"Gyiad İran'da Ticari Yatırımlar" Paneli

İSTANBUL (AA) - Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Türkiye-İran İş Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi ve Hayat Kimya AŞ Genel Sekreteri Osman Aksoy, "İran'a güvene dayalı mal satmamayı öneriyorum. Risk almayın. Bedeli tahsil edilmeden, vadeli alışveriş yapmayın ki, ödeme konusunda bazı firmaların yaşadığı sorunları yaşamayın. Büyük yatırımlarda mutlaka Türkiye Cumhuriyeti devleti, hükümeti işin bir yerinde olmalı" dedi.

Genç Yönetici ve İş Adamları Derneği (GYİAD) tarafından GYİAD Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Sevim'in ev sahipliğinde düzenlenen "İran'da Ticari Yatırımlar" başlıklı panelde, İran'ı uluslararası sistemden büyük ölçüde izole eden ekonomik yaptırımların kaldırılmasının ardından bölgede ticaret ve iş dünyasının nasıl şekilleneceği, İran'a yatırım yapmayı planlayan iş adamlarını bekleyen olası fırsatlar ve tehditler konuşuldu.

Serkan Sevim açılışta yaptığı hoşgeldiniz konuşmasında GYİAD olarak 30'uncu yıllarını kutladıklarına işaret ederek, düzenledikleri paneller çerçevesinde Türkiye'nin olası hedef pazarları hakkında yatırımcılara bilgi vererek, yatırımcıların söz konusu pazarlardaki işlerini kolaylaştırmayı amaçladıklarını belirtti.

Bu çerçevede İran pazarında da ambargonun kaldırılması sonrası Türk iş adamları için potansiyeller bulunduğuna dikkati çeken Sevim, İran pazarında büyük fırsat bulunduğunu, Nisan ayında da bir heyetle İran'daki fırsatları incelemek üzere bir seyahat planladıklarını aktardı.

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Türkiye-İran İş Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi ve Hayat Kimya AŞ Genel Sekreteri Osman Aksoy da yaptığı sunumla katılımcılara İran'ın sosyo ekonomik yapısını anlattı.

Dünyadaki en büyük petrol rezervleri sıralamasında dördüncü, doğalgaz rezervlerinde birinci olan ülkeye nükleer çalışmalarından kaynaklı ambargoların kaldırılmasının söz konusu olduğunu anımsatan Aksoy, İran'da Türk firmalara karşı bir sempati olduğunu söyledi.

Osman Aksoy, Türk yatırımcılar için en büyük sıkıntılardan birinin İran'da iş yapacak güvenilir partner bulmak olduğunu dile getirerek şunları söyledi:

"Aşılması gereken en büyük sorun bu. Önerim Türk firmaların orada konuşlanması. Firmayı orada kendileri kurup, buradaki firmadan ürün gönderebilirler. İran'da para transferlerinde sorun var söylentilerinden korkmayın, mutlaka finans konusunun bir çözümü var. Ama güvene dayalı mal satmamayı öneriyorum.

Risk almayın. Bedeli tahsil edilmeden, vadeli alışveriş yapmayın ki, ödeme konusunda bazı firmaların yaşadığı sorunları yaşamayın. Büyük yatırımlarda mutlaka Türkiye Cumhuriyeti devleti, hükümeti işin bir yerinde olmalı."

İran'ın zor bir pazar olduğunu belirten Aksoy, dışarıdan yapılması zor olan birçok alım satımın İran'da firma kurulması halinde yapılabildiğini, zor olmasının yanında bu gibi getirilerinin özellikle Türkler için fazla olduğunu söyledi.



-"Genç nüfus reformist yapıyı destekliyor"



İran ve Sudan Yatırım ve Ticaret Danışmanı Noyan Aksak da yakın zamanda İran'da yapılacak parlamento seçiminin önemine işaret ederek, seçimde reformcular ile muhafazakarların karşı karşıya gelme ihtimali olduğunu, mevcut meclis yapısının değişmesinin ülkenin dış politikasına etkisinin en fazla yüzde 50 olacağını aktardı.

Ülkedeki genç nüfusun yoğunluğuna dikkati çeken Aksak, gençlerin ise reformist yapıyı desteklediğini ifade etti. Ülke yönetiminin belirlediği yüzde 8'lik büyüme hedefinin kısa vadede gerçekleştirmesini "imkansız" olarak yorumlayan Aksak, şunları anlattı:

"Kısa vadede yüzde 8'lik büyüme çok zor. Petrol fiyatları çok dipte, fiyatlar bu şekilde gittiği sürece İran'ın bu büyüme hedefini yakalayabilmesi için uzun yolu var. İran'da yatırımcılar için fırsatlar var evet, herkes bu trene bilet almış durumda ama ülkede risk az değil. Çok sağlam ve kararlı yürümek lazım."

Turkcell'in ülkeye yeniden ilgi gösterdiği duyumunu paylaşan Aksak, ülkede bulunan risklerden bahsederken, Turkcell'in, İran'da düzenlenen 2004 tarihli ikinci GSM lisansı ihalesini kazanması sonrası yaşadıkları ve devam eden dava sürecini örnek gösterdi.

Bu çerçevede yapılacak yatırımlar için dikkatli olunması, mevcut risklerin gözardı edilmemesi gerektiğini belirten Aksak, katılımcılara ülkede bulunan yatırım potansiyellerine ve atılması gereken adımlara ilişkin bilgi verdi.