Komedi gibi yargı sistemimiz var !
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlDanıştay, Ataköy'de 5 yıl önce yapılan arazi satışını iptal etti. Şu an o arazide 16 katlı bir bina var.
Danıştay, Ataköy sahilde binaların tamamlanıp satışa başlandığı inşaatlara 5 yıl önce TOKİ’nin yaptığı arazi satışını iptal etti. ‘Betonlaşma tehlikesi’ne dikkat çekilen iptal kararı verirken davalı arazide şimdi 16 katlı 5 blok yapılmış durumda.
Hürriyet'ten Ömer Erbil'in haberine göre Ataköy sahilde inşaatlar bitti ama mahkemeden TOKİ’nin 5 yıl önce projeler için yaptığı arazi satışına iptal kararı geldi. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, İstanbul 4. İdari Mahkemesi’nin davacıları ehliyet yönünden yetkili bulmayıp reddettiği davayı kabul etmesini isteyerek “betonlaşma tehlikesi” olduğuna dikkat çekti. 2011 yılında açılan dava 5 yıl sonra sil baştan yeniden görülecek. Ancak davalı arazide 16 katlı 5 blok inşa edildi ve konutların satışları bile tamamlandı.
Ataköy sahilde toplam 77 bin metrekare yüzölçümlü 564 ada 161 -162 parsel arsa karşılığı gelir paylaşım yöntemiyle 31 Ağustos 2010’da TOKİ tarafından ihaleye çıkıldı. Özyazıcı İnşaat – Karadeniz Örme ortaklığı 447 milyon 150 bin lira bedelle ihaleyi aldı. Ataköy 1. Kısım Koruma ve Güzelleştirme Derneği satışın iptalini isteyerek İstanbul 4. İdare Mahkemesinde dava açtı. Arazinin yeşil alan konumunda olduğu, satılması durumunda yerini betonlaşmanın alacağı, kıyıların kullanımında kamu yararının gözetilmesi gerektiği gerekçe gösterildi. Mahkeme ise “satış işleminin mülkiyet hakkının doğal sonucu olduğunu, ihale ve satış işleminin yapılmasının taşınmazların doğrudan yapılaşmaya açılması sonucunu doğurmayacağı gerekçesiyle davanın ehliyet yönünden reddine” karar verdi.
DANIŞTAY 2 KEZ BOZDU
Davacı dernek kararı Danıştay’da temyiz etti. Danıştay 13. Dairesi 28.02.2011 tarihli kararında davacıları haklı bulup, dava konusu işlem ile davacıların ehliyet yönünden yetkili olduklarının kabulünü isteyip dosyayı İstanbul 4. İdare Mahkemesi’ne gönderdi. Mahkeme bozma kararına uymayarak kararında ısrar etti. Bu kez dosya Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na geldi. Kurul’da davacıları haklı buldu. Kurul, “yasa koyucu iptal davaları için menfaat ilişkisini sübjektif ehliyet koşulu olarak getirmiştir. İdari işlemlerin hukuka uygunluğunun iptal davası yolu ile denetlenmesini engellemeyecek bir biçimde anlaşılması gerekmektedir. Nitekim çevre, tarik, kültürel değerlerin korunması imar uygulamaları gibi kamu yararını yakından ilgilendiren konularda sübjektif ehliyet koşulunun bu durum dikkate alınarak yorumlanması gerektiğine ilişkin Danıştay kararları yerleşik içtihat niteliği kazanmıştır. Davalıya ait yeşil alan niteliğindeki taşınmazın yapılaşmaya açılacağı açık olduğundan dava konusu işlemin taşınmazın bulunduğu bölgenin çevre ve imar durumunu etkileyecek nitelikte olduğu dolayısıyla kamu yararını yakından ilgilendirdiği bu itibarla dava konusu işlem ile davacıların menfaat ilişkisi bulunduğu sonucuna varıldığından davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.”
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol