İstanbul ve İzmir'de kırmızı alarm! Bu ilçeler büyük tehdit altında
Küresel Denge Derneği tarafından hazırlanan "İstanbul ve İzmir İlleri için Deniz Seviyesi Yükselmesi ve Olası Etkileri" adlı rapora göre, iklim değişikliğine bağlı deniz seviyesindeki yükselme, İstanbul'da kıyılarda yer alan konak, saray, dini ve tarihi yapılar, İzmir'de ise körfez ve tatil beldeleri için risk oluşturuyor.
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) öngördüğü en olumsuz senaryo olan, deniz seviyesinin küresel olarak yüzyılın ortasında yaklaşık 0,5 metre, yüzyılın sonunda ise yaklaşık 1 metre yükseleceği hesabına dayanarak hazırlanan raporun ayrıntıları Küresel Denge Derneği başkanı Dr. Nuran Talu, raporun yazarları Prof. Dr. Nüzhet Dalfes ile Prof. Dr. Sedat Avcı ve proje ekibinin katılımıyla düzenlenen basın toplantısında açıklandı.
Nüfus yoğunluğu, sosyoekonomik gelişmişlik ve ticari faaliyetlerin önemli merkezleri olmaları dolayısıyla İstanbul ve İzmir'de iklim değişikliğine bağlı meydana gelebilecek deniz seviyesindeki değişikliklerin incelendiği raporda, iklim değişikliği sebebiyle buzullarda yaşanan erime ve buna bağlı küresel deniz seviyesindeki yükselmenin, kıyı kentlerinde çok sayıda kültürel miras, toplumsal yaşam alanı ve doğal alan için beraberinde getireceği tehlikelere işaret edildi.
Rapora göre, İstanbul Boğazı'nın tamamının, özellikle de kıyılarda yer alan konak, saray, dini ve tarihi yapıların deniz seviyesindeki değişimden etkilenmesi bekleniyor. Dolmabahçe Sarayı, Beylerbeyi Sarayı, Küçüksu Kasrı gibi saraylar ile Şemsi Paşa Camii ve Ortaköy Camii gibi değerli yapıların korunması için daha kalıcı önlemler alınması gerektiği vurgulanan raporda, deniz seviyesinin yükselmesinin Göksu, Küçüksu ve Kurbağalıdere’de akarsu yataklarının bir bölümünü sular altında bırakabileceği öngörüsüne yer verildi.
İstanbul’da deniz seviyesinin yükselmesi durumunda iskelelerde de bazı yenilemeler yapılmasının gerekeceği, Üsküdar İskelesi’nde, lodoslu havalarda oluşacak fırtına kabarmalarına karşı mühendislik tedbirlerinin, Kadıköy’de ise deniz seviyesinde yükselmenin ardından yaşanabilecek fırtına kabarmalarının metro girişlerini etkileyebileceği, bu durumlar için önlem alınması gerektiği vurgulandı.