Bankada faizdeki paranın değer kaybı hesaplandı
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlTürkiye'nin önde gelen ekonomistlerinden Mahfi Eğilmez, ""Türkiye'de paradan para kazanma dönemi bitti" diyerek banka hesaplarındaki Türk Lirası'ndaki 1 yıllık reel getiriyi ve değer kaybını hesapladı.
Ünlü ekonomist Mahfi Eğilmez, birikimi olan vatandaşlara yönelik kaleme aldığı yeni yazısında, tek tek reel faiz oranlarını hesaplayarak, banka mevduatlarının enflasyon karşında bir yılda nasıl kaybettirdiğini açıkladı.
İşte Mahfi Eğilmez’in konuyla ilgili yazısı:
"Bankaların mevduat sahiplerine verdiği faiz nominal faizdir. Nominal sözcüğü yazılı olan, görünen gibi anlamlara geliyor. Mevduat faizi dediğimizde bankaların mevduat için ödemeyi öngördüğü faizler anlaşılır. Bu şekilde elde edilen faiz bir gelir türü olduğu için elde edildiğinde gelir vergisine (stopaj) tabidir. 6 aya kadar vadeli hesaplarda gelir vergisi stopaj oranı yüzde 5, 6 ay ile 1 yıl arasındaki vadelerde yüzde 3’tür. Nominal faizden ele geçen getiriyi yani net nominal faizi hesaplamak için bu gelir vergisi stopajı tutarını düşmek gerekir. Mevduatın bir yıllığına yatırıldığını düşünürsek vade sonundaki net nominal faiz şöyle hesaplanır:
Net Nominal Faiz = Nominal Faiz – (Nominal Faiz x Gelir Vergisi Stopaj Oranı)
Bugünlerde bankaların verdiği faiz yüzde 42 dolayında bulunuyor. Buna göre:
Net Nominal Faiz = 0,42 – (0,42 x 0,03) = 0,4074 yani % 40,74 olarak bulunur.
Kişilerin, tasarruflarına yön verirken ya da bir yatırıma karar verirken bilmesi gereken önemli unsurların başında reel faiz gelir. Reel faiz, enflasyon etkisinden arındırılmış faizdir ve net nominal faizden, beklenen enflasyon düşülerek hesaplanır. Beklenen enflasyon ile kastedilen, vade sonundaki enflasyon oranı için yapılan tahmindir. Beklenen enflasyon olarak eğer kendi tahminimize güveniyorsak onu, Merkez Bankası tahminine ya da Merkez Bankası’nın uyguladığı aylık anketlerde ortaya çıkan tahminlere göre hareket etmek istiyorsak onlardan birisini esas almamız gerekir.
Merkez Bankası'nın her ay finansal kesimde ve reel sektörde uzman kişilerden oluşan bir gruba uyguladığı beklenti anketindeki enflasyon tahminleri bu konuda bir gösterge olarak kabul edilebilir. Merkez Bankası anketine katılanların Şubat 2024 itibarıyla bir yıl sonrası için enflasyon beklentisi yüzde 37,78 olarak ortaya çıkmış bulunuyor. Net nominal faizi % 40,74 olarak alır ve anket sonucunu da beklenen enflasyon olarak alırsak reel faiz hesabını şöyle yapabiliriz:
Reel Faiz = [(1 + Net Nominal Faiz) / (1 + Beklenen Enflasyon)] – 1
Yukarıda değindiğimiz verileri ve bu denklemde yerlerine koyalım:
Reel Faiz = [(1 + 0,4074) / (1 + 0,3778)] - 1 = 0, 02148, yani yaklaşık olarak % 2,15.
Buna göre reel faiz yüzde 2,15 olarak hesaplanır. Bu durumda pozitif reel faiz söz konusu demektir, bir başka deyişle enflasyondan arındırıldığında bile mevduat faizinden para kazanılmış olur.
Eğer bizim beklentimiz enflasyonun bugünkü düzeyinde (% 65) kalacağı şeklindeyse o zaman reel faiz % - 14,7 olarak bulunur. Bu durumda negatif reel faiz söz konusu demektir, bir başka deyişle enflasyondan arındırıldığında mevduat faizi bize para kaybettirmiş olur.
Reel faiz denkleminde yer alan faiz bugün geçerli olan faiz oranı, beklenen enflasyon ise gelecekte olması beklenen enflasyon düzeyini ifade eder. Bununla birlikte bir yıl önceki net nominal faizi ve bugünkü enflasyonu alırsak bugün için gerçekleşmiş reel faizi hesaplayabiliriz. Bir yıl önce nominal mevduat faizi yüzde 20 dolayındaydı. Bunun yüzde 3 gelir verisi stopajı sonrasındaki net oranı (net nominal faiz oranı) % 19,4 olur.
Yılbaşında elindeki 1.000.000 milyon TL’siyle alabileceği mal ve hizmeti almayıp parasını % 19,4 net nominal faizle bankaya yatıran bir kişinin bugün elinde (anapara + faiz olarak) 1.194.000 TL var demektir. Yılbaşında 1.000.000 TL’ye alabileceği mal ve hizmeti enflasyon nedeniyle bugün % 65 enflasyon nedeniyle 1.650.00 TL’ye satın alabileceğini düşünürsek bu kişinin (1.650.000 – 1.194.000 =) 456.000 TL zararda olduğunu hesaplayabiliriz. Bir başka ifadeyle bu kişi, faiz geliri elde etmiş olmasına karşılık yılbaşındaki satın alma gücünün neredeyse yarısına gerilemiş durumdadır.
Merkez Bankası’nın gerek kendi enflasyon tahmini gerekse anketlerden elde ettiği enflasyon tahminlerine güvenilmemesinin nedeni bunların geçmişte tutmamış olmasıdır. Mesela yukarıda değindiğimiz Merkez Bankası Piyasa Katılımcıları Anketinde 2024 yılı Ocak ayı enflasyon beklentisi % 30,44, Merkez Bankası’nın kendi tahmini ise (2023 yılsonu için) yüzde 22,3 idi. Oysa gerçekleşme % 65 oldu. Buna göre Merkez Bankası’nın tahminiyle gerçekleşme arasında iki kat sapma söz konusu olmuş görünüyor. Geçmişte de tahminler böylesine farklı sapmalar sergilediği için bu tahminler güvenilirliğini yitirmiş durumdadır. Bu durumda geleceğe ilişkin reel faiz tahminini bugünkü enflasyonun aynı düzeyde kalacağı tahminiyle yapmak daha gerçekçi bir yaklaşım olabilir. Bir yıl sonrası için böyle bir hesap yapalım:
Reel Faiz = [(1 + 0,42) / (1 + 0,65)] -1 = - 0,0139 yani % - 13,9
Bugünkü faizlerle bankaya mevduat yatıran bir kişi eğer enflasyon oranı bir yılda değişmezse bir yılın sonunda % 13,9 negatif reel faiz elde etmiş olur. Bu da faiz geliri elde etmiş görünse de vade başındaki satın alma gücünü koruyamayacağını ortaya koyuyor."
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol