Çavuşoğlu: Bu işin peşini bırakmayacağız

Christchurch kentindeki camiye gelişlerinde yetkililerce karşılanan Oktay ve Çavuşoğlu, saldırıyla ilgili soruşturmayı yürüten polislerden bilgi aldı. Daha sonra terör saldırısının yaşandığı cami önüne karanfil bırakan Oktay ve Çavuşoğlu, burada şehit olanlar için dua etti. El Nur Camisi'ni ziyaret ettikten sonra gazetecilere açıklamalarda bulunan Oktay ve Çavuşoğlu, temasları hakkında bilgiler verdi.

"SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZIN TALİMATLARI ÜZERİNE GELDİK"

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, terör saldırısının hemen ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatları üzerine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Yeni Zelanda'ya geldiklerini belirtti.

Temasları kapsamında Yeni Zelanda'nın Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı ve Christchurch'ten sorumlu bir bakanla görüştüklerini aktaran Oktay, daha sonra da Yeni Zelanda Müslüman Dernekleri Federasyonu ve üyeleri ile saldırının gerçekleştiği sırada hutbede olan El Nur Camisi'nin imamıyla görüşmeler gerçekleştirdiklerini anlattı.

Yeni Zelanda Müslüman Dernekleri Federasyonu üyeleriyle yaptıkları görüşme sırasında olayın şahitleriyle bir araya geldiklerini ifade eden Oktay, "Onlar da ilk defa konuşma fırsatı buldukları için kendi içimizde bir duygu seli yaşadık. Kolay değil 50 şehidimiz ve yaralılarımız var. Bugün de buradaki Türk vatandaşlarımızla birlikte olduk." ifadelerini kullandı.

"YARALILARIMIZIN DURUMU İYİYE GİDİYOR"

Daha sonra hastanede, aralarında üç Türk vatandaşının da bulunduğu yaralıları ziyaret ettiklerini anlatan Oktay, "Hepsinin durumu iyiye gidiyor şu anda aldığımız bilgilere göre. Zekeriya'nın (Tuya) durumu biliyorsunuz biraz kritikti ama daha iyi olduğunu; aldığımız bilgilere göre daha stabil olduğunu gördük. Babası ve kardeşi de bizimle gelmişti, onlar da yanındalar. Diğerlerinin aileleri de Mustafa (Boztaş) ve Temel'in de (Ataçocuğu) aileleri yanında. Diğer yararları da ziyaret ettik, genel bilgiler aldık hastanede. Yaralıların hepsine gereken her türlü yardım yapılıyor Yeni Zelanda tarafından." diye konuştu.

Hastanedeki ziyaretlerinin ardından terör saldırısının düzenlendiği iki camiden biri olan El Nur Camisi'ne geldiklerini ve burada yetkililerden bilgiler alarak şehitler için dua ettiklerini anlatan Oktay, daha sonra Christchurch Belediye Başkanı ve Yeni Zelanda Genel Valisi Dame Patsy Reddy ile görüşeceklerini, yetkililerden güvenlik brifingi alacaklarını bildirdi.

"BU SİLAH ADI MÜSLÜMAN OLAN BİRİSİNİN ELİNDE OLSAYDI..."

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Yeni Zelanda'da yaşanan olayın bir terör eylemi olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Biz bunu Türkiye'de de söyledik, burada bir kez daha söylüyoruz. Terörün dini, dili, ırkı coğrafyası yoktur. Şimdi terörist demeye bile dili varmayanlar için bunu özellikle söylüyorum; bu silah şöyle veya böyle bir Müslüman adı Müslüman olan birisinin elinde olsaydı bugün dünyada kopan fırtınayı siz düşünesiniz. Dolayısıyla bizim için terörist, teröristtir. Teröristin hiçbir şekilde dini, dili, ırkı, benim teröristim, senin teröristin diye bir şey yoktur. Biz buradan bu sesi bir kez daha hem de olayın olduğu yerden bütün dünyaya bir kez daha iletmek istiyoruz. Terör her yeri ve herkesi vurabilecek bir bela. Dolayısıyla bu belaya da ortak bir şekilde cevap vermek, ortak bir dil kullanmak son derece önemli."

"CUMA GÜNÜ İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI TÜRKİYE'DE TOPLANACAK"

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, 22 Mart Cuma günü İslam İşbirliği Teşkilatının Türkiye'de toplanacağını belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatı ile Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun da bu konuda hazırlıklar yaptığını söyledi. Oktay, "Orada ve diğer platformlarda da yapılması gerekenlerle ilgili Türkiye üzerine düşeni yapıyor olacak." dedi.
Söz konusu terör saldırısının ardından Türk vatandaşları ve diğer Müslümanlarla dayanışma için Yeni Zelanda'ya geldiklerini kaydeden Oktay, aynı zamanda Yeni Zelanda halkı ve Yeni Zelanda Hükümetine de yardımcı olabilmek için burada bulunduklarını vurguladı. Oktay, "Yeni Zelanda halkı Müslümanlarla birlikte. Burada da aynı şekilde birlik ve beraberlik içerisinde. Bunu Sayın Başbakan'ın ziyaretleri ve mesajlarında da yakından görmüş olduk." ifadelerini kullandı.

"BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ"

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da cuma günü İstanbul'da İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın gerçekleştirileceğini belirterek, "Şu anda arkadaşlarımızla da görüşüyoruz, aldığımız kararların takibini yapacak bir komisyon da kuracağız, Dışişleri Bakanlarından oluşan." dedi.

Christchurch'taki terör saldırısını Birleşmiş Miller (BM) dahil tüm platfomlara taşıyacaklarını vurgulayan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Yani bu işin peşini bırakmayacağız. Çünkü buradaki Müslümanlar da hatta Yeni Zelandalılar da tüm dünyadaki Müslümanlar da bu artan İslam düşmanlığından, ırkçılıktan son derece rahatsızlar. Dolayısıyla biz bunun peşini bırakmayacağız ve Müslümanları da koruyan kanunların çıkması dahil ya da uluslararası sözleşmelerin hazırlanması dahil ne gerekiyorsa da yapacağız."

"CHRISTCHURCH'TEKİ TÜM MÜSLÜMANLARLAR BİR ARAYA GELECEĞİZ"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, olayın ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın saldırıda yaralanan Türk vatandaşlarının yakınlarıyla telefonda görüştüğünü hatırlatarak, hastane ziyaretinde yaralı yakınlarının Erdoğan'ın kendilerini aramasından duydukları memnuniyeti ilettiklerini dile getirdi.

Yeni Zelanda'daki temaslarının devam edeceğini belirten Oktay, Christchurch'teki Müslümanlarla bir araya geleceklerini belirterek, "Herkesin acısını hep birlikte tekrardan paylaşma şansımız olacak." dedi.

Ziyaretlerinin Yeni Zelanda'daki Müslümanlara büyük güç verdiğini ifade eden Oktay, "Kendilerinin ifadesi ile bunu söylüyorum; hiçbir kelime ve hiçbir maddi boyutla ifade edilemeyecek bir güç aldıklarını ve ondan dolayı da bütün Türk milletine ve Sayın Cumhurbaşkanımıza selamlarını ve muhabbetlerini iletmiş durumdalar." diye konuştu.

Oktay, söz konusu buluşmada Türkiye olarak hem buradaki Türk vatandaşları hem de diğer Müslümanlar için neler yapabileceklerini konuşacaklarını söyledi.