ASKİ'nin gündemi: ''Sıfır atık!''
Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürlüğü, Başkent’te sıfır atık uygulamasını yaygınlaştırmak için çalışmalarını hızlandırdı. ASKİ, Başkent’te daha sağlıklı bir yaşam kurgusuyla kurum bünyesindeki atıkları azaltarak Platin Belgesi’ni almayı amaçlıyor.
Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürlüğü, sıfır atık projesine destek olmayı sürdürüyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Ankara Valiliği ile koordineli çalışmalar yürüten ASKİ, hem genel müdürlük binasında hem de 69 yerleşkesinde sıfır atık uygulamasını artırmayı amaçlıyor.
HEDEF PLATİN BELGESİ’Nİ ALMAK
Kuruma ait binalarda durum analizleri yaparak her yerleşkede çıkan atık ölçümünü yapmaya başlayacak olan ASKİ, bölge müdürlükleri ve tesislerde de atıkların türlerine göre ayrı toplanmasını sağlayacak mekanizmalar yerleştirecek.
ASKİ Genel Müdürlüğü Konferans Salonu’nda düzenlenen “Sıfır Atık Yönetim Sistemi Projesi Eğiticilerin Eğitimi Semineri”nde atık uzmanı Cem Ferda Tunçer tarafından “Ulusal Çevre ve Atık Mevzuatı” ile “Atık Türleri ve Atık Yönetim Hiyerarşisi” konulu sunum yapıldı. Seminere Çevre ve Şehircilik İl Müdür Yardımcısı Adem Karacif ve ASKİ Genel Müdür Yardımcısı Baran Bozoğlu da katıldı.
Dünya Bankası raporlarına göre dünyada yılda 733 milyon, Türkiye’de ise 34 milyon ton atığın oluştuğunu bu nedenle de ‘Sıfır Atık’ yaklaşımını ASKİ’de hayata geçirmek için önemli adımlar attıklarını ifade eden Bozoğlu şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bakanlık mevzuatına göre ASKİ’nin Sıfır Atık Temel Belgesi alması gerekiyor ancak biz işi bir adım daha ileri taşıyıp Platin Belge alana kadar çalışacağız. Mevzuata göre Temel Belge almamız için atıklarımızı en az yüzde 15 azaltmamız gerekiyor. Yani ilk aşamada bu rakamı hedefliyoruz sonra kademeli olarak oranı arttıracağız. Yani amacımız sadece mevzuata uyum değil, atıklarını çok daha iyi yönetebilen bir Ankara ve bu konuda Türkiye’ye örnek bir kamu kurumu yaratmak. Ülkesini, toprağını seven insanlar olarak hepimizin atık konusunda hassasiyet göstermesi gerekiyor. Hiç küçümsemeden her birimiz evimizde ve iş yerimizde atıklarımızı doğru toplarsak, atıkların doğru bertarafı ile ekonomiye kazandırılmasını sağlarsak petrole bağımlılığımızı azaltmış oluruz. Yani hem ekonomik girdi hem de çevresel girdi sağlamış oluruz.”
Türkiye’de tespit edilen 842 tür farklı atık bulunduğuna dikkat çeken Bozoğlu, “Hayatımızın içinde dikkat etmesek de her anımızda bir atık oluşturuyoruz. Bu rakam kişi başı 1.14 kilogramı buluyor. Bunlar kimi zaman tehlikeli atık kimi zaman da elektronik ya da ambalaj atığı. 842 türün 408’i tehlikeli, 434’ü ise tehlikesiz atık olarak sınıflandırılıyor” dedi.
“BELEDİYELER PROJENİN EN ÖNEMLİ AYAĞI”
Seminerde konuşan Çevre ve Şehircilik İl Müdür Yardımcısı Adem Karacif ise dünya üzerindeki 8 milyara yakın nüfusun her geçen gün arttığının altını çizerek, şöyle konuşu:
“İnsanlar çılgın bir tüketim alışkanlığı ile doğal kaynakları hızla eritiyor. Ülkemiz 2017 yılının ortalarında Sıfır Atık Projesi’ni hayata geçirdi. Projenin asıl amacı israfı önlemekti. Bakanlığımız projede Ankara’yı pilot il olarak seçti. Böylece hangi kurumun ne zaman hangi belgeyi alacağı da bir takvime bağlandı. Buradaki en önemli ayaklardan birisi de belediyeler. 250 bin üzerinde nüfusu olan belediyelerin 2020 sonunda artık Temel Belge almaları gerekiyordu. Belediyeler hem kendi binalarıyla ilgili bu belgeyi alacaklar hem de daha da önemlisi sorumlu oldukları sahada sıfır atık sistemini kuracaktı. Hedeflediğimiz yere maalesef gelemedik. Ankara’nın güzide kurumu ASKİ’nin bu işi uzun vadede Platin Belge’ye taşıması bizleri mutlu eder. Onun için de üzerimize düşen her türlü desteği vermeye hazırız.”