'Allah hiçbir kulunu Davutoğlu'nun durumuna düşürmesin'
'Allah hiçbir kulunu Davutoğlu'nun durumuna düşürmesin'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun MHP'yi CHP, HDP ve paralel yapı ile birlikte ihanet şebekesi olarak göstermesine tepki gösterdi.Bahçeli, "Bizi CHP, HDP ve paralel yapı ile aynı yerde gösterip, bu şebekeye dahil olduğumuzu göstermektedir. Şebeke kurmak, Kandil'le şebeklik yapmak, hatta başı çekmek AKP'nin ve Davutoğlu'nun uzmanlık alanıdır" dedi.Devlet Bahçeli, Düzce Anıtpark Meydanı'ndaki mitingde partililere seslendi. Bahçeli'nin konuşması öncesi MHP Düzce Milletvekili adayları Abdullah Danışmaz, Suat Konuk ve Demet Günday tanıtıldı. Seçimlerin barış, adil, huzur, güven ve demokratik yarış içinde geçmesini dileyen Bahçeli, Başbakan Davutoğlu'nun dün Düzce'deki mitingine değinerek, şunları söyledi:
"Dün başbakan geldi, esti gürledi, mesnetsiz konuştu, attı tuttu. Davutoğlu'nun sözlerinden bir şey anladınız mı? Düzce'nin, herkesin 'tamam' diyeceği bir vaat işittiniz mi? Başbakanın Düzce'nin yaralarını tedavi edecek bir söz ağzından çıkmadı. Çünkü AKP'de söz bitmiş, icraat suyunu çekmiş, heyecan dip yapmış, metal yorgunluğu dip noktalara gelmiştir. Davutoğlu ise son dakikalarını oynayan bir saray kuklasıdır. Başbakan tükenmiş, hırpalanmış ve omurgalı olmaktan iyice uzaklaşmıştır."
"AKP'DEKİ DÜŞÜŞ AKIL SAĞLIĞINI TEHDİT ETMEYE BAŞLADI"Ak Parti'nin kendi kendini yiyen siyasi bir organizmaya dönüştüğünü belirten Bahçeli, "Artık AKP'nin milletimize vereceği hiçbir şeyi kalmamıştır. AKP geri saymaya başlamış kendi kendini yiyen bir siyasi organizmaya dönüşmüştür" dedi. Başbakan Davutoğlu'nun kendilerine yönelik eleştirilere sert tepki gösteren Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Başbakan dün diyor ki bizim tarihimiz yokmuş, kimliğimiz sınırlıymış. Kendi tarihi ise Konuralp'e, Akçakoca'ya, Şeyh Edebali'ye kadar gidiyormuş. AKP'deki keskin düşüş Davutoğlu'nun ne yazık ki akıl sağlığını da tehdit etmeye başlamıştır. Davutoğlu'nun bilmesi gereken bir hususu kendilerine aktarıyorum; Bizim tarihimizle kendilerinin tarihi aynı değildir, zaten olması beklenmemektedir. Biz yaşanmışlık Türk tarihinden süzülerek geldik. Biz milli tarihin destanlarını, şan ve şerefini kan mürekkebiyle yazarak bu günlere ulaştık."