İmamoğlu İstanbul'daki göçmen sayısını açıkladı
İBB ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Ofisi Türkiye Temsilciliği (UNHCR) arasında imzalanan mutabakat töreninde konuşan İBB başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’nin son yıllarda transit ülke halinden çıkıp, “hedef ülke” konumuna geldiğine dikkat çekerek İstanbul’un, 1,6 milyonu aşkın mülteci ve göçmen nüfusu ile dünyanın en yüksek mülteci nüfusuna ev sahipliği yaptığını söyledi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ile Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Türkiye Temsilciliği arasında; geçici koruma sağlanan kişiler, uluslararası koruma başvuru ve statü sahipleri ile sığınmacılara yönelik iş birliğini amaçlayan mutabakat metni imzalandı.
Geçici koruma sağlanan kişiler, uluslararası koruma başvuru ve statü sahipleri ile sığınmacılara yönelik iş birliğini amaçlayan mutabakat metni İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve UNHCR Türkiye Temsilcisi Philippe Lecrec tarafından imzalanarak yürürlüğe girdi.
'TÜRKİYE ‘HEDEF ÜLKE’ KONUMUNA GELDİ'
İBB başkanı Ekrem İmamoğlu, mutabakat metni imza töreninde yaptığı konuşmada, göç olgusunun insanlık tarihi kadar eski olduğunu belirterek, “Zorla yerinden edilen ve ülkesini terk etmek zorunda kalan insanların sayısının tarihte hiç olmadığı kadar fazla olduğu bir dönemden geçiyoruz” dedi. Zorunlu göçün nedenleri olarak savaşlar, insan hakları ihlalleri, iklim krizi, salgınlar ve ekonomik çöküşleri sıralayan İmamoğlu, Türkiye ve İstanbul’un da bu küresel olgudan olumsuz olarak etkilendiğinin altını çizdi. Türkiye’nin son yıllarda transit ülke halinden çıkıp, “hedef ülke” konumuna geldiğine dikkat çeken İmamoğlu, İstanbul’un da bu anlamda büyük bir nüfus yüküne ev sahipliği yaptığını dile getirdi.
“İSTANBUL, 1,6 MİLYONU AŞKIN MÜLTECİ VE GÖÇMEN NÜFUSUNA SAHİP"
İstanbul’un, 1,6 milyonu aşkın mülteci ve göçmen nüfusu ile dünyanın en yüksek mülteci nüfusuna ev sahipliği yaptığı bilgisini paylaşan İmamoğlu, söz konusu insanların kentlere adımlarını attıklarında ilk temas noktalarının yerel yönetimler olduğunu vurguladı. Yerel yönetimlerin bu yükü, yerel ya da uluslararası anlamda bir noktaya kadar karşılayabileceğini belirten İmamoğlu, “Ancak belediyelerin de bu süreçte, altyapıdan koruma hizmetlerine pek çok alanda kapasitelerini zorlayan bir durumla karşı karşıya olduğu da aşikardır. Merkezi bütçeden herhangi bir pay yahut tanımlanmış bir görev ve yetki olmadan, kentlerde birlikte yaşam adına çalışmalar yapan yerel yönetimlerin bu alanda gerekli yasal ve finansal düzenlemeler ile de güçlendirilmesi gerekmektedir” dedi.
“SOMUT KATKI YAPACAK KAYNAKLAR HAREKETE GEÇİRİLMELİ”
İBB olarak göreve geldiklerinden bu yana ve Kovid-19 pandemisi döneminde yaptıkları çalışmalardan detaylı örnekler veren İmamoğlu, “Bugün imzalayacağımız mutabakat zaptı, Birleşmiş Milletler Mülteci Yüksek Komiserliği ile bu hususta hâlihazırda birlikte yürüttüğümüz çalışmaları kuvvetlendirecek ve ilerleyen günlerde göçmen ve mültecilerin, yerel halkla bir arada, huzur içerisinde, yaşaması amacıyla gerçekleştireceğimiz tüm çalışmalar için önemli bir destek sağlayacaktır. Umuyorum bu mutabakat zaptını takiben, daha entegre bir partnerlik yapısı için de görüşmelerimizi hızlandırarak önümüzdeki yıllarda yakın iş birliklerimizi geliştirme fırsatına kavuşuruz” diye konuştu.
'ŞAHANE ÇABANIZA DESTEK VERMEKTEN HEYECAN DUYUYORUZ'
UNHCR Türkiye Temsilcisi Lecrec de İBB ile imzaladıkları metnin önemine dikkat çekerek, özetle şunları söyledi:
“Şehrinizin geleceğine yönelik politikaları konuşmak çok önemli. Şehriniz, önemli bir oranda, geniş bir mülteci popülasyonuna ev sahipliği yapıyor. İstanbul, tarihi boyunca bütün farklı toplumlara ev sahipliği yaptı. Ama bu bir yönetim, verimlilik, şeffaflık gerektiriyor. Şu zamana kadar gösterdiğiniz nitelikli iş birliğinden ve birlikte çalışmaktan çok mutluyuz. Böylece çocuklar, kadınlar ve erkekler ayakları üzerinde durabilir. Sistematik bir yardım kültürüne desteklemiyoruz ama insanların bağımsız olmasını sağlayan ve toplumun onları kabul etmesini teşvik eden; pek tabii bunların en değerlisi onların tanımlamak ve bu güzel şehirde ya da dönecekleri ülkelerinde bir huzurlu ve saygın bir gelecek sağlamak. Bu iş birliği için tekrar çok teşekkür ediyoruz ve ülkelerindeki şiddetten kaçmak zorunda olan mültecilere yönelik, şahane çabanıza destek vermekten heyecan duyuyoruz.”
Konuşmaların ardından İmamoğlu ve Lecrec tarafından imzalanan mutabakat metninde; iş birliğinin amacı, hedefleri, sorumluluk alanları, görev ve sorumluluklar detaylıca tanımlandı.