İstanbul'da 30 yıldır bitmek bilmeyen kentsel dönüşüm bilmecesi
İstanbul'un Sultangazi ilçesinde 30 yıldır bitmek bilmeyen ve tam bir yılan hikayesine dönüşen kentsel dönüşüm inşaatı artık isyan ettirdi.
İstanbul Sultangazi'de iddiaya göre, N.S. isimli müteahhit 30 yıl önce toprak sahibi İ.A. ile kat karşılığı anlaşarak başladığı apartman inşaatının bir kısmını yarım bıraktı, tamamladığı daireleri ise 29 yıl önce 7 kişiye satarak ortadan kayboldu. Dairelerini müteahhit N.S.'den alanlar binada oturmaya başladı. Ancak müteahhit iddiaya göre İ.A.'a söz verdiği daireleri yapmadı. Bu sırada toprak sahibi İ.A. ölünce çocukları müteahhite dava açtı. Dava 2008 yılında kesinleşince; 29 yıl önce satılan arsa ve daire tapuları toprak sahibi olan İ.A.'ın çocuklarına geri verildi. İ.A.'ın çocukları ise, bina ve arsayı başka bir müteahhite sattı. Yeni müteahhit ise, deprem riski olduğu gerekçesiyle binadan karot alınmasını sağladı. Binanın 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Kanunu kapsamında incelenmesiyle yıkımına karar verildi.
DHA'nın haberine göre Apartmanın 29 yıllık sakinleri, satın aldıkları dairelerde hiçbir haklarının kalmadığına isyan ederken, yeni müteahhitin, akrabalarını apartman sakini olarak göstererek binada inceleme yaptırdığını, binaya zarar verdiğini ve devletten kira yardımı aldığını iddia etti. Apartmanda, elektrik ve suyun da yaklaşık 1 ay önce kesildiği öğrenildi. Binada 29 yıldır oturan daire sakinleri ilk müteahhitten aldıkları tapuları göstererek hak iddia ediyor. Yeni müteahhit ise, 5 katlı apartmanda oturanların binayı boşaltmasını istiyor. Zübeyde Hanım Mahallesi'nde bulunan arsanın toprak sahibi İ.A., 1993 yılında müteahhit N.S. ile anlaşarak, arsasına kat karşılığında apartman yapılması için sözleşme yaptı. Apartmanın inşaatına başlayan müteahhit, iddiaya göre binanın bir kısmını yarım bıraktı, bitirdiği daireleri ise 7 kişiye satarak ortadan kayboldu. Toprak sahipleri, tamamlanmayan kısma istinaden sözleşmenin iptali ve arsa yerinin kendilerine geri verilmesi için müteahhit N.S.'ye 1998 yılında açtıkları davayı 2005'te kazandı. Kararın, 2008 yılında kesinleşmesiyle, apartmanda gerçekleşen satışlar sonucu verilen tapular da iptal edildi. Toprak sahipleri, süreç boyunca binada yaşamaya devam eden ve tapuları da iptal olan apartman sakinleriyle konunun çözümü konusunda anlaşamayınca, arsayı ve ellerindeki tapuları başka bir müteahhite sattı. Binada yaklaşık 15 senedir belirsiz durumda yaşayan apartman sakinleri, arsa ve apartmanı satın alan yeni müteahhitin, akrabalarını apartmanda oturmamalarına rağmen, oturuyormuş gibi gösterdiğini iddia etti. Buna istinaden, binada tanımadıkları kişi veya kişilerin talebiyle 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Kanunu kapsamında karot testi yapıldığını, test sonucuyla; bina hakkında yıkım kararı verildiğini, kararın ise ikamet kayıtlarının apartmanda olmasına rağmen kendilerine tebliğ edilmediğini aktardı. 29 yıl önce satın aldıkları dairelerde hiçbir haklarının kalmadığını ve mağduriyet yaşadıklarını belirten apartman sakinleri, duruma isyan etti. Apartmanın, yaklaşık 1 ay önce elektrik ve suyunun da kesildiği aktarıldı. Öte yandan, binada daire satın alarak mağduriyet yaşayanlar arasında, binayı tamamlamayan müteahhitin kardeşinin de bulunduğu ve müteahhit Nuri S'nin 2022 yılında vefat ettiği öğrenildi.
