İBB'nin 150 Günde 150 Proje maratonunda Kartal meydanına kavuştu
Kartal Meydanı, ‘150 Günde 150 Proje’ maratonu kapsamında hizmete açıldı.
Açılış töreninde konuşan TBMM CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, “Bugün İstanbul'a iki farklı pencereden bakan siyasi anlayış var. Bir pencere var ki; 25 yıldır İstanbul deyince akıllarına sadece rant gelmiş, gökdelen gelmiş, beton gelmiş. Bir pencere var ki; İstanbul deyince aklına Çatalca'daki çiftçiden Kartal'daki işçi, emekli gelmiş. Çocuklar gelmiş. Ev kadınları gelmiş. Yurt bulamayan gençler gelmiş. İş arayan işsizler gelmiş. Böyle bakınca, İstanbul'un son 2 yılda, 3 yılda gözle görülür, hissedilir bu değişikliğinden dolayı hem partim adına hem Bay Kemal adına, Ekrem Başkan'a çok teşekkür ediyorum. İstanbul'un her sokağında, her meydanında başımız dik geziyoruz” dedi. 39 ilçe belediye başkanıyla eşgüdümlü çalışma anlayışında olduklarını hatırlatan İmamoğlu da “Bu bağlamda bu diyaloğu, sadece CHP’li belediyelerle değil, İstanbul'un her ilçesiyle sürdürdüğümüzün de altını çizeyim. Örneğin; dün, Bayrampaşa'da projelerimizi gezdik. Bayrampaşa Belediye Başkanı'nı davet ettik. Geldi, beraber dolaştık. Eksiğimizi yüzümüze söyledi. Taleplerini bize sıraladı. Daha fazla görmek istediği hizmeti bize anlattı. Bu, ne bizim canımızı sıktı, ne de bizi ‘Efendim niye bunu söylüyorsun’ gibi bir tavra büründürdü. Tam aksine, mutluluğumuzu beyan ettik” ifadelerini kullandı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), “150 Günde 150 Proje” maratonu kapsamında, Kartal’a çağdaş bir meydan kazandırdı. Kartal Meydanı’nın açılışı; TBMM CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel ve İYİ Parti milletvekili Hayrettin Nuhoğlu’nun katılımlarıyla gerçekleştirildi. “150 Günde 150 Proje” kavramını önemsediklerini belirten İmamoğlu, sabah Kadıköy’de başladıkları maratonu, Kartal’da devam ettirdiklerini kaydetti. Kartal’a çağdaş bir meydan kazandırmanın gururunu yaşadıklarını aktaran İmamoğlu, “Doğru ve sağlıklı bir planlama yapmazsanız, ‘Güzelleştireceğim’ derken, bambaşka bir sorun kaynağına da dönüşebilir. Bu bağlamda burada hem insan odaklı bir çalışma hem modern şehircilik ilkelerine göre bir çalışma, ama aynı zamanda altyapıyı da düzenleyen ve kronik sorunları ortadan kaldıran bir süreç tarifi yaptık” dedi.
“5 MEYDAN DAHA İSTANBULLULARLA BULUŞACAK”
Bu kapsamda Kartal Belediyesi ile yaptıkları ortak çalışmadan beslendiklerinin altını çizen İmamoğlu, “Meydanları düzenlemek, şehrin içerisine yeni bir düzen oluşturmak, zaten özenle yapılması gereken bir iş. Burada önemli bir şiarımız var; ‘İnsana saygı ve kente özen.’ Bu nedenle herkesle konuşmak, fikirlerini almak, kurumlarla, kuruluşlarla iş birliği yapmak, mutabakatla iş yapma anlayışı, ne yaptığına değil, nasıl yaptığına önem veren bir yönetimiz biz. Hele ki, demokratik katılım çok çok önemli. Yani ‘Her şeyi biliriz’ kibrinden uzak, vatandaşlarımızın, orada yaşayan herkesin anlayışını, ihtiyaçlarını dinleyen, kaynaklarını adil bir şekilde kullanmak süreçleri elbette biraz zaman alıyor ama buradan çok güzel işler çıktığını ifade etmek isterim” diye konuştu. İnsanları buluşturan ve kaynaştıran meydanların, özgürlük ve barışı simgelediğini vurgulayan İmamoğlu, “150 Günde 150 Proje” kapsamında, 5 meydanın daha İstanbullularla buluşturulacağı bilgisini paylaştı.
