Haydarpaşa'nın restorasyonu yılan hikayesine döndü
2010 yılında çıkan yangının ardından restorasyon çalışmalarının başladığı Haydarpaşa Garı, aradan geçen 13 yıla rağmen açılamadı. İstanbul'un simgelerinden biri olan tarihi yapı havadan görüntülendi.
Kadıköy’de bulunan İstanbul’un simge yapılarından Haydarpaşa Garı, 1873 yılında Sultan 2. Abdülhamid Han tahta çıkmadan İzmit ile İstanbul arasında bağlantıyı sağlamak amacıyla yapılmaya başlandı. 1908 yılında hizmete açılan Haydarpaşa Garı, Hicaz tren yolunun başlangıç noktası olarak göz önüne geldi. Osmanlı Dönemi'nde hac görevlerine yerine getirecek Müslümanlar, Haydarpaşa Garı’nda ihrama girerek 3 gün süren yolculuk sonrasında Kabe’ye ulaşıyordu. İstanbul ve Kabe-i Şerif’in arasında bağlantı sağlayan tarihi yapı kavuşma anlarının ve ayrılıkların sembolü olarak kayıtlara geçti. Dönemin 2 ünlü Alman mimarı tarafından yapılan Haydarpaşa Garı yaklaşık 4 bin metrekarelik bir alanda 25 oda şeklinde yapıldı. Yüksek kuleleri bulunan tarihi yapının neoklasik mimari tarzı bulunuyor. Adını da Sultan 3. Selim döneminde devlete hizmet eden Haydar Paşa’dan alan tarihi yapı Kurtuluş Savaşı’nda ise mühimmatın Anadolu’ya gönderildiği yerdi. Osmanlı döneminde Kabe’ye giden Müslümanlara hizmet eden yapı, milli mücadele tarihinde kurtuluşa hizmet etti.
Sultan 2. Abdülhamid Han emaneti olan Haydarpaşa Garı, 2010 yılında çatısında çıkan yangında büyük hasar aldı. Restorasyonu 2016 yılında başlanan tarihi yapı aradan 7 yıl geçmesine rağmen açılamadı. Havadan görüntülenen 13 yıldır kapalı olan tarihi yapının dış cephesinde ve müştemilat kısımlarında çalışmaların devam ettiği görüldü.
“Haydarpaşa Garı, Osmanlı döneminde Hac yolcularının tren ile hacca başladıkları nokta”
Haydarpaşa Garı'nın tarihini anlatan Tarihçi Zafer Bilgi, “Haydarpaşa Garı özellikle İstanbul’un sembolik mekanlarından bir tanesi. İstanbul’un belirgin siluetlerinden bir tanesi. Aynı Galata Kulesi, Kız Kulesi gibi Haydarpaşa Garı da biraz daha 1800’lü yılların sonuna doğru yapılmış. İstanbul’un kısa sürede ayrılık ve birleşme noktası olduğu için belirgin sembollerinden olarak göz önünde olmaya başlamış. Haydarpaşa Garı, 1873 yılında Sultan 2. Abdülhamid Han'ın hemen tahta geçmesinden önce İzmit ile biraz daha Haydarpaşa’nın olduğu yerdeki bağlantıyı sağlama amaçlı bir tren istasyonu olarak yapılıyor. Fakat asıl ününü 1908 yılında Sultan 2. Abdülhamid Han'ın son dönemindeki açılışıyla kazanıyor. Orası yük trenlerinin ve yolcu taşıyan trenlerin başlangıç noktası olması hasebiyle Anadolu’nun içlerine doğru taşınıyor. Sultan 2. Abdülhamid Han'ın Hicaz tren yolunun başlangıç noktası olarak Haydarpaşa Garı bir anda göz önüne gelmiş oluyor. Hicaz tren yolu ne anlama geliyor onu anlamak lazım. Buradan ihramlarla trene biniyorsunuz, Kabe-i Şerif’e, Mekke’ye, Medine’ye 3 gün gittiğiniz aslında İstanbul’dan Kabe’ye bağlantının olduğu nokta İstanbul. O yüzden Harem ismiyle anılıyor. İhrama girilen yer. Sonradan burası Anadolu’nun içleriyle olan bağlantıyı sağlaması hasebiyle İstanbul’un Anadolu’ya ulaşan bir yüzü olmuş. Ve Haydarpaşa Garı insanların mutluluklarının, kavuşma anlarının ve ayrılıklarının bir sembolü olarak Kurtalan Ekspres diye kayıtlarda geçiyor. 2 Alman mimar tarafından yapılıyor o yüzden birazcık mimarisi de tuhaf. Mimarisi neoklasik diye geçiyor. Yaklaşık 4 bin metrekarelik bir alana yüksek kulelerle, 25’e yakın odalarla konumlandırılmış” dedi.
“Haydar Paşa, Sultan 3. Selim’in Selimiye Kışlası’nı yaptıran kişilerden biridir”
Tarihi yapının isminin Sultan 3. Selim döneminde devlet adamı olan Haydar Paşa’dan geldiğini anlatan tarihçi Bilgi, “İsminin Haydarpaşa Garı olmasının sebebi de 3. Selim döneminde Selimiye Kışlası yapılıyor. Haydarpaşa Garı’nın arka tarafında bulunan yere. Haydar Paşa, 3. Selim’in Selimiye Kışlası’nı yaptıran kişilerden biridir. Üstün emeğinden dolayı 3. Selim orada bir yerleşke veriyor kendisine ve kısa sürede semt Haydarpaşa ismiyle anılıyor. Sonrasında bu semte yapılan gar da Haydarpaşa Garı olarak anılıyor" ifadelerini kullandı.