Profesör eşinin desteğiyle başladı, talebe yetişemiyor
İşletme mezunu Müge Gonca, 3 yıl önce kurduğu tarım şirketi ile Zonguldak'ta küçük bir alanda solucan gübresi üreticiliğine başladı. Müge Gonca, Bülent Ecevit Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersöz Gonca'nın da desteğiyle Çaycuma ilçesine bağlı Başaran köyünde 8 dönümlük bir arazi satın alarak solucan gübresi tesisi kurdu. ...
İşletme mezunu Müge Gonca, 3 yıl önce kurduğu tarım şirketi ile Zonguldak'ta küçük bir alanda solucan gübresi üreticiliğine başladı. Müge Gonca, Bülent Ecevit Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersöz Gonca'nın da desteğiyle Çaycuma ilçesine bağlı Başaran köyünde 8 dönümlük bir arazi satın alarak solucan gübresi tesisi kurdu.
Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan gerekli üretim izni ve lisans belgesini alan Müge Gonca, yöre halkının organik ve iyi tarım yapmasına destek oldu. Müge Gonca, ürettiği solucan gübrelerini Zonguldak'ın yanı sıra çevre illere de gönderiyor.
'TALEP GÜN GEÇTİKÇE ARTIYOR' Müge Gonca, aile olarak doğayı seven bireyler olarak 'ne yapabilirim' diye düşününce solucan gübresi yapmaya karar verdiğini söyleyerek, "Doğayı seven, toprağa ilgi gösteren bir aileyiz. Eşimin de biyoloji bölümünde öğretim üyesi olmasından dolayı ben bu işe başlamaya karar verdim. Zonguldak'ta küçük bir yer kiralayarak bu işe başladım. İki yıl sonra ise köyde 8 dönümlük arazi satın alarak işe başladık. Çalışma onayı ve son olarak lisans belgemizi aldık. Bölgede tek lisanlı üreticiyim. Tarıma yönelik çok büyük katkılar sağlayacağımızı düşünüyoruz. Solucan gübresinin toprağa verimini bildikleri zaman, anladıkları zaman insanların ilgisi daha da çok artıyor. Toprağın verimini, ürün kalitesini arttırıyor. Organik meyve ve sebze üretiminde de çok büyük katkılar sağlıyor" dedi.
'ÜRÜN VERİMİNİ ARTTIRIYOR' Prof. Dr. Ersöz Gonca ise eşine üretim sürecinde tüm desteği verdiğini ifade ederek, şöyle konuştu: "Görevim nedeniyle solucan gübresinin etkilerini çok iyi biliyorum. Solucan gübresinin yayılması konusunda sivil toplum kuruluşları nezdinde de her türlü desteği vermeye çalışıyorum. Topraklar, bizim topraklarımız. Maalesef uzun zaman süresince aşırı kimyasal gübre tüketimiyle bozuldu. Tavuk gübresi çok fazla kullanılarak topraklarımız bozuldu. Hem topraklarımızı kurtarmak hem de doğru tarımın yapılmasına yönlendirerek, solucan gübresinin kullanımını teşvik etmenin vatandaşlık görevim olarak görüyorum. Akademisyen olarak da bunu kendimi borçlu olarak görüyorum. Eşim de bu işi yapmaya karar verince ona destek oldum. Solucan gübresi ülkemizde çok yeni, ancak kullananlar vazgeçemiyor. Çünkü verimi çok daha fazla artırıyor. Herhangi bir sineklenme yapmıyor. Seralarda sebze yetiştiriciliğinde ceviz ve fındıkta çok güzel verim veriyor. Sağlıklı beslenmek günümüzün en önemli problemi. Bunu garanti ediyor. Eşim taleplere yetişmekte zorlanıyor. Dolayısıyla sürekli kapasiteyi artırmamız gerekiyor. Bizim resmi üretimimiz yıllık 108 ton. Şu anda 50 ton üretimimiz var. Üretimi artırmaya çalışıyoruz."