“MAKSİMUM UYUMUN NASIL SONUÇ VERECEĞİNİ GÖRDÜK”
Kartal Belediyesi’nin, yapımı tamamlanan Kartal Meydanı üzerinden geçen Marmaray hattı nedeniyle TCDD ile çeşitli yazışmalar yaptığının tanığı olduğunu kaydeden İmamoğlu, şöyle konuştu:
“Marmaray hattı sebebiyle, Kartal halkını rahatsız eden bir görüntünün burada oluştuğunu biliyorum yıllardır. Daha öncesinden beri Kartal'ın o geçmişteki bir sayfiye alanı, bir yazlık alanı, denizle buluşan o güzel alanlarını bilen birisi olarak, burayı ferahlatmak ve güzelleştirmek zorundaydık. Meydanı aynı zamanda herkes için erişilebilir hale de getirdik. Engelli erişiminden tutun, birçok estetik anlayışı burada yansıtmaya çaba gösterdik. Huzurlu, güzel, modern bir yaşam alanına dönüştüğünü müjdeleyebilirim. Neredeyse 100 bin metrekareye kadar ulaşan, muazzam bir alanın tertibi ve düzeni var. Burayı bir kent parkı haline getirmek, çok keyifliydi. Yakın bölgeden fırsat bulduğumuz alanlarda hizmet vermesiyle ilgili, 100 araçlık otoparkı burada hizmete kavuşturmanın da bir başka boyut olduğunu ifade edeyim. Çok güzel ve doğru işler yaptığımız zaman, milletimizin bundan çok keyif aldığını görüyorum. Büyükşehir Belediyesiyle, Kartal Belediyesi arasındaki maksimum uyumun nasıl sonuç verebileceğini burada görüyorum. Ama irtibatsızlık, ama duyarsızlık ya da başka duygularla hareket ettiğiniz zaman da arkamdaki görüntüyü görüyorsunuz. Nedir bu? Az önce Başkanımızın da sitem ettiği gibi, Marmaray'ın beton geçişini bile boyayamamak. Yani bu bağlamda, kendi bulunduğu alanı ya da mülkü, bir ortamı, sanki şahsi mülkü kabul eden anlayış, size bu sonucu veriyor.”
“İŞ BİRLİĞİ TALEPLERİMİZ VATANDAŞ ADINA”
Diğer devlet kurumlarıyla iş birliği kurma taleplerinin vatandaş adına olduğunun altını çizen İmamoğlu, “Ama ne yazık ki bir irtibat, bir diyalog zemininde bile buluşmama konusunda ilginç bir karakteri ortaya koyuyor bugünün ama bakanlıkları, ama bürokrasisi. Hiç kimse kendisiyle bir şeyi bir yere götürmüyor. Kendi mülküne hizmet etmiyor. Bu bağlamda bu diyaloğu, sadece CHP’li belediyelerle değil, İstanbul'un her ilçesiyle sürdürdüğümüzün de altını çizeyim. Örneğin; dün, Bayrampaşa'da projelerimizi gezdik. Bayrampaşa Belediye Başkanı'nı davet ettik. Geldi, beraber dolaştık. Eksiğimizi yüzümüze söyledi. Taleplerini bize sıraladı. Daha fazla görmek istediği hizmeti bize anlattı. Bu, ne bizim canımızı sıktı, ne de bizi ‘Efendim niye bunu söylüyorsun’ gibi bir tavra büründürdü. Tam aksine, mutluluğumuzu beyan ettik. O bakımdan ben, bu ihtiyacı her fırsatta dile getireceğim. Ama vazgeçerler ama vazgeçmezler. Vazgeçmezlerse, zaten milletimiz onlardan vazgeçecek çok yakın zamanda” şeklinde konuştu.
