Kaddafi'nin sonu Saddam gibi olur mu ?
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlLiba ve Ortadoğu'da son yaşananlar üzerine çarpıcı bilgiler..
HABER3 ÖZEL /
Ebru Eğinlioğlu
İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi Ortadoğu İlişkileri Uzmanı Erhan Keleşoğlu, Haber3'ten Ebru Eğinlioğlu'na konuştu..
Şöyle başlayalım röportaja; Tunus, Mısır, Suriye ve Libya Ortadoğu ve Arap ülkelerine baktığımızda bir anda parlayan halk ayaklanmaları görüyoruz ve bunlar dalga dalga komşu ülkelere yayılıyor. Yine kurtarıcı ve kahraman olarak Amerika' yı görüyoruz, buralarda masum halkın ezildiğini savunrak, saldırılarda bulunuyor. Neler oluyor aslında?
Şimdi Libya müdahelesi sapla samanı birbirine karıştırdı. Çünkü gerek Tunus' ta, gerekse Mısır' da gördüğümüz müdahele Batı' nın desteklediği diktatörlerin, kitlesel bir halk ayaklanmasıyla yıkılmasıydı. Son derece otoriter rejimlerdi, Libya ve Suriye, Bahreyn içinde aynı şeyler söylenebilir. Ortadoğu' da ki Arap ülkelerinde ciddi bir demokrasi açığı var. Evrensel insan hakları noktasında çok ciddi ihlaller var. İlk önce Tunus' ta başlayan bu totaliter rejimlere karşı ayaklanma kaçınılmazdı doğrusu.
Amerika' mı peki bu ayaklanmaları tetikledi?
Hayır tam tersi. Amerika' nın çıkarına değildi bu ayaklanmalar. Mesela Mısır, Amerika' nın bölgedeki en önemli 3 müttefikinden biriydi, Türkiye' yi saymazsak. İsrail, Suudi Arabistan' da diğerleri. Aynı zamanda 1979 dan beri, İsrail' le iyi ilişkileri olan bir ülke. Dolayısıyla, Amerika ve İsrail' in hiç işine gelmedi. Tunus' ta Fransız' larla iyi ilişkileri olan bir ülkeydi.
Kendi halkı neden bu iç meseleyi kendi içinde çözemedi?
Demokrasi yok ki, oralarda, hukuk devleti değil hiç biri. Örgütlenemiyorsunuz, adil seçimler yapılmıyor, ifade özgürlüğünüz yok. Salt zora dayalı bir rejim halk ayaklanmaları kaçınılmaz. Genç ve eğitimli bir nüfusları var, ancak gençlere iş bulunamıyor. Neoliberal gelişimi kaldıramadılar.
Peki süre olarak niye hepsi ardı ardına zamanlama olarak böyle çözüldüler? Domino taşları gibi...
Şimdi bütün bu ayaklanamayı neyin başlattığına bakarsak; Muhammed Bu Azizi isimli bir seyyar satıcının Tunus' ta kendisini yakma girişimiyle başladı bu olaylar, tarihsel süreçte de vardır böyle olaylar. Seyyar satıcı olduğu için, tezgahını kaldırıp, karakola alıyorlar ve tokatlıyorlar. Üniversite mezunu bir genç, işşsiz olduğu için seyyar satıcılık yapıyor ve bu olayı kaldıramıyor. Kendisini yakıyor. İşte her şey bu olayla başlıyor, kendisi gibi düşünen, ezilen pek çok gençte ona destek veriyor ve ayaklanıyor. Tüm bu olaylar bu şekilde başlıyor. Diğer ülkelere de ilham kaynağı oldu.
O zaman söylediklerinizin ışığında Amerika ve Nato' nun müdahelesini olması gereken bir müdahele olarak görüyorsunuz?
Tam olarak değil. Müdahelede bir tutarsızlık var. Ortadoğu' nun diğer ülkelerinde de sivillere yönelik insan hakları ihlalleri var. Yemen' de, Bahreyn' de, Suriye' de. Afrika' da, mesela geçmişte Ruanda' da bir soykırım yaşandı, hiç kimse kılını kıpırdatmadı, Bosna' da geç kalındı müdaheleye gibi....Bunlar bir tutarsızlık işareti. Şimdi neden Libya? Bunu sormak lazım. Diğer bir konu da bombalama yoluyla barış inşa edilir mi?
Libya' ya niçin müdahele yapıldı?
