AB'den İngiltere'ye ''ciddi müzakere'' çağrısı

Roth, AB ülkelerinin Avrupa işlerinden sorumlu bakanlarının video konferans toplantısı bitiminde basına açıklamalarda bulundu.

Bakanların, perşembe ve cuma günü Brüksel'de yapılacak AB Liderler Zirvesi gündemi, İngiltere ile AB arasındaki müzakereler, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı mücadele, çevre, genişleme, Polonya ve Macaristan'ın veto ettiği AB bütçesi ve kurtarma programı gibi zorlu başlıkları ele aldıklarını aktaran Roth, "Toplantıda zor konuları içeren yoğun bir gündem vardı." diye konuştu.

 
Roth, AB ve İngiltere arasında devam eden ticaret anlaşması müzakereleri hakkında, "Brexit konusunda önemli ilerleme olmadı. Temel konular olan adil rekabet, denetim ve balıkçılıkla ilgili uzlaşmazlıklar bulunuyor." değerlendirmesi yaptı.

AB Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson'un birkaç güne kadar uzlaşı sağlamak için bir araya geleceklerini hatırlatan Roth, anlaşma yapılıp yapılmayacağının henüz "belirsiz" olduğuna işaret etti.

Roth, "Burada AB ve İngiltere arasında gelecekteki ilişkiler müzakere ediliyor. Bu bir komedi değil. Trajedi de değil. Bunlar, insanlar ve gelecekteki ilişkiler hakkında çok ciddi müzakereler. Burada çok ciddi bir durum var. Zaman çok önemli. Aralık ayındayız ve halen bir sonuç alınamadı. Umarım görüşmeler başarılı biçimde sonuçlanır." diye konuştu.

Brexit süreci

İngiltere, Galler, Kuzey İrlanda ve İskoçya'dan oluşan Birleşik Krallık'ta, Haziran 2016'da yapılan AB referandumunda yüzde 48'e karşı yüzde 52 ile Brexit kararı alınmıştı.

AB'den resmen 31 Ocak'ta ayrılan İngiltere, Birlik ile başta ticaret olmak üzere ikili ilişkiler konusunda kapsamlı müzakereler yürütüyor.

AB ile İngiltere arasındaki müzakerelerde "adil rekabetin sağlanması", "ticari anlaşmazlıkların nasıl çözüleceği" ve "balıkçılık" sorunlu konuları oluşturuyor.

Anlaşmaya varılamaması halinde iki taraf arasındaki ticari ilişkiler, 31 Aralık sonrasında Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarına göre yapılacak. Bu tarihe kadar olan geçiş süreci boyunca İngiltere, AB kurallarına bağlı kalmayı sürdürüyor.