Türk Telekom Üst Yöneticisi Aslan Soruları Yanıtladı

İSTANBUL (AA) - Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Rami Aslan, bölge, şehir ve coğrafi koşullardan bağımsız Türkiye'nin her yerine yatırım yaptıklarını vurgulayarak, "Keşke bizim rakiplerimiz de bu şekilde yatırım yapsaydı ve sadece İstanbul ve İzmir'e odaklanmasaydı" dedi.

Aslan, Türk Telekom'un 2015 yıl sonu finansal sonuçlarını paylaştığı ve 2016 hedeflerini anlattığı basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Türkiye'nin yüzde 98'ine sabit internet erişimini sağladıklarını belirten Aslan, dolayısıyla bugün Türkiye'deki dijital devrimi gerçekleştirecek altyapıya sahip olduklarını söyledi.

Aslan,Türkiye'nin her yerine yatırım yapmanın önemine işaret ederek, "Türkiye'nin kuzeyine, Orta Anadolu'ya ya da Güneydoğu'ya bakın. Türk Telekom bu bölgelerdeki şehirlerin tamamına yatırım yaptı. Bölge, şehir ve hatta coğrafi koşullardan bağımsız olarak yatırım yaptık. Kuzeyden güneye, doğudan batıya 213 bin kilometrelik fiber ağımız var. Keşke bizim rakiplerimiz de bu şekilde yatırım yapsaydı ve sadece İstanbul ve İzmir'e odaklanmasaydı. Keşke aynı zamanda Ağrı'ya, Mardin'e, Karaman'a, Erzincan'a yatırım yapsalardı ama yapmadılar" ifadelerini kullandı.

Yatırımlardan en büyük faydayı tüketicilerin sağlayacağını vurgulayan Aslan, şunları kaydetti:

"Bir operatör çıkıp, 'Türkiye'de fiber yetersizdir' ya da 'Türkiye fiberde geri kaldı' gibi bir söylemde bulunduğu zaman, bir bakıyorsunuz bunu söyleyen operatör toplam altyapı uzunluğu sadece 35 bin kilometre ve üstelik bu işi 8 yıldır yapıyor. 'Yeterli kadar fiber yok' diyen diğer operatöre bakıyorsunuz, hiç fiber yatırımı yok.

Dolayısıyla Türkiye'ye yaptığımız altyapı taahhüdünü örnek alarak tekrarlamalarını çok istiyorum doğrusu. Küçük düşünmek, yatırım yapmayıp 'daha ucuza mevcut fiberi nasıl kullanırız?' diye düşünmenin Türkiye'ye faydası yok. O yüzden bizim rakamlarımız ortada, 3 yılda 10 milyar liralık yatırımdan bahsediyoruz. Rakiplerimiz bizi takip etsin ve liderliğini yürüttüğümüz bu alanda onlar da üzerine düşeni yapsın."

- "Kırsal alanlarda, otoyollarda iş birliği yapmaya hazırız"

Aslan, kendi fiber altyapılarının, rakiplerine açık olduğunu vurgulayarak, "Dolayısıyla diğer operatörler arzu ederlerse bizim fiber altyapımızı kullanmak ya da kendi altyapılarını yapma konusunda serbest. Paylaşıp paylaşmamaya biz karar vermiyoruz, bununla ilgili çok ağır regülasyonlar var, çok yakından takip ediliyor" ifadelerini kullandı.

Türkiye'ye 4,5G'nin gelişinin son 1,5 yıldır bilindiğini, dolayısıyla bunun sürpriz bir gelişme olmadığını belirten Aslan, yatırımların daha önceden yapılması gerektiğini dile getirdi.

Aslan, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) istatistiklerine bakıldığında, bu son 1,5 yıllık dönemde bütün operatörlerin yaptığı toplam fiber yatırımın 400 kilometre olduğunu aktararak, Türk Telekom'un bunun 6 katını gerçekleştirdiğine işaret etti.

Bu nedenle herkesi yatırım yapmaya davet eden Aslan, "Bizim Türkiye'nin 81 ilinde yatırımımız var ama daha da fazlasına ihtiyaç duyuluyor. Diğer operatörleri gelip bizimle güçlerini birleştirmeye davet ediyoruz. Belli alanlarda karlı yerlerde yatırımların yoğunlaşıp, karsız yerlerde hiç yatırım olmamasını önlemek için kırsal alanlarda, otoyollarda iş birliği yapmaya hazırız" diye konuştu.

