İmamoğlu'ndan ''kader'' yanıtı: ''Kader deyip bilimle dalga geçmeyin!''

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, Prof. Dr. Naci Görür ve Prof. Dr. Celal Şengör’ün de katıldığı İstanbul Deprem Bilim Üst Kurulu'nda, beklenen büyük İstanbul depremi için seferberlik çağrısı yaptı.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Deprem Çalışma Toplantısı'nda yaptığı konuşmada İstanbul'da yeni bir döneme adım atılacağını söyleyerek "Önümüzdeki günlerde, 3-4 gün içinde yol haritamızı açıklayacağım. Vatandaşlarımızı bir seferberlik sürecine davet edeceğim." dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Deprem Çalışma Grubu Toplantısı'nda konuştu.Toplantıya Kandilli Rasathanesi Gözlemevi Müdürü Haluk Özener, bilim insanı Prof. Celal Şengör, Prof. Naci Görür gibi isimler de katıldı. Konuşmasında sık sık seferberlik çağrısında bulunan İmamoğlu, toplantıdan çıkan sonuçların 3- 4 gün içerisinde vatandaşlarla paylaşacağını söyleyerek "Vatandaşlarımızı bir seferberlik sürecine davet edeceğim." dedi.

İmamoğlu'nun konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:

Yaptığımız bütün araştırmalarda en kaygılı kesim 25 yaş altı. İnsanlarımızın en büyük kaygısı evinin deprem karşısındaki dayanıklılığı. İstanbulluların endişe ve kaygısı eviyle de sınırlı değil. Sokağı, semti ve İstanbul'un tarihi tarifini yapmamıza vesile olan tarihi binaları da kaygı oluyor. Bu kaygı çok yüksek. Millet olarak çok çabuk unutuyoruz. O yalın gerçek yok olmuyor. Bizdeki endişe duygusunun nasıl arttığını göstermek için birkaç veriyi paylaşmak isterim.

'RİSKLİ BİNALAR İÇİN BAŞVURU SAYISI 100 BİNE ULAŞTI'

Geçtiğimiz son 3 yıl içerisinde İBB olarak görevlendirdiğimiz ekiplerimiz şehrin riskli her ilçe ve mahallesinde binaların risk durumlarını saptayabilmek için 107 bin binayı tek tek ziyaret etmiş ama acı bir faturası var o ziyaretlerde sadece 29 bin bina sahibi binalarına girmemize izin vermiş ve incele yapılmasını kabul etmiş. Yüzleşmek istemiyoruz. Ama Kahramanmaraş depremi sonrasında bize başvuran yurttaşlarımızın sayısı sadece birkaç günde 100 bine ulaştı. Yani bu acıları yaşayıp hatırlamak mı yoksa bu acı ve yalın gerçekle doğru zamanda yüzleşip doğru bir yolculuk tariflemek mi? Onun için bu kaygıyı hafife alma lüksümüz elbette yok. Hiç kimsenin böyle bir hakkı da yok.

'KADER DEYİP BİLİMLE DALGA GEÇMEYİN'

Merkezi İdare, yerel idare, akademi, stk demeksizin güçlerimizi birleştirip aklın bilimin yolunda ilerlediğimizde çözemeyeceğimiz hiçbir sorun yoktur. Onun için bunu kader diye tarifleyip akıl ve bilimle dalga geçmeyelim.

Çağrılarda bulundum. Biz her kurumla her ortamda koşulsuz şartsız omuz omuza çalışmak istiyoruz dedim ve demeye devam edeceğim.

İSTANBUL'DA YENİ DÖNEM

Bu anlayış içerisinde İstanbul’da yeni bir döneme kararlı şekilde adım atıyoruz. Önümüzdeki günlerde, 3-4 gün içinde yol haritamızı açıklayacağım. Vatandaşlarımızı bir seferberlik sürecine davet edeceğim.

Deprem bölgemize destek için gittik ve gitmeye devam edeceğiz. Bu trajedinin İstanbul'a yaşatılmasına her ne olursa olsun izin vermeyeceğim.

'İSTANBUL DEPREMİ YOK MARMARA VAR'

Deprem gerçekliliği konusunda hiçbir siyasi kaygıya düşmeden iş birliğine hazırız. İstanbul depremi diye bir şey yok tüm Marmara bölgesini kapsıyor. Önümüzdeki günlerde buradan çıkan dersleri tüm kurumlarla paylaşacağız. Kimin hangi ölçekte nerelerde sorumlu olacağını bilimin ışığında takip edeceğiz.

Buradan ilan ettiğimiz seferberlik dalga dalga İstanbul'un her yerine yayılacak .Örgütlenme çalışmasını her yerde yapacağız.


İstanbul’u hakkını vererek depreme hazır hale getirmek için Türkiye’nin GSYH’sının üzerinde bir para gerekiyor. 90 bin ağır hasarlı ya da çok ağır hasarlı binadan bahsediyoruz. Sadece sorunlu binaları depreme hazır hale getirmenin maliyeti 360 milyar doları aşabilmektedir.

Sadece deprem konusuna odaklanan bir web sitesini sürdürülebilir bir iletişim için hizmete sunuyoruz. Manipülasyonlar toplumu paniğe sürüklüyor. Deprem konunda her türlü doğru bilgiye bu site üzerinden öğrenebileceksiniz.

SEFERBERLİK ÇAĞRISI

Dört bir yandan halkımız yardıma koştu. Karşıtlıklar, düşmanlıklar bu ortamda unutulur. Buradan başta hükümetimize çağrı yapmak istiyorum. Hem deprem bölgelerine hep birlikte rahatlatmanın mücadelesini verelim.

Gelin bu seferberlik anında bir proje yapalım. Gelin o büyük projeyi ıssızlığın ortasındaki coğrafyaya gömmeyelim. Kanal İstanbul gibi anlamsız işlere ihtiyaç yoktur. Gelin bu yatırımı bu kez insanımız için yapalım. İstanbul'un her tarafını şantiyeye çevirelim ama yaşatacak bir şeyler yapalım. Bu kez ıssızlığa ve bir avuç girişimciye değil insanımıza yapalım yatırımı.

Saçı 15 gündür deprem bölgesinde yıkanmamış çocuklara baktığımda, "Biz size bunu nasıl yaptık?" diyorum. Çağrım tam da bu noktada, bağımsız özgür üniversiteleriyle, uzman kurumlarla, vatandaşlarımızla son yaşadığımız depremi hep birlikte tarihe geçecek bir olay yapalım.

'SEFERBERLİK SÜRECİNİN STARTINI VERECEĞİZ'

Bu büyük trajedi ülkemiz adına bir milat olsun. Kentlerimizi korku tüneli değil yaşam ve insan merkezli mutluluk ve huzurun teminatı olan yerleşkesi haline getirelim. Kentlerimizi artık daha beton blokların değil demokrasiden eşitlikten özgürlükten mutluluğa duyguları yayan merkezler haline getirelim. Biz bunu yapmak zorundayız.

Milli hedefimiz, milli bir irademiz de olsun. Binlerce yıldır ortada duran yalın gerçeği artık görmezden gelmeyelim. Aklımızı ve irademizi kullanarak bu toprakları dünyanın en güzel coğrafyası haline getirelim.

Bu toplantının çok değerli sonuçlar vereceğine inanıyorum. Birkaç gün içerisinde bütün bu sonuçları toplumumuzla paylaşarak bir seferberlik sürecinin başlamasının startını vereceğiz.

Sonraki Haber