2 yıl önce alev alev yanmıştı... Boğaz'ın incisi küllerinden doğdu
Boğaz'ın incisi olarak nitelendirilen 358 yıllık Vaniköy Camii'nde, 2 yıl önce çıkan yangının ardından başlatılan restorasyon çalışmalarında sona gelindi.
Osmanlı padişahlarından 4’üncü Mehmed devrinde, Vani Mehmed Efendi tarafından 1665 yılında yaptırılan, büyük bir kısmı ahşaptan oluşan ve halk arasında ‘Vaniköy Camii’ olarak bilinen Vani Mehmed Efendi Camisi, 15 Kasım 2020'de meydana gelen yangında büyük hasar görmüştü. Kullanılamaz hale gelen caminin yenilenmesi için Kalyon Vakfı ile İstanbul Vakıflar 2’nci Bölge Müdürlüğü ve Mehmed Vanî Vakfı arasında Restorasyon Protokolü imzalanmıştı.
ÇAM KERESTELERİ DURSUNBEY’DEN, MEŞE KERESTELERİ YENİCE’DEN, MERMERLERİ MARMARA ADASI’NDAN GETİRİLDİ
Kalyon Vakfı’nın ‘Şehre Vefa’ misyonu ile restorasyonunu üstlendiği caminin yenileme çalışmaları bitmek üzere. Kalyon Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kalyoncu, önümüzdeki ay kapılarını açmaya hazırlanan Vaniköy Camii’nde basın toplantısı düzenleyerek çalışmalara ilişkin bilgi verdi.
Özenle yürütülen restorasyonu aslına en uygun şekilde yapmak için büyük gayret gösterdiklerini kaydeden Kalyoncu, “Çam keresteleri Dursunbey’den, meşe keresteleri Yenice’den, mermerleri Marmara Adası’ndan getirterek özgün malzemeler ile şu ana kadar restorasyonunun yüzde 90'lık kısmını tamamladık. Camiyi inşallah önümüzdeki ay hizmete açacağız. Türkiye’nin en iyi peyzaj tasarımcılarından birisiyle çalışarak camimizin açık alanlarını yılın her döneminde kullanılabilecek rekreasyon alanına dönüştürdük. Projenin rekonstrüksiyon ihya sürecinin de belgeselini yapıyoruz. Türkiye’deki en iyi belgesel yapımcılarının elinden çıkacak. belgeselin sunuculuğunu Yetkin Dikinciler yapacak” dedi.
YANAN AHŞAP PARÇALARINI AYDINLATMA ELEMANINA DÖNÜŞTÜRDÜK
Şehre vefa misyonuna vurgu yapan Kalyoncu, “Gelecek nesillere iyilik ve güzellik katmayı, vefalı olmanın kıymetini göstermeyi hedefliyoruz. Toplumsal sorumluluk yaklaşımıyla Türkiye’nin kültürel mirasına sahip çıkarak, ülkemize duyduğumuz insanî ve vicdanî bağlılıkla, hikâyesi yüz yıllara uzanan şehirlere vefa projeleri hayata geçirdik. İstanbul’un ve Boğaziçi’nin yüzyıllarına tanıklık etmiş olan, restorasyonunu gönüllü olarak üstlendiğimiz Vaniköy Camii’ni tekrar kullanıma açmak için gün sayıyoruz. 18 ay gece gündüz, büyük bir özveri ve titizlikle çalışılan Vaniköy Camii, küllerinden yeniden doğmaya hazırlanıyor. Sadece restorasyonla kalmayıp yaşatma sürecinde de bakım, onarım ve temizliğini yapacağız. Yanan ahşap parçalarını da burada aydınlatma elemanına dönüştürdük. Türkiye’de bir ilktir, cami açıldığında ilgi çekeceğini düşünüyoruz” diye konuştu.
KÜTÜPHANEMİZ, CAMİYİ ZİYARET EDEN HERKESİN KULLANIMINA AÇIK OLACAK
Vaniköy Camii’nde yer alan Hünkâr Kasrı’nın zemin katının kütüphane olarak kullanıma sunulacağını anlatan Kalyoncu, “Burada yaklaşık bin 600 eser bulunuyor. Özenle yapılan seçimler ile oluşturulan kütüphanemiz, camiyi ziyaret eden herkesin kullanımına açık olacak. Vaniköy Camii, bir ibadethane olmanın ötesinde yıllarca bir sosyalleşme mekânı görevi de görmüş. Hazırladığımız kütüphane ile bu özelliğini de yeniden kazandırmış olacağız” ifadelerini kullandı.