“HİÇ YOKKEN….”
“Birlikte çalışmak, her konuda uzlaşmak ve anlaşmak değil” diyen İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Elbette eleştireceğiz. Bizim kültürümüzde var olan hicivleri de kullanacağız. Kaldı ki bugün meydana adını verdiğimiz Neyzen Tevfik, hiçbir belki de ana kaynağı olan kimliklerden bir tanesi. O anlamda Neyzen Tevfik Meydanı’na gelen ya da oraya yakınlaşan herkesin yüzüne bir gülümseme gelmesini arzu ederim. Hatta Kartallı yaratıcı gençlere, gülümseme dolu çizimleri bu duvalara yapmalarını tavsiye ediyorum. Bol bol gülümsesinler. Biz hem gülümsemeye devam edeceğiz hem de milletimizin yüzünü güldürmeye devam edeceğiz.. Çünkü; bu şehri güçlendirmek, güzelleştirmek ve aynı zamanda ihtiyaçlarını karşılamak, hiç yokken 3000 öğrencimize yurt yapmak; hiç yokken neredeyse 10 bin çocuğumuza hizmet vermeye doğru giden kreşlerimizi hazırlamak; hiç yokken Kent Lokantaları açmak, kütüphane sayısını sadece 3 yılda 3 katına çıkartmak… İşte bütün bu işler; eğitim merkezleri, spor sahaları, aynı anda 10 metro hattında birden çalışmak, 1 sene içerisinde üç metro hattını birden açabilmek… Bütün bunlar sizlerin yüzü gülsün, hayat kalitesi artsın diye yaptığımız işler. Biz, kaynaklarımızı israf etmeden harcayacağız. Biz, kaynağımızın bereketinin, bolluğunun 16 milyon insanından geldiğini bilen kişileriz. Bu bağlamda biz, sizlere hizmet ederken, tek kuruşun dahi önemli olduğunu bilen yöneticiler, o ahlakta olan yöneticileriz. Kişilikli, kimlikli bir biçimde işimize, yolumuza devam ediyoruz. Elbette bize çıkarılan her türlü engellemeyi de sizden aldığımız gücümüzle ve dualarla aşıyoruz. Genel Başkanımızın ifade ettiği gibi, hiçbir mazerete sığınmıyoruz. Kimseyle kavga etmeden, hizmet üretmeye, proje bitirmeye devam ediyoruz. Kavga etmek isteyene karşı, duruşumuzla gücümüzü gösteriyoruz, onları püskürtüyoruz.”
YÜKSEL’DEN TBMM’YE “MARMARAY” SİTEMİ
Yapımı tamamlanan Kartal Meydanı’nın önceki dönemlerde yağan hemen her yağmurda sular altında kaldığını hatırlatan Kartal Belediye Başkanı Yüksel de “31 Mart ve hemen akabinde tekrarlanan 23 Haziran seçimlerinden sonra, Büyükşehir Belediye Başkanımla yaptığım ilk toplantıda il söylediğimiz iş, ‘Bizi şu sel felaketinden, sular altında kalma felaketinden kurtarmanız lazım, projelerimiz hazır, el ele birlikte bu işi çözelim’ oldu. Biz, kıymetli Başkanımız’a ‘İlk önce üst yapıyı yap’ da diyebilirdik. Ya da ‘Bu altyapı hizmeti çok uzun sürer, çok pahalı olur, hızlı hareket etmemiz lazım, hemen üst tarafı yapalım, açılışını gerçekleştirelim’ de diyebilirdik” ifadelerini kullandık. Kendilerinin sorunları halının altına süpürmeyi tercih etmediğini aktaran Yüksel, meydanın yapım sürecinde İBB ile eşgüdümlü bir çalışma gerçekleştirildiğini belirtti. Meydanın üzerinden geçen Marmaray hattının altında kalan bölümün düzenlenmesi için kendilerine gerekli izinleri vermeyen TCDD yönetimine sitemi olduğunu aktaran Yüksel, “Bu görmüş olduğunuz alandaki geçişi, inisiyatif alarak gerçekleştirdik arkadaşlar. Maalesef üzülerek söylüyorum. Tren yolunun altında olan alanlarla ilgili de Kartal halkının kullanabileceği, kamuya ait, bizlere ait sanat atölyesi, müzik atölyesi, çok kıymetli alanlar kazandırmaya çalıştık. İstişare ettik. Maalesef istediğimiz yanıtları alamadık. İstediğimiz iş birliğini gerçekleştiremedik. Ve tren yolunun hemen altında olan, daha önce bir köprü olarak kullandığımız, üst geçit olarak kullandığımız alan da maalesef bize kötü bir miras olarak kaldı” bilgilerini paylaştı.
ALTAY’DAN İMAMOĞLU’NA “SENİ CEZAEVİNE GÖNDERMEK İSTEYENLER…”
Kurdele kesimi öncesinde konuşan TBMM CHP Grup Başkanvekili Altay, bugün İstanbul'a iki farklı pencereden bakan siyasi anlayışların var olduğunu dile getirdi. “Bir pencere var ki; 25 yıldır İstanbul deyince akıllarına sadece rant gelmiş, gökdelen gelmiş, beton gelmiş” diyen Altay, şunları söyledi:
“Bir pencere var ki; İstanbul deyince aklına Çatalca'daki çiftçiden Kartal'daki işçi, emekli gelmiş. Çocuklar gelmiş. Ev kadınları gelmiş. Yurt bulamayan gençler gelmiş. İş arayan işsizler gelmiş. Böyle bakınca, İstanbul'un son 2 yılda, 3 yılda gözle görülür, hissedilir bu değişikliğinden dolayı hem partim adına hem Bay Kemal adına, Ekrem Başkan'a çok teşekkür ediyorum. İstanbul'un her sokağında, her meydanında başımız dik geziyoruz. Kimseden bir nükte, bir şikayet almıyoruz Sayın Başkan. Çok teşekkür ediyorum. Sayın Başkan, meydana çıkanları ‘terörist’ ilan edenler, meydan yapanları ne yaparlar? Onun takdirini de size bırakıyorum. Ama meydanlar olacak, meydanlar dolacak, meydanlarda konuşacağız. Bu güzel işler olurken, bir şeyler çatlıyor. Çatır çatır çatlıyor. Sayın Başkan'ın nerede yemek yediğini, nerede konser izlediğini takip edenler, eminim bu ‘150 Günde 150 Projeyi’ de takip ediyorlardır. Ve hasetten, hırstan, hazımsızlıktan, çatır çatır çatlıyorlar. Çatlasınlar, patlasınlar. Neyzen Tevfik'i hep severiz de Neyzen Tevfik'in herkesin bildiği bir güzel şiiri vardır. ‘Ne ararsın’ diye başlar. Bu meydana bu ismin verilmesi de bu yönüyle, bu meydana her geldiğimde o şiiri aklıma getirecek. Sayın Başkan, sen çatlatmaya devam et. Karşında seni çekemeyenler, seni cezaevine göndermek isteyenler, seni buradan alaşağı etmek isteyenler olabilir. Ama sen, iki mühim şeye sahipsin. Senin için iki şey var ki, çok önemli: Önce Allah, sonra 16 milyon İstanbullu.”
Konuşmaların ardından kesilen kurdele ile Kartal Meydanı, vatandaşların hizmetine girmiş oldu.