Konyaaltı Belediye Başkanı Esen afet günlerini anlattı
Antalya Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (ANSİAD) ‘Deprem bölgesinden izlenimler’ paneline konuk olan Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, ilk günden itibaren bulunduğu deprem bölgesinde yaşadıklarını iş insanlarıyla paylaştı.
Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 10 ilde etkili olan depremin ilk gününden itibaren afet bölgesinde olan Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, ANSİAD’ın düzenlediği ‘Deprem bölgesinden izlenimler’ konulu panele konuk oldu. Panelde sözlerine iş insanları ve bölgeye yardım gönderen herkese teşekkür ederek başlayan Başkan Esen, depremde hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, yaralı vatandaşlara da sağlıklı bir yaşam dileklerinde bulundu. Antalya iş dünyasının büyük bir hassasiyetle afetzedelerin yanında yer aldığını ifade eden Esen, “Anlatacak çok fazla detay var. Gördüğümüz manzara karşısında çok büyük üzüntü yaşadık. Bölgede kaldığımız süre boyunca arabada uyuduk” dedi.
YERLE GÖK YARILDI
Deprem olduktan hemen sonra gelen telefonlar sayesinde depremden haberdar olduğunu belirten Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, “Arkadaşlarım depremin şiddetini belirtmek için ‘yerle ile gök yarıldı’ şeklinde bir ifade kullandılar. Birkaç dakika içerisinde de depremin yalnızca Kahramanmaraş’ta değil, 10 ilde etkili olduğunu, etkilenen şehirlerde de binaların yıkıldığını, can kayıpları ve ağır yaralıların olduğunu duydum” dedi. Haberi alır almaz harekete geçtiklerini aktaran Başkan Esen, ilk etapta 30 kişiden oluşan sivil savunma ekiplerini ve bölgenin soğuk olmasından dolayı iki tır battaniye ile yola çıktıklarını kaydetti.
İLK ULAŞAN EKİP BİZDİK
Afet bölgesine 30 kişilik sivil savunma ekibi ve yardım tırları ile yola çıktıklarını belirten Esen, 8 saatlik yolu 19 saatte gidebildiklerini söyledi. Kar yağışı nedeniyle kapanan yollarda kendi kullandığı araçla ara ara kara da saplandıklarını ifade eden Esen, Göksun’a zor şartlarda ulaştıklarını dile getirdi. Bölgeye gider gitmez Göksun kaymakamını aradığını söyleyen Esen, “Biz geldik, arkamızdan da ekiplerimiz geliyor dedim. Çok sevindiler. İlk ulaşan ekip bizdik. 26 saat geçmişti ama bizden başka kimse yoktu o anda. Oradaki görevliler dahil kimse ne yapacağını bilmiyordu. Görevlilerin yakınları da depremden etkilenmişti. Büyük bir çaresizlik vardı” şeklinde konuştu.
HEPİMİZ SAHADAYAYDIK
Deprem bölgesindeki başlıca ihtiyacın ısınma olduğunu gördüklerini aktaran Esen, öncelikli olarak battaniyeleri dağıttıklarını söyledi. Daha sonra başlattıkları yardım kampanyasının bölgeye ulaştığını belirten Esen, gelen yardımları ekipleri ile birlikte direkt köylerdeki afetzedelere ulaştırdıklarını kaydetti. Geceleri eksi 15 derece olan hava sıcaklığının birkaç gün sonra eksi 27 derecelere kadar düştüğünü ifade eden Esen, gıda ve barınma ihtiyaçlarını karşılamak adına ilk günden bu yana çalıştıklarını kaydetti. Cumhuriyet Halk Partisi’nin de deprem bölgelerinde koordinasyon merkezi kurduğunu aktaran Başkan Esen, her büyükşehir belediye başkanına bir sorumluluk sahası ve ilçe belediye başkanlarından oluşan bir ekip belirlenerek daha organize bir şekilde çalışıldığını kaydetti.
BİLİM NE DİYORSA O
Panele katılan iş adamlarından birinin, Antalya’da yaşanabilecek bir deprem için ne gibi önlemler alınacağı sorusunu yanıtlayan Başkan Esen, “Dün arkadaşlarımızla bir araya geldik. Bundan sonra inşa edilecek yapılarda fore kazık sisteminin zorunlu hale gelmesini meclise getireceğiz. Hurma ve Sarısu bölgesinde bu sistem zorunlu hale gelecek. Ayrıca, tüm binalar kontrol edilecek. Kolonları kesilmiş binalar tespit edilip yıkım kararı alınacak. Ne pahasına olursa olsun bunu yapacağız” dedi. Bu tip konular kendisinin önüne geldiğinde vicdanı ve emsal gerçeklerle hareket ettiğinin altını çizen Başkan Esen, “Misal geçmişte, yapılmak istenen bir benzin istasyonu gündeme geldi. Olmaz dedim’’ şeklinde konuştu. Esen, ‘’Kötü evlerin hepsini yıkacağım dersem popülizm yapmış olurum. Yıkılma şartıyla kayıt alınır. Babam mezardan kalksa geri adım atmam. Kendi evim de dahil, yıkılması gerekiyorsa bu yıkılsın derim. Vicdan ve bilim ne diyorsa onu yaparım.”