ABD'den Çin'e tehdit gibi koronavirüs uyarısı

2019 yılında aralık ayında başlayan ve aradan geçen zamanda bütün dünyayı saran Kovid-19 salgını 4 milyona yakın can kabına yol açtı ve dünya çapında 200 milyona yakın insana bulaştı.

Salgının tam olarak nasıl ve nerede çıktığını henüz bilemiyoruz. Ancak son dönemde gelen bilgiler Wuhan'daki laboratuvarı işaret ediyor.

Bu iddiayı gündeme taşıyan peş peşe gelen bilgiler üzerine Biden soruşturma kararı vermişti. ABD tarafından Çin'e bu yönde yeni bir çağrı yapıldı.

ABD Başkanı Joe Biden'in Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Çin'e 'tehdit' gibi bir koronavirüs çağrısında bulundu.

20 Haziran güncel koronavirüs tablosuGüncel

Sullivan, Çin'i Kovid19 salgınının kökenlerini araştıran araştırmacılarla işbirliği yapmadığı takdirde uluslararası izolasyonla karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.

Fox News'e konuşan danışma açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

'Ya sorumlu bir adım atıp izin verecekler ve uzmanlar bunun nereden geldiğini bulmak için asıl işi yapacaklar. İzin vermezlerse uluslararası toplumda tecritle karşı karşıya kalacaklar.'

Sullivan, Biden'ın Çin'i diplomatik baskı altına sokmasının Kovid-19'un arkasındaki gerçeği bulmanın anahtarı olduğunun altını çizdi.

Sullivan, başkanın Avrupa ziyaretinin Çin konusunda fikir birliğine varılmasına yardımcı olduğunu da sözlerine ekledi.

Wall Street Journal (WSJ), geçtiğimiz günlerde ABD hükümetine bağlı bir laboratuvarın Kovid-19 kökeni hakkında hazırladığı gizli rapora ulaşmıştı.

Söz konusu rapor, virüsün Wuhan'daki bir Çin laboratuvarından sızdığını iddia eden hipotezin makul olduğu ve daha fazla araştırılmayı hak ettiği sonucuna varmıştı.

WSJ, daha önce Wuhan Viroloji Enstitüsü'ndeki üç araştırmacının Kasım 2019'da yani koronavirüs salgınından önce bilinmeyen bir hastalıkla hastaneye kaldırıldığına dair bir rapor da dahil olmak üzere bir dizi belge yayınlamıştı. Bunun üzerine ABD Başkanı Joe Biden bu iddiaların araştırılması emrini vermişti.

Eski Başkan Trump ise görev süresi boyunca pek çok defa Çin'i suçlamış, Çin'in tazminat ödemesi gerektiğini iddia etmişti.