96 kişinin can verdiği apartmanın müteahhidinden olay savuma
Kahramanmaraş ve Hatay merkezli asrın felaketinde Adana'da yıkılarak 96 kişinin ölümüne yol açan apartmanın müteahhidi mahkemede yaptığı savunmada "beton kanseri" diyerek kendisini savundu.
Adana'da 6 Şubat'taki ilk depremde yıkılıp, 96 kişiye mezar olan Alpargün Apartmanı'nın müteahhidi H.A. (72), ilk duruşmada, "6 Şubat'ta büyük, şiddetli bir deprem yaşandı. Binanın yıkılma sebebi ilk olarak bu şiddettir. Diğer neden ise yağmur, güneş enerji depolarının akıntıları ve su deposunda yaşanan sızmalar sonucu betonun içerisine işleyen suların 'beton kanseri'ne neden olmasıdır" dedi.
DHA'nın haberine göre Kahramanmaraş merkezli ilk depremde, Adana'nın Çukurova ilçesi Güzelyalı Mahallesi'ndeki 14 katlı, 28 daireli Alpargün Apartmanı da yıkıldı. Kurtarma çalışmalarının günlerce sürdüğü binanın enkazında, 96 kişinin cansız bedenine ulaşıldı. Binaya ilişkin soruşturma başlatılırken, KKTC'ye kaçan apartmanın müteahhidi H.A. yakalandı. Adana'ya getirilen ve gazetecilerin "Yaptığınız binanın çökmesiyle 96 kişi öldü, ne diyeceksiniz?" sorusuna "Mukadderat" diyerek cevap veren H.A., tutuklandı. 'Bir veya birden fazla kişinin taksirle ölümüne sebebiyet verme' suçundan hakkında dava açılan H.A., bugün Adana 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya katıldı.
Savunma yapan sanık H.A., yakınlarını kaybedenlerin maddi zararını karşılayacağını söyledi. 1994'te inşasına başlanıp, 1996'da tamamlanan Alpargün Apartmanı'nın dönemin yasalarına ve deprem yönetmenliğine tamamen uygun yapıldığını belirten H.A., "Denetimin ardından gereken tüm ruhsatlar ve son olarak iskan alındı. Hiç eksik malzeme kullanmadım. Adana'da o dönem 3 büyük deprem oldu. Bu depremlerde binamız hasar almadı. Aradan 26 yıl geçti. 6 Şubat'ta büyük, şiddetli bir deprem yaşandı. Binanın yıkılma sebebi ilk olarak bu şiddettir. Diğer neden ise yağmur, güneş enerji depolarının akıntıları ve su deposunda yaşanan sızmalar sonucu betonun içerisine işleyen suların 'beton kanseri'ne neden olmasıdır. Ayrıca su demirlere de zarar vermiştir" dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde gözaltına alınmasına ilişkin de H.A., "72 yaşındayım. Olayın şokuyla travma yaşadım. Her depremzede gibi uzaklaşmak istedim. Kaçmak için gitmedim zaten amacım o olsa başka yere giderdim. Arandığımı öğrenince gidip, bizzat polise teslim oldum. 40 yıldır bu işi yapıyorum. İnsanları hep mutlu etmeye çalıştım. Hastalıklarımdan dolayı cezaevi şartlarında zorlanıyorum. Suçsuzum, tahliyemi istiyorum. Bilirkişi raporundaki karot örnekleri hatalıdır. Gereken itirazları yaptık. Benim de orada arkadaşlarım öldü. Bugüne kadar Adana'da yüzlerce konut inşa ettim. Hiç şikayet almadım" diye konuştu.