Aslan, Türk Telekom'un yıldan yıla kararlı ve tutarlı şekilde yatırımlarını artırdığını vurgulayarak, "Türk Telekom çok iyi bir kurumsal vatandaş. Türk Telekom'un oynadığı bu rolün unutulmaması gerektiğini düşünüyorum. Biz yatırımlarını sürekli olarak artıran, teşvik eden bir yapıya inanıyoruz. Yatırım yapanı cezalandıran değil, ödüllendiren bir yapı istiyoruz" değerlendirmesini yaptı.

Bir gazetecinin "10 milyar liralık yatırımın dağılımı nasıl olacak?" sorusunu ise Aslan, "Kesin rakamlar verememekle beraber, 4,5G'nin omurgası fiber altyapı. Dolayısıyla 10 milyar liralık yatırımın çok önemli bir kısmının fiber altyapıya gideceğini söyleyebilirim" şeklinde yanıtladı.

- "Yatırımı artıran her türlü modeli desteklemeye hazırız"

Aslan, "Siyasi iradeden 'illa altyapınızı paylaşacaksınız' şeklinde bir regülasyon çıkma ihtimalini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusunu şöyle yanıtladı:

"Rekabet çok önemli, öncelikle bunu söyleyeyim. Eğer biz burada tekelleşmeye müsaade eder ya da ona sebep olacak bir modele doğru ilerlersek kesin olan şey şu ki; yatırımlar artmayacak, azalacaktır. Dünyada özel sektörde böyle bir modelin yatırımları artırdığı görülmedi. Dünyada alt yapısını eşsiz hale getirmiş iyi örnekler var. Bence bu örnekleri rol model alıp ilerlemek lazım. En iyi modellerden biri ABD'de. ABD'de yapılan şey şu; rekabeti çok artırdılar, bunun sonucunda kazanan tüketici ve ülke oldu. Rekabet herkes için iyidir, liderliğimizi devam ettirmenin yolu olarak da bunu görüyoruz. Yatırımların azaltılması, durdurulması ya da bunlara sebep olacak herhangi bir modelin Türkiye için çok büyük hata olacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla yatırımı artıran her türlü modeli desteklemeye hazırız."

Mobilde rekabetin çok yoğun yaşandığına dikkati çeken Aslan, bunun tüketicinin menfaatine olduğunu dile getirdi.

Aslan, dünyaya bakıldığında Türkiye'deki mobil pazarının en iyi ortamlardan birine sahip olduğunu kaydederek, "Mobilde Avea zamanında çok önemli bir karar aldık ve kolaya kaçmayıp kendi yatırımımızı kendimiz yaptık. Bu perspektifi fibere taşıyacak olursak, kapasitede, hızda ve altyapıda rekabeti destekliyoruz. Eğer rakiplerimiz bizim yaptığımız altyapının az bir kısmını bile yapmış olsalardı, bunu şu anda konuşuyor olmayacaktık" diye konuştu.

Türkiye'de fiber altyapıya yapılan yatırımın azımsanmaması gerektiğinden de bahseden Aslan, Türkiye'nin fiber altyapısının birçok ülkeyle karşılaştırılabilir durumda olduğunu anlattı.

Aslan, şu anda mevcut altyapılarının, hiçbir şey yapmasalar bile 5G, hatta 6G'ye hizmet verecek kapasiteye sahip olduğunu belirterek, yine de bununla yetinmediklerini söyledi.

Türk Telekom'un diğer operatörlerle iş birliklerini reddettiğine ilişkin bazı haberlere yönelik gelen bir soru üzerine ise Aslan, şunları kaydetti:

"Diğer operatörlerle söylediğimiz alanlarda iş birliğine hazırız. Ancak, iş birliklerini onların dediği gibi yaparsak tekelleşme riskinin çok yüksek olduğunu, böyle bir şeyin de rekabeti bitireceğini, rekabetin bitmesinin de ülkenin menfaatine olmayacağını söylüyoruz. Biz toplantılar yapıyoruz, haftaya da yapacağız. 'Rekabetçi olmaya devam eden, aynı zamanda sağlıklı bir yapı nasıl olur?' bunu düşünüyoruz."