Annesi onun adını Diren koydu... Nedeni sizi de ağlatacak!
İzmir'de 6 haftalık hamileyken meme kanserine yakalanan 38 yaşındaki genç anne gebeliği sonlandırılmadan ameliyat edilip, kemoterapi görerek hastalığı yenip dünyaya gelen bebeğine Diren adını koydu...
Çok istemesine rağmen 4 yıl boyunca çocuk sahibi olamayan Kumru Çelik, hamile kalınca büyük mutluluk yaşadı. Bir süre sonra 6 haftalık hamile olan Çelik, memesinde bir kitle fark etti. Eşi Halil Çelik (46) ile doktora başvuran Çelik'e meme kanseri teşhisi konuldu. Gebeliğinin sonlandırılması öngörülen Çelik, tedavi için Medicana İnternational İzmir Hastanesi'ne başvurdu. Burada yapılan tetkiklerde kitlenin düşünülenden daha küçük olduğunu anlaşılınca Çelik, Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Varlık Erol ve ekibince ameliyat edildi. Operasyondan sonra 4 kür kemoterapi gören Çelik, hamileliği sonlandırılmadan meme kanserini yenmeyi başardı. Çelik, 37'nci haftada doğum yaptı. 40 gün önce doğan kız bebeğe 'Diren' adı verildi.
Uzun süredir bebek sahibi olmak istediğini anlatan Kumru Çelik, "4 yıldır evliyim. 4 yıldır bebek sahibi olmak istiyordum ama olmuyordu. Sonunda hamile kaldığımı öğrendim. Hamileyken göğsümde bir şişkinlik hissettim. Hastaneye gittim ve 6 haftalık hamileyken meme kanseri olduğumu öğrendim. Tam mutluluğu yaşadığım zamanda kötü haberi aldım. Bebeğin alınması gerektiğini söylediler. Kitle büyük olduğu için gebeliği sonlandırmak istediler ama istemedim. Daha sonra Doç. Dr. Gülcan Bulut'a başvurdum. Bebeğin alınmasına gerek olmadığını söyledi. 'Başaracağız' dedi. 3 aylık hamileyken ameliyat oldum ve sağ göğsüm alındı. Sonra kemoterapi tedavisi gördüm. Çok şükür, bebeğimiz çok şükür dünyaya geldi. Bebeğin zarar görmesinden çok korkuyordum. Benimle hayata direndiği için ona 'Diren' ismini verdik. Şimdi ikimizin de sağlığı çok iyi" dedi.
Medikal onkoloji alanında görevli Doç. Dr. Gülcan Bulut ise "Kumru Hanım bana geldiğinde 10 haftalık gebeydi. Dış merkezde 5 santimetrelik kitle olunca ileri evre olarak değerlendirilmiş ve doğumu sonlandırma kararı verilmiş. Fakat hastanın muayenesinde 5 santimetrelik kitle yoktu. Bunu hastanedeki radyolog arkadaşlarım ile tespit ettik. Koltuk altı negatif görünüyordu ve kitle 2 santimetrelikti. Hastanın evresi aslında düşüktü. Bunun üzerine meme cerrahisini öne çektik. Başarılı bir operasyon oldu. Hasta için uygun olan kemoterapiye başladık. Kemoterapiyi bebek 32 haftalıkken sonlandırdık. 4 kür kemoterapi uygulandı. Fakat her kemoterapide kadın doğumdan görüş alındı" diye konuştu.
Çocuğun gelişiminin tedavinin her aşamasında kontrol edildiğini aktaran Doç. Dr. Bulut, "Sağlıklı bir bebek olarak dünyaya geldi. Kemoterapi gebelik süresince risklidir ancak annesi vazgeçmek istemiyordu. Bu kararı birlikte vermemiz gerekiyordu. Bebeğe zarar vermeyen ilaçların seçimini hekim yapabilir. Şu anda hastamızın tedavisine devam edeceğiz. Gebelik süresince pet çekimi, üç boyutlu tetkikler yapılamazdı. Sadece ultrason ile değerlendirdik. Zaten evre yanılsaması da bu yüzden oldu. Şu anda hastamızın üç boyutlu tetkiklerini tamamladık. Metastazı yok. Anne ve bebek sağlıklı. Gebelikte verilemeyen akıllı ilaç tedavisini devam ettireceğiz. İkinci, üçüncü görüş tedaviler de çok önemli" dedi. (DHA)