Yaklaşık 30 yıldır apartmanda oturduğunu belirten E.Ç., "1994 senesinde ben buraya topraktan, müteahhitten satın alarak girdim. 280 liraya anlaştım. Senetleri ödediğim halde betonları attı, tuğlayı dahi örmedi. Ben en üst katta oturuyorum. Müteahhit bıraktı gitti yıllarca çalıştığımı bu binaya getirdim yatırdım. Çatısını öreceğim, duvarını öreceğim diye yıllarca masraf yaptım, 30 yıldır içinde oturuyorum. Toprak sahibi öldü, müteahhit de öldü. Toprak sahibinin çocukları dava açtılar iki daire bir dükkan yapmadığı için. İki daire bir dükkan karşılığında vermiş müteahhite. Nasılsa tapumuz var diye çok üstüne düşmedik, davayı kazandılar. Sonunda başka bir müteahhite çok da uygun bir fiyata ben burada oturmam diyerek, bütün binayı satmışlar. Alan müteahhit de, tapuları kendi akrabalarının üzerine vermiş. Selma Engin diye burada oturmayan bir kişi imza vermiş, binada inceleme, karot testi oluyor. Belediyeye de gidip durumu anlatmaya çalıştım ama anlamadılar herhalde. Sonucunda şimdi binayı yıkıp yeniden yapacağız diye beş kuruş vermeden bizi sokağa atmaya çalışıyorlar" dedi. E.Ç., " Bütün varlığımı buraya yatırdım, 30 senedir de burada oturuyorum, bırakmaya da niyetim yok. Ben bu haksızlığa katlanamıyorum. Bize haksızlık yapılıyor. Kentsel dönüşüme karşı değilim, bize yapılan haksızlığa karşıyım. Yıldırmak için elektriğimizi ve suyumuzu kestiler. Komşulardan su alıyoruz, merdivenlerde su dolu şişelerle, kendim yukarı çok zor çıkıyorum bir de su taşıyorum. Böyle bir şey olur mu? Elektriği de, komşulardan kablo çekerek sağlamaya çalışıyoruz. 1 aydır elektrik yok su yok. Cumhurbaşkanımızdan yardım istiyorum. Hukukçulardan da yardım istiyorum, gücümüz yetip de iyi bir avukat tutamadık. Tek başıma iki çocuk büyüttüm, benim iki çocuğum okula giderdi, okuldan çıkınca konfeksiyonda çalışırlardı burayı ödemek için, bu şartlar altında aldık burayı, yetkililerden yardım bekliyorum" şeklinde konuştu.
Bina sakini Ş.G., "Mal sahibiyle hiçbir bağlantımız yoktu. Ödedik hepsini, elimizde senetlerimiz tapularımız var. Süreçte ne oluyor bilmiyoruz, mahkemeler geçiyor. Mahkemeler bittikten sonra tapular iptal oluyor. İptal olduktan sonra da mail sahibiyle karşı karşıya geliyoruz. 2020 senesine kadar biz mal sahibiyle karşılaşmadık bile. Kendi evleri de var hatta, yapılmadı. Biz daha sonra mal sahiplerine teklif yaptık, 'Biz sizin evinizi yapalım, size verelim' dedik. Binadan çıkın dediler. Evin içini dışını her şeyini kendimiz yaptık. Bize, 'Siz gidin müteahhitle anlaşın, ben buradan sizin çıkmanızı istiyorum' dedi. Bize hiçbir kağıt bile gelmedi. Mal sahibi gitti başka bir müteahhite satmış. Bize çıkın gidin buradan diyor" şeklinde konuştu. Komşu H.D., "Üzüldük, kaç yıllık komşularımız. Herkes dairelerini aldı hiç kimse böyle bir şey yaşamadı. 30 yıldır burası böyle. Bildim bileli böyle burası. Gördüğünüz orta kat yıllardan beri boş" dedi.