İki neden var. Birincisi Kaddafi rejimi Bingazi' ye girseydi sivillere karşı bir katliam yapabilirdi, bu çok açık. Bu konuda Batı suçlanacaktı, bunun önüne geçebilmek için insiyatif aldılar. İkincisi, sanılanın aksine bu tip müdaheleler Batı' nın elini zayıflatıyor. Yemen, Suudi Arabistan, Suriye' yi devre dışı bırakırsak, bunlar Amerikan yandaşı ülkeler.
Kaddafi ama aleni Amerik' nın karşıtı.
Evet ama Fransa ve İngiltere ile çok iyi ilişkileri var. Elysee Sarayı' na Kaddafi çadır kurdu, İtalya' da, Berlusconi elini öptü, daha ötesi yok. 1 yıl öncesine kadar, Avrupa Birliği, Libya' nın askerlerini eğitiyordu. Irak müdahelesinden sonra, Kaddafi hem Amerika, hem Avrupa ile çok iyi geçiniyordu.
O zaman niye oldu bu müdahele?
Bu bir güç gösterisi, yani hem dünya kamuoyuna barış mesajları vermek, hem de bakın biz her şartta gerektiği zaman gücümüzü kullanırız mesajı....Bir gözdağı...Aslında Amerika' nın da belli bir yol haritası yok.
Türkiye' ye bir yansıma olur mu bu karışıklıktan?
Başta Türkiye bu operasyona karşı çıktı. Çok ciddi yatırımlarımız vardı, çalışan işçilerimiz vardı, dolayısıyla Türkiye operasyona sıcak bakmadı ancak Kaddafi' nin kaybedeceği kesinleşince, Nato ile beraber hareket etme kararı aldı. Ama bombalama ya da asker gönderme gibi davranışlarda bulunmayacak, ambargo uygulayacak, yani lojistik olarak destek verecek.
Peki Fransa niye bu saldırıda öncü olarak davrandı?
İç politika sebebiyle, çünkü Sarkozy elini güçlendirmek istedi, gerçi böyle olmadığı da görüldü. Bir diğer neden de, Kuzey Afrika' yı Fransa arka bahçesi gibi görüyor, bu etkinliğini kaybetmek istemedi. Hem İtalya, hem Türkiye arasında bir rekabeti var.
Hukumetin kararlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Pragmatik davranıyor. Mesela direkt saldıran ülke konumunda değil, Nato ile birlikte hareket ediyor. Kızılay gitti Libya' ya Kaddafi sonrası için, Müslüman ülke olarak yardım elini de uzatıyor. Olması gerektiği gibi davranıyor.
Hep konuşulur Büyük Ortadoğu Projesi diye, nedir bunun gerçekliği? Bu güne uyarlarsak?
90 lı yılların sonunda Neoconlar tarafından ortaya atılan bir projeydi, bölgeye insan hakları ve demokrasi getirmek amaçlı konuşuluyordu. Ortadoğu dünya petrollerinin % 55ine sahip, doğalgazda da öyle bir konumu var ama bu gün artık Amerika' da bu şekilde bir güç kullanarak bu kaynaklara ulaşamayacağını anladı, yani proje günümüzde güncelliğini yitirdi. Çünkü bu ülkeler zaten Amerika ile iyi ilişkiler içinde.
Saddam Hüseyin' in başına gelenler, Kaddafi' nin de başına gelir mi?
İyi şartlar sağlanırsa, servetini dışarı çıkarma, ailesini koruma ve yargılanmayacağı garantisi verilirse gidebilir, olası bir seçenek. Şu anda Kaddafi ölümüne savaşıyor, kaçacak bir yeri yok, kediyi bile köşeye sıkıştırırsanız size saldırır. Şimdilik durum belirsiz gibi gözüküyor.
Diyelim ki Kaddafi, Venezuela, ya da Çin' e sığındı. Müslüman ya da Hristiyan savaşı çıkma gibi bir olasılık var mı?
Yok böyle bir ihtimal yok. Mısır' da, Kıptiler ve Müslümanlar arasında bir çekişme vardı ama Tahrir Meydanı' nda, namaz kılarken, Kıpti' ler Müslümanları korudu. Yani bu söylemler de gerçekçi değil.
Ortadoğu' da ki bu ayaklanmaların Türkiye' ye yansıması, Kürt meselesi' ne her hangi bir etkisi olabilir mi?
Türkiye' nin 30 yıldan beri süren bir meselesi var. Orada Doğu bölgelerimizde yaşayan gençlerin bu ayaklanmalardan etkileneceğini düşünüyorum. Sivil itaatsizlik kampanyaları düzenleniyor. Hukumetin, özellikle barışçı yaklaşımlarla BDP ile diyalog bazında görüşmeler yapması ve şiddete mahal vermemesi gerektiğini düşünüyorum.
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol