Sorun Advocaat değil !

Ligde ilk yedi hafta sonunda şampiyonluk yarışının bir hayli gerisine düşen Fenerbahçe’de şu ana kadar alınan kötü sonuçlarla ilgili olarak kulüp ve yönetim içinde yapılan tespitlere göre temel sıkıntı teknik direktör değil.

Genel olarak transfer kısıtlaması sebebiyle istenen kadronun kurulamaması, mücadele eksikliği, bireysel performanslar ve sakatlıkların takımı bu noktaya getirdiği fikri hakim. Advocaat’ın, son dönemde bazı oyuncu tercihleri konusunda eleştirilmesine rağmen temel sıkıntının çok daha derin olduğu ifade edildi.

UEFA ile yapılan anlaşma çerçevesinde Fenerbahçe, transferde ilk kez bu kadar çok zorlandı. Üst düzey transfer yapamayan, kadrodaki oyuncuları tutamayan ve orta sahaya yaratıcı oyuncu bulamayan sarı-lacivertliler hâlâ bunun sıkıntısını yaşıyor.

Yönetime göre sezon öncesi kurulan kadro yeterli değildi. Kadro yapısında sıkıntılar ve eksikler vardı. Üst seviye tek isim olan Van Persie de takıma yeni dahil oldu. Diğer bir konu ise mücadele ile ilgili. Kadro yetersizliğine rağmen birkaç oyuncu dışında takımın yeterli mücadaleyi ve reaksiyonu göstermediği düşüncesi ağır basıyor.

Tercih tepkisi

Bu sıkıntıların üzerine bir de takımın en önemli iki oyuncusu Lens ve Ozan’nın sakatlıkları da eklendi. Bu tip saha içi ve bireysel faktörler bir araya gelince bu tablo kaçınılmaz oldu.

Advocaat’tan genel anlamda memnun olan yönetim son dönemde Hollandalı’nın kadro tercihlerini ise eleştirdi. Özellikle kötü oynayan ve fiziksel açıdan yetersiz değerlere sahip Van der Wiel ısrarı ve Şener’i sürekli yedek bırakması tepki gördü. Benzer şekilde Stoch, Aatıf gibi isimlerin de daha çok kullanılması ve hazır tutulması gerektiği fikri de gündeme geldi.

Ayrılık yok

Teknik Direktör Advocaat’ın maç sonu “Eğer kulüp daha iyi bir teknik adam bulabiliyorsa getirebilir. Ben kendim için değil kulüp için buradayım” ifadelerini kullanması büyük yankı uyandırdı.

Bu açıklama tepki çekse de yönetimin, Advocaat ile yolları ayırma gibi bir düşüncesi şu an için bulunmuyor. Deneyimli teknik adamın bu sözleri söylemesinin temel sebebi ise sürekli Hollanda’ya gitmesi ile yapılan eleştiri ve sorulan sorular. Puan kaybı ile birlikte bu eleştirilerin tekrar gündeme gelmesinden rahatsız olan Advocaat’ın böyle bir cevap verdiği bildirildi. Hollandalı hoca ilk teklif aldığında  sarı-lacivertlileri geri çevirmişti. Hollanda Futbol Federasyonu’ndaki görevinden mutlu olan ve artık üst düzey takım çalıştırmayı düşünmeyen tecrübeli teknik adam, ancak ikinci teklif ve ısrarlar sonucunda görevi kabul etmişti.

Yönetim diğer hoca adaylarından olumsuz yanıtlar alınca tekrar Advocaat’ın kapısı çalındı. İyi bir kontrat, ikinci teklif ve ısrarın ardından Advocaat ve ailesi ikna oldu. Hollandalı hocanın da bu konuya vurgu yapmak istediği öğrenildi.