Bir vahşet daha: Öldürüp gömdü, aylar sonra suçunu itiraf etti
Adana'da eşinin dayısını öldürerek cansız bedenini 3 metrelik çukura gömen zanlı suçunu aylar sonra itiraf etti.
Konya'da tartıştığı eşinin dayısı M.A.'ı (61) tabancayla öldüren F.D.’in (51), başında ağladıktan sonra naylona sardığı cesedi, kazdığı 3 metrelik çukura gömdüğü ortaya çıktı. Ailesine, M.A.'ın umreye gittiği yalanını söyleyip, cep telefonunu Adana'daki sulama kanalına atan, ifadesinde, "Bu zamana kadar cinayeti itiraf etmememin nedeni; bir şekilde kendimi öldürecektim ancak yapamadım. Çok pişmanım" diyen F.D., tutuklandı.
Olay, 20 Mart'ta saat 15.00 sıralarında Konya'nın Ereğli ilçesine bağlı kırsal Aziziye Mahallesi'ndeki çiftlikte meydana geldi. Adana'daki ailesinin yanından ayrılan M.A., yeğeni Z.D.'nin (48) eşi F.D.'in yanına gitti. Şeker hastalığı nedeniyle oldukça sinirli olduğu belirtilen M.A., çiftlikte gezdiği sırada iddiaya göre, F.D.'e, "Neden tarlanın kenarındaki otları temizlemiyorsunuz? Sulama boruları ortada, sürekli beni para göndermem için arıyorsun. Seni neden bu işin başında tutuyoruz" diyerek bağırıp, küfretti. M.A.'ın belinden çıkardığı tabancayı boğuşma sırasında alan F.D., eşinin dayısına kurşun yağdırdı. Cesedi saklamak için plan yapan F.D., çiftlikteki iş makinesiyle yaklaşık 3 metre derinliğinde çukur kazdı. M.A.'ın cesedini naylona saran F.D. açılmaması için ayak, bel ve baş kısmından iple bağladı. M.A.'ın başında bir süre ağlayan F.D., cesedi çukura attıktan sonra üstünü toprakla kapatıp, çiftlikten ayrıldı.
Otomobille Adana'ya giden F.D., yanına aldığı M.A.'ın cep telefonunun sinyal alması için evine yakın bir bölgede kapattıktan sonra Seyhan ilçesi Mavi Bulvar'daki sulama kanalına attı. Konya'ya geri dönen F.D., eşi Z.D.'yi de yanına alıp, kayınvalidesi R.A.'yı ziyaret etmek için 23 Mart’ta tekrar Adana'ya gitti. Ramazan ayı dolayısıyla eşi ve ailesiyle iftar yapan F.D., "Dayım, 'Otomobilim burada kalsın. Umreye gitmek istiyorum. Sen beni Adana'ya bırak. Kurban Bayramı'nı orada geçirdikten sonra döneceğim. Orada telefonla konuşacak vakit bulamam. Anahtarları yeğenime ver, evle ilgilensin' dedi. Ben de onu Adana'ya bıraktım. Elinde bir çanta vardı" diye konuştu.
3 ayın ardından hacıların memleketlerine dönmeye başlaması ile M.A.'dan haber alamayan yakınları, 28 Haziran'da polise giderek kayıp ihbarında bulundu. Polis, araştırma sonucu M.A.'ın öldürülmüş olabileceğini değerlendirdi. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın koordinesinde Adana Cinayet Büro Amirliği bünyesinde kurulan özel ekip, M.A.'ın pasaportunun ve yurt dışına çıkış kaydının olmadığını belirledi.