tüm dünyanın gönlünü kazanan Tac Mahal, bu büyük aşk hikayesinin bir yansıması. 17. yüzyıl Babür imparatoru Şah Cihan'ın eşi olan Mümtaz Mahal, imparatorun en büyük aşkıydı. 1612'de evlenen çift, birbirlerinin en yakın arkadaşları ve destekçileriydiler. 1631 yılında doğum sırasında ölen Mümtaz Mahal'in ardından yas tutan imparator, sevgilerinin büyük bir kanıtı olarak ise bugün dünyanın en gözde yapılarından biri olan Tac Mahal'i inşa ettirdi.
Napolyon ve Josephine Madame de Beauharnais olarak da bilinen Josephine, 1794'te yaşadığı boşanma sürecinin ardından neredeyse idam ediliyordu. Fakat bu olaydan 10 yıl sonra Napolyon'un eşi olarak Fransa imparatoriçesi oldu. Oldukça sansasyonel bir aşk hikayesine sahip olan bu çift, büyük bir imparatorluğun en önemli iki ismi oldu. 1810 yılında Josephine imparatorluğa bir varis verememesi nedeniyle boşandılar. Fakat buna rağmen aralarını iyi tutmaya devam ettiler. Josephine, Napolyon için o kadar önemliydi ki; Napolyon'un son sözlerinde "Fransa ordu ise ordu başkanı Josephine" dediği söylenir.