İstanbul'daki Osmanlı mezarları yok olmak üzere
Osmanlı Devleti için çok sayıda alim, kazasker, Şeyhülislam yetiştiren Dürrizadeler ve Paşmakçızade ailelerinin İstanbul Edirnekapı’daki tarihi kabristanları yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Defineciler tarafından talan edilen kabristanlıkta durum içler acısı. Kabristanda incelemelerde bulunan Araştırmacı Yazar Halid Develioğlu, "Belki 50 yıl sonra bu mezar taşları yok olup gidecek bizde tarihimizi kaybedeceğiz” dedi.
İstanbul'da Edirnekapı Necatibey Mezarlığı'nda bulunan Osmanlı mezarları görenlerin içini acıtıyor. Osmanlı Devleti için alim, kazasker, Şeyhülislam yetiştiren Dürrizadeler ve Paşmakçızade ailelerin de bulunduğu mezarlık yerleri yıkılıp talan edilmiş. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bakım sorumluluğunda olan alan için Araştırmacı Yazar Halid Develioğlu bir an önce restore edilme işlemlerinin yapılması gerektiğini ifade etti. Restore işlemleri için Vakıflar Genel Müdürlüğü ile birlikte hareket edilip çıkartılan planların koruma kuruluna gönderilmesini ve onay alınması gerektiğini vurguladı.
Edirnekapı Necatibey Mezarlığı'na gelip hasar gören Osmanlı mezarlarını inceleyen Araştırmacı Yazar Halid Develioğlu, “Burası Osmanlı Devleti'nin en eski mezarlıklarından birisidir. Bu mezarlıkta dönemin alimleri, şeyhleri, hattatları ve şeyhülislamları bulunuyor. Burada Osmanlı Devleti için önemli Dürrizadeler ve Paşmakçızade olarak bilinen ailelerin kabirleri vardır. Bu aileler Osmanlı devleti için alim, kaz asker ve şeyhülislamları yetiştiriyor. Burada Osmanlı Devletine çok önemli katkı sunmuş kişilerin kabirleri vardır. Ne yazık ki bu mezarlıklar defineciler tarafından, bazen de doğal şartlar ile harap olmuştur. Mezar taşları kazılmış yerle bir edilmiştir. Bakımsızlıktan dolayı mezar taşların yeri değişmiş yazılar okunamaz hale gelmiştir. Belki 50 yıl sonra bu mezar taşları yok olup gidecek bizde tarihimizi kaybedeceğiz” ifadelerini kullandı.
Bazı araştırmacılar kayıt için mezar taşları işaretleyerek zarar verdikleri ifade eden Develioğlu, “Ancak o mezar taşlarına zarar vermişler. Burası İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bakım sorumluluğunda. Burada Vakıflar Genel Müdürlüğü ile birlikte belediyenin bir anlaşma protokolü var. İBB buranın tüm planını çıkartıp koruma kuruluna sunması gerekiyor. Kurul onay verdikten sonra buradaki mezar taşları tek tek yerlerine dikip kumlama işlemleri yapılması gerekiyor. Ecdadımıza nasıl sahip çıkamadığımızın bir göstergesidir. Orada bir çok alim var. Burası bir kültür varlığıdır, ancak biz o mezar taşlarını alıp duvar taşı olarak kullanmışız” diye konuştu.