Türkiye'nin 2020 ekonomisi için kötü değil çok kötü haber!

Türkiye'nin 2020 ekonomisi için kötü değil çok kötü haber!
Güncelleme:

Türkiye ekonomisinin koronavirüsü salgını nedeniyle 2009’dan bu yana ilk defa bu yıl yıllık bazda daralması beklenirken, salgını durdurmak için alınan tedbirlerin ekonomiye yaptığı yavaşlatıcı etkinin yılın ikinci yarısında da devam edeceği tahmin ediliyor.

Reuters anketine katılan yaklaşık 40 ekonomistin tahminlerinin medyan (ortanca) değerine göre gayrı safi yurtiçi hasılanın (GSYH) bu yılın tamamında yüzde 1.4 daralması beklenirken, ikinci ve üçüncü çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre sırasıyla yüzde 8.6 ve yüzde 5.3 daralma yaşanacağı tahmin ediliyor.

Hükümetin salgın öncesinde açıkladığı Orta Vadeli Program’a göre bu yıl için büyüme tahmini yüzde 5’di. Ankara, ekonominin geçen yılki daralmanın ardından hızla büyümeye geçeceğini tahmin ediyordu.

Hükümet salgının başladığı mart ayı ortasından bu yana resmi tahminlerinde değişiklik yapmadı. Türkiye şu anda vaka sayısına göre dünyada salgının en yoğun yaşandığı yedinci ülke konumunda.

Ankete göre GSYH’nin gelecek yıl ise yüzde 3.7 büyüyeceği tahmin ediliyor. 29 Mayıs’ta açıklanacak bu yılın ilk çeyrek GSYH verisi için ise yüzde 4.4 büyüme tahmin ediliyor.

TECRİT ÖNLEMLERİ EKONOMİYİ YAVAŞLATTI

Resmi olarak ilk ‘korona‘ vakasının 10 Mart’ta tespit edilmesinden bu yana sürekli sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş olmasa da alınan tecrit önlemleri ekonomiyi yavaşlattı.

Dünya genelindeki tecrit önlemleri küresel talebi azaltmış olsa da, ekonomistler bu yılın ilk çeyreğinde hızlanan kredi kullanımı nedeniyle Türkiye ekonomisinin küresel daralma krizine görece dirençli girdiğini belirtti.

UBS ekonomistlerinin yayınladığı notta şöyle dendi: “Türkiye ekonomisindeki tüm sektörlerin Kovid-19 salgınından etkileneceğini, olumsuz etkinin en yoğun 2020 ikinci ve üçüncü çeyrekte görüleceğini tahmin ediyoruz. Küresel ekonomide yavaşlama nedeniyle yatırım ve ihracat 2020’de daralacak. Kredi büyümesi ise mevcut seviyelerden gerileyecek olsa da 2020’yi yatay bitirebilir.”

ENFLASYONDA VE FAİZLERDE DÜŞÜŞ

Türkiye ekonomisi son olarak küresel finansal krizin ardından 2009 yılında yüzde 4.7 oranında daralmıştı. Bunu takiben 2010-2018 döneminde ise küresel düşük borçlanma maliyetlerinden (faiz) güç bulan inşaat yatırımlarının desteğiyle her yıl ortalama yüzde 5’in üzerinde büyüdü.

Ancak ABD ile ilişkilerdeki gerilim ve Merkez Bankası’nın bağımsızlığının azaldığı endişeleriyle tetiklenen 2018 kur krizi sonrasında art arda üç çeyrek daraldı. Ekonomi geçen yılın tamamında ise yüzde 0.9 büyüme kaydetti.

Ekonomistler geçen yıl temmuz ayından bu yana yüzde 24’ten yüzde 9.75’e inen faizlerdeki düşüşün süreceğini tahmin ediyor. Tahminlerin medyanına göre MB’nin politika faizini haziran sonunda yüzde 8’e indireceği öngörülüyor.

Son aylarda yüzde 12’ye yakın seyreden yıllık enflasyonun ise yıl sonunda yüzde 8.3’e geriledikten sonra 2021 sonunda yüzde 8.9’a yükseleceği tahmin ediliyor.

UBS notunda, “Enflayonun gerileyen petrol fiyatlarına paralel olarak hızla düşeceğini ve TÜFE’nin mayıs ayından itibaren tek haneli seviyelere ineceğini tahmin ediyoruz” dendi.

Reuters