Rusya ve İran’dan dolara yaptırım

Rusya ve İran’dan dolara yaptırım
Güncelleme:

Rusya ve İran, iki ülke arasındaki ticarette ABD doları yerine ruble ve riyali devreye sokmak üzerine çalışıyor.

Rusya ve İran, batının ekonomik ve finansal yaptırımlarına maruz kalan iki ülke olarak yerel ticaret sistemlerini ve ulusal para birimlerini devreye sokmak üzerine çalışmalar yürütüyor.

İran hükümetinin yarı-resmi haber ajansı olarak da bilinen FarsNews’in haberine göre, İran Merkez Bankası Başkanı Ali Salih Abadi hafta içi Rusya Başbakan Yardımcısı Alexander Novak ve Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanı Maksim Reshetnikov ile yaptığı kapsamlı görüşmeler gerçekleştirdi.

Salihi konu ile ilgili yaptığı açıklamada iki ülkenin bankacılık, finans ve ekonomik sektörlerde anlaşmalara vardığını dile getirdi.

YEREL SİSTEMLER DEVREYE ALINACAK

Abadi, karşılıklı işlemlerde ABD doları yerine ulusal para birimlerinin kullanılması konusunun Moskova’daki tartışmaların gündeminde üst sıralarda yer aldığını kaydetti. İranlı ve Rus yetkililer ayrıca Rusya’nın mart ayında atıldığı SWIFT sisteminin yerel finansal mesajlaşma sistemleriyle değiştirilmesi konusunda da görüşmelerde bulundu.

Anlaşmaların yakın gelecekte yürürlüğe gireceği ve sonucun ikili ticaret ilişkilerinde “somut” sonuçlar doğuracağı belirten Abadi, batılı ülkelerin sert ekonomik yaptırımlarına maruz kalan İran ve Rusya’nın ekonomik işbirliğini derinleştirmekte kararlı olduklarını ve ikili ticaret hacmini artırmak için büyük potansiyeller olduğunu da sözlerine ekledi.

RUSYA RUBLENİN AĞIRLIĞINI ARTIRIYOR

Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'yı işgal etmesinin ardından batılı güçler Rusya'ya ağır finansal ve ekonomik yaptırımlar uygulamış, Rusya’yı küresel finansal sistemin dışına itmeye çalışmıştı. Rusya ise buna ithal ettiği enerji ürünlerine ruble ile ödeme şartı koyarak yanıt vermişti.

Rusya lideri Vladimir Putin, ağır ekonomik yaptırımlarla karşı karşıya kalan Rusya ekonomisini korumak için ‘dost olmayan ülkeler'in Rus doğalgazı alırken rubleyle ödeme yapmasını zorunlu tutmuş, nisan ayından itibaren pek çok Avrupa ülkesi bu kurallara uymak zorunda kalmıştı.