Prof. Dr. Celal Şengör'ün ''İstanbul depremi'' iddialarına Kandilli Müdürü yanıt verdi
Ünlü yer bilimci Prof. Dr. Celal Şengör'ün beklenen olası büyük Marmara depremi sonrasında İstanbul'da yaşanacaklara dair yaptığı uykularımızı kaçıran uyarıları Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Haluk Özener yorumladı.
Yer bilimci Prof. Dr. Celal Şengör, yaklaştığı belirtilen büyük Marmara depremi sonrası İstanbul'u nelerin beklediğini anlatmıştı. Açlık ve yağma olaylarının yaşanacağını, enkazın uzun süre kaldırılamayacağını anlatan Şengör, İstanbul'dan taşınmayı düşündüğünü söylemişti. Şengör'ün "İstanbul'u terk edeceğim" dediği açıklamasının ardından beklenen olası büyük Marmara depremi için tartışmalar yeniden başlarken, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, son günlerdeki deprem tartışmalarını değerlendirdi.
Bilim insanlarından olası Marmara depremiyle ilgili art arda açıklama ve uyarılar gelirken, Prof. Dr. Celal Şengör'ün beklenen büyük Marmara depremi sonrası İstanbul'da yaşanacaklara ilişkin ortaya attığı görüşler, gözlerin bir kez daha mega kente çevrilmesine yol açtı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, beklenen Marmara depremi hakkında son gelişmeleri değerlendirdi.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener "Deprem olmaz denilen Konya'da bile deprem oluyor. Onun için bulunduğunuz yeri terk etmek değil, bulunduğunuz yeri depreme hazır hale getirmek lazım. Kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlanması lazım ve deprem güvenlikli konutlarda oturuyor olmamız lazım" dedi. Özener, "Türkiye Afet Müdahale Planı'ndan, İl Risk Azaltma Planı'na ve Türkiye Afet Risk Azaltma Planı'na geçtik. Yani deprem olduktan sonra müdahale etmektense depremden önce riskleri azaltma yönünde girişimlerimiz var. Tüm Türkiye için, 81 il için, AFAD tarafından yapılan çalışmalar var. Yapılacak işler belli aslında. Önemli olan yetkili ve sorumlu kuruluşların yapılacak planlamaları harfiyen uygulayıp riskleri azaltması" diye konuştu.
6 Ağustos'ta Marmara Denizi'nde olan 3.6 büyüklüğündeki depremi, Marmara'nın olağan sismik aktivitesi olarak değerlendiren Özener, "Ülkemizin bir deprem bölgesi olduğu gerçeği hepimiz tarafından biliniyor. Marmara'ya baktığımız zaman, Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü kayıtlarına baktığımız zaman, zaten Marmara'da her yıl ortalama 900 civarı deprem oluyor. Bu depremlerin bir kısmı da 4'ten büyük depremler. Şu ana kadar eski yıllara baktığımız zaman, yılda ortalama 4-5 tane 4'ün üzerinde deprem oluyor. Yani Marmara Bölgesini de deprem aktivitesinin olduğu bir yer olarak düşünürsek, olan 3.6'lık depreminde aslında Marmara'nın olağan sismik aktivitesine bağlayabiliriz. Ama bu şu demek değildir. 'Bu 3.6'lık deprem büyük bir depremi tetikleyecek' bunu söyleme şansımız yok ama bunu söylerken de 'Marmara'da 7'den büyük deprem olmayacaktır' demek de doğru değil. Dolayısıyla olan depremler, Marmara'nın olağan sismik aktivitesi. Birçok bilim insanının kabul ettiği gibi Marmara Denizi içerisinde olabilecek büyük bir deprem beklentisi bütün bilim insanlarında var ama her zaman olduğu gibi şunu belirtmek istiyorum. Bunula ilgili bir zaman söyleme şansımız yok" dedi.