Deprem bölgesinde hayat kurtardı: İşte dayanıklı binalarda kullanılan o sistemler
İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Yıldırım, depremler sonrası, dayanıklı bina yapımında kullanılan "radye temel", "perde kolon" ve "tünel kalıp" sistemlerinin önemine işaret etti.
Fay hatları üzerinde yer alan Türkiye, deprem ülkesi olduğu gerçeğini zaman zaman hatırlatıyor.
Gölcük ve Erzincan depremlerinin ardından asrın felaketi olarak değerlendirilen Kahramanmaraş depremi meydana geldi.
11 ilde etkili olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler 42 bin cana mal olurken, binlerce bina yerle bir oldu.
Enkaz çalışmalarında binalarda kullanılan maddeler ve temelleri gün yüzüne çıktı. Kalitesiz yapıların yıkıldığı gözler önüne serildi.
Bölgede TOKİ binaları ise depremi hasarsız atlattı.
"Dikkate alınması gerekiyor"
İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Yıldırım, sadece 6 Şubat itibarıyla Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşanan depremlerin değil, önceki yıllarda Erzincan, Dinar, Van, İzmir ve Elazığ gibi yerlerde meydana gelen tüm depremlerin dikkate alınması gerektiğini söyledi.
Deprem yerleri incelendiğinde zemin açısından iyi olan tepelik alanlarda bina yıkılmalarının olmadığına dikkati çeken Yıldırım, "Üniversite olarak, ekip olarak gittiğimizde biz de gördük bunu. Ama zemini kötü olan yerler, tarım arazisi, alüvyonal zeminler gibi yerlerde 2000 yılından önceki eski binaların yıkılması normal. Ama yeni binaların da yıkıldığı oldu." dedi.
"Bilinçsiz yapılar çöktü"
Yıldırım, yıkılan eski binaların ya bulundukları yere uygun kalitede betonla yapılmamış olması ya demir yetersizliği ya da o zemine göre projelendirilmemiş, bilinçsiz yapılmış yapılar olması nedeniyle depremlerde çöktüğünü kaydetti.
Eski yönetmeliklerde de bina yapımında neye dikkat edileceğinin belirtildiğini aktaran Yıldırım, yapıldıkları dönemin yönetmeliklerine göre inşa edilen eski binaların yıkılmadıklarının görülebileceğini vurguladı.
Yıldırım, 1975 Deprem Yönetmeliğine göre yapılıp da yıkılmayan binalara dikkati çekerek, aynı durumdaki yıkılan binalar için "Demek ki bu binalar 1975 yılının yönetmeliğine de uygun değil. Mutlaka eksiklikleri vardı." değerlendirmesini yaptı.
Eski binaların yapısı
Yıldırım, depremlerde yıkılan veya devrilen yeni binaların ise bulundukları zemine uygun yapılmadıkları ya da o zeminin sağlam olan derinliğine kadar temel atılmadığı için yıkıldığını vurgulayarak, son depremle dayanıklı bina yapımında kullanılan "radye temel", "perde kolon" ve "tünel kalıp" gibi sistemlerin öneminin anlaşıldığını söyledi.
Zeminlerin yapısına göre gerekiyorsa radye temel atılması, radye temel yeterli değilse ve kazık çakmak gerekiyorsa ona göre binaların inşa edilmesi gerektiğini dile getiren Yıldırım, "Yani her yıkılan binanın az çok neden yıkıldığı tahmin edilebilir, söylenebilir ama şu da bir hata; 'fay geçen yere de bina yapılmaz.' Fay geçen yere çok kaliteli bina da yapsanız parçalar geçer. Onu ayrı bir istisna tutuyorum." diye konuştu.
Yıldırım, fay hatları dışında, zemini bozuk, dere yataklarına yakın yerlere de bina yapılmaması gerektiğini belirterek, Antakya'da Asi Nehri'ne yakın yerlerde yapılmış eski binaların çöktüğüne vurgu